AKP’nin son seçim hamlesi: Membiç ve Kandil

AKP seçimlere sayılı gün kala Kandil ve Membiç konusunu yeniden kaşımaya başladı.

Seçimlere bu kadar az zaman kalmış iken, Türkiye seçimlere ve sonrasında yaşanması olası değişimlere kilitlenmiş iken Kandil operasyonu ve Membiç konusu bir süre daha bekletilemez miydi? 30 yıla yakın bir süredir varlığını sürdüren ve son süreçte de doğrudan saldırı alanı olarak kullanılmayan Kandil şimdi birden bire neden bu kadar önemli oldu? Keza yine Membiç konusu neden yeniden ısıtılarak gündemin orta yerine konulmaya çalışılıyor? ABD ile üzerinde uzlaşıldığı söylenen ve içeriğinde ne oldu bilinmeyen ''yol haritası’ 6 aylık bir sürecin kapsıyor iken neden bu telaş ve acele?

AKP’nin Kandil ve Membiç ısıtmasının yaşadığı bu günler de aynı zamanda ABD ve PYD güçleri de Kamışlı bölgesinde hareketlenerek Suriye ordu güçleri ile gerginlikle yaşıyor.

PYD ile kent merkezinde başlayan gerginlik ABD askeri konvoyunun kent merkezine girme girişiminin Suriye ordu güçlerinde engellenmesi üzerine ortam bir anda gerilerek, çatışmanın eşiğine geliniyor.

Daha önce pek çok kez yazdım; AKP seçimlerde ihtiyaç duyduğu oyu alamayacağını anladığı anda değişik atraksiyonlara girecektir demiştim.

Bölgede ki Kürt varlığı ve AKP’nin Kürt oylarına duyduğu ihtiyaç nedeniyle de bu atraksiyonun Kürt eksenli olması kaçınılmazdı.  Her iki bölgede de AKP’nin hamlesi Kürtler üzerinden gerçekleşeceğe benziyor.

Bunda amaç operasyon tehdidi ile Kürtlere uyarıda bulunarak siyasi duruşlarını ve pozisyonlarını değiştirmek olabilir. Özellikle Kandil’in Türkiye’de ki Kürt seçmen üzerindeki etkisi biliniyor. Başarısız sonuçlanan ''Barış sürecinde’ muhatap alınan Kandil’in Kürt seçmen üzerinde ki ağırlığı test edilmiş ve gelinen süreçte de aynı seçmen kitlesi kilit duruma gelmiştir.

AKP Kandil ve Membiç hamlesiyle Kürt unsurları hizaya çekmeyi hedefliyor gibi görünüyor. Erdoğan her ne pahasına olursa olsun iktidarını sürdürmek için Kürt seçmenin bir biçimde oyunu almak zorundadır. İhtiyaç duyulan bu oyu başka hiçbir kesimden alma şansı yoktur.

 Her ne biçim de olursa olsun bir kısım Kürt seçmen ikna edilerek, oylarının alınması hedeflenmektedir.

PKK’nın üssü olarak bilinen Kandil dağına bugüne kadar yüzlerce kez operasyon yapıldı. Ancak hiç bir askeri operasyondan sonuç alınamadı. Ağır kayıplara ve ölümlere neden oldu.

Onlarca yıldır, yüzlerce operasyonla sonuç alınamayan Kandil’e seçimlere 15 gün kalmış iken operasyon başlatılmasının başkaca mantıklı hiçbir nedeni düşünülemez.

Ayrıca bölgeden Kandil dağının iki aya yakın bir süre önce boşaltıldığı haberleri de gelmektedir. Ne kadar doğrudur şu an için bilemiyoruz ama gerçek ise durum daha da vahimdir.

Membiç konusu da AKP’nin iç siyasette sıkıştığı her dönem gündeme getirdiği ve güvenlik gerekçesine oturtarak kullandığı bir konudur. Membiç ve çevresinde ABD ile birlikte mevzi tutan PYD ve bir kısım Arap aşiretlerinin oluşturduğu SDG’nin bu bölgeden silahlarını bırakarak çekilmesi isteniyor.

 ABD’nin bu güçler verdiği desteği keserek, ellerindeki silahları geri almasını ve bu kasabanın içinde Türkiye’nin de belirleyeceği kesimlerinde yer aldığı bir yapı ile yönetilmesini istiyor. Yani her durumda, gerçek yada kurgusal anlamda Membiç konusu 15 günlük seçim arasında çözülebilecek bir konu değildir.

Hal böyle iken bu konunun bu süreçte gündeme getirilmesinin tek amacı vardır; oda seçimlerde duyulan ihtiyaç.

Erdoğan anket sonuçlarından memnun değil. Sonuçlar her durumda seçimlerin ikinci tura kalacağını ve Erdoğan ile İnce’nin karşı karşıya geleceğini gösteriyor. Bu durum AKP’yi değişik hamle arayışlarına itiyor. Herkesin bildiği gibi bu seçimin kaderini HDP seçmeni belirleyecektir.

Erdoğan ihtiyaç duyduğu 3-5 puanlık oyu başka hiçbir kesimden alamayacağını düşünüyor. Realite de durum bu. Anlaşma ve tehdit bu oyların alınmasında iki etkili yol olarak görülüyor.

AKP’nin bu seçimlerde ki en büyük rakibi olan CHP’ bu topa girmemeli. Erdoğan korkusu ikinci turda Kürt seçmenin tavrını Muharrem İnce’den yana koymasıdır.

CHP’yi bir biçimde bu sürecin içine çekerek, Kürt seçmenin ikinci turda Muharrem İnce’ye yönelmesinin önünü almaya da yarayacak hamlelerde bulunmaktadır.

CHP ile Kürt seçmen arasında ki çok hassas olan ilişkinin Kandil operasyonu ile kırılmasını, zaten bir ön yargı olan CHP’ye karşı Kürt seçmenin yeniden AKP’ye yönelmesinin yolunu açacaktır.

Seçimler öncesi gündeme getirilen Kandil ve Membiç konusu kesinlikle algı operasyonuna dönük bir tuzaktır. Yeni kumpaslara yönelik bir hazırlıktır. AKP’nin seçim numarasıdır. Tüm muhalefet yapılan bu oyunu görmeli ve buna uygun tavır almalıdır.

Keza TSK’nın yaklaşık 3 aydır hareketli olduğu ve askeri yığınak yaptığı bilgileri gelen Kamışlı bölgesinde de benzer amaçlı bir hazırlık göze çarpıyor. AKP kaybedeceğini anladığı an seçimleri ertelemeye dönük hamle arayışlarına girecektir.

Irak ve Kandil operasyonuyla bunu yapamaz ancak Suriye topraklarında girişeceği bir operasyon sonrası Suriye ordusu ile gireceği bir çatışma ''savaş’ kabul edilerek, seçimlerin ertelenmesine malzeme edilebilir. Bu konuda duyarlı olmak ve bölgede ki hareketliliği dikkatlice izlemek gerek.

Hızını alamayarak kendisini “PAŞA'' ilan eden Erdoğan, kendisi ve yandaş çevresi için yaşamsal önemde olan bu seçimleri alabilmek için her türlü etkili yöntemi kullanmaktan kaçınmayacaktır. Uyanık olunmalı ve her yalan ve oyun teşhir edilerek, bir kez daha iktidar olmasının önü alınmalıdır.

24 Haziran seçimleri demokrasi için ''son çıkış’ tır. Bu fırsat kaçırılmamalıdır.