ABD'nin Kürtlere özgürlük yalanı

ABD'nin Kürtlere özgürlük yalanı

ABD'nin Kürtlere özgürlük yalanı Ömer ÖdemişSuriye konusunda hemen herkes iki noktayı merak ediyor. Birincisi, Suriye devletinin gelinen noktadaki durumu, ikincisi ise Kürtler özelinde Suriye'nin parçalanıp parçalanmayacağı konusundadır.Kuşkusuz iki nokta da önemlidir....

Ömer Ödemiş

Suriye konusunda hemen herkes iki noktayı merak ediyor. Birincisi, Suriye devletinin gelinen noktadaki durumu, ikincisi ise Kürtler özelinde Suriye'nin parçalanıp parçalanmayacağı konusundadır.

Kuşkusuz iki nokta da önemlidir. Suriye’deki bu günkü durum, aslında gelecek konusunda da veriler sunmaktadır. Suriye, yaşanan 7 yıllık terör sürecinde çok kötü günleri atlatmayı başardı. Şam'ın sokaklarına kadar inen cihatçı terörü geriletmeyi başarmış, pekçok kentte yaşamın normale dönmesini sağlamıştır. İdlb, Rakka- Deyrezor ve Kürt bölgeleri dışında neredeyse tamamında güven sağlanmış, halk normal yaşamına önemli ölçüde dönmüştür. Şam, Halep, Lazkiye, Hama, Humus, Tartus, Haseki gibi pek çok bölgeden cihatçı terör grupları temizlenmiş, Suriye ordu birlikleri bu bölgelerde egemenliğini sağlamıştır.

Artık hiç kimse Suriye devletinin yıkılacağından, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın görevinden uzaklaştırılacağından bahsedememektedir. 7 yıllık savaş süreci öncelikle iki temel noktayı kesinleştirmiştir. Birincisi Suriye devleti yıkılmayacaktir ve Dünya emperyalizminin ve gerici Arap ülkelerinin hedef aldığı Devlet Başkanı Beşar Esad görevinin başında kalacaktır.

Ülkenin diğer kentlerinde yaşanan terör saldırılarına karşı da mücadele devam etmektedir. Suriye halkı 7 yıldır 130 bin civarında askerini kaybederek bu şavaşımı sürdürdü. Bedeli ağır bu direnişte zafer kazandı. Devletini ve topraklarını kaybetme tehditini yok etti. 400 bin askerinden 130 bin gibi korkunç bir kısmını kaybeden hangi ordu acaba dağılmadan ayakta kalabilirdi? Bu kadar kayıptan sonra hangi ordu zafer kazanabilir, ve saysını savaş öncesi seviyede tutabilirdi?

15 bin çocuğunu, 130 bin askerini 450 bin vatandaşını kaybeden Suriye halkının bu direnişini nasıl sürdürebildi? Ordusunun %80'i Sünni inanca sahip iken, %20 si Kürt gençlerden oluşmuş iken, cihatcı katillerin İslam Devleti idealarına ve şeriat dayatmalarına karşı nasıl direnebildi? Bu direnişinin dayanağı ne idi? Suriye devletinin dağılmasını, yok olup gitmesini engelleyen, direnişini sağlayan neden ne idi?

Kesinlikle tek bir nedeni vardır; Suriye devletinin ULUS devlet olmasıdır, uluslaşmayı başarmış bir devlet olmasıdır. Ortak çoğrafyada yaşayan, farklı unsurları benimsemiş, ortak devlet sisteminde Suriyelilik bilinciyle eşit yer almalarının önünü açmıştır. Herkes Suriyelidir ve devlette eşit oranda yer almaktadırlar. Suriye, ortak coğrafyanın adıdır. Ulus bilinciyle birbirine kenetlenen halk bugüne gelinen kazanımı sağlamıştır. Sünni generaller, Alevi, Hristiyan ve Kürt generallelerle birlikte tüm cephelerce savaşmış ve ülkelerini gerici, emperyalist saldırılar karşısında savunmuşlardır.

Suriye halkı vatanına düşkün, onurlu bir halktır. Tarih buyunca işgal altında yaşamayı kabullenmemiş, hep direnmiştir. Zennupya’dan bu güne kadar Suriye’nin tarihi direniş tarihidir. Direnerek kazanmıştır. Bu günde ulus bilinciyle direnerek zaferi yakalamış ve Suriye’nin özgürlüğünü kazanmıştır.

KÜRTLER NE YAPACAK?
Suriye de ABD ile brlikte IŞID terör örgütüne karşı savaştığı idiasında bulunan Kürt silahlı grupların önümüzdeki süreçte ne yapacağı, Suriye’nin parçalanmasına zemin oluşturmayacakları konusu da bir başka önemli konudur. IŞID ve türevi örgütler geriletildikçe, Kürtlerin silahlı yapısının gelecekteki konumu biraz daha öne çıkmaktadır. Çünkü PYD çatısı altında örgütlenen Kürt silahlı hareketi, ABD emperyalist silahlı güçlerinin bölgeye girmesine ve bölgede üs oluşrmasına olanak sağlamışlardır.

Hiçbir zaman Suriye topraklarına girmeye cesaret edemeyen ABD, Kürtleri kullanarak bölgeye askeri güç sokmayı başarmış ve Türkiye sınırıına yakın bölgelerde küçük üsler oluşturdu. IŞID ile mücadele bahanesiyle askeri sevkiyat yaparak bölgeyi silah deposuna çevirdi. Ağır silahlarla ve yetişmiş askeri personelle donattığı Kürt silahlı gücünü milis güç olarak kullanmakta ve Suriye coğrafyasındaki varlığını kalıcı kılmayı planlamaktadır.

Suriye’de yaşayan Kürt nüfunun ağırlıklı kısmı, yaklaşık olarak % 70'i Şam ve Halep merkezde yaşarken, diğer yüzde 30'luk kısmı bahse konu bölgede, Kürtlerin Rojava dediği Kuzek Suriye’de Arap nüfus ile birlikte yaşarlar. Bölgeye yerleşim tarihi ve biçimi bir yana, Kuzey Suriye’nin Türkiye sınırına yakın olan bölgesinde var olan Kürt nüfus; Arap, Tükmen ve Suryanilerle birlikte yaşam sürmektedir. Suriye’de Kürt nüfusun yeknesat olarak var olduğu bir Diyarbakır yoktur. Hemen her yaşam alanı Arapların ve Türkmenlerin de ortak yaşama alanıdır. Reelde durum budur.

Bundan dolayıdır ki etnik bir temizlik yapılmadan Suriye parçalanamaz, Faklı etnik grupların özerkliğine dayalı bir bölünme yaşanamaz. Bunu zorlayan kesimler hüsrana uğrayacaklardır. Tarihsel birliktelikleri yok sayarak, ABD emperyalizminin kanatları altında sözde Rakka’yı özgürleştirme gerekçesiyle payanda olanlar kaybedecektir. ABD tarihin hiç bir döneminde hiçbir halka asla ve asla özgürlük götürmemiş, özgürlük için savaşmamaıştır.

Milliyetçi refleklerle emperyalizmin ve gericiliği hegomanyası altında yaşamaya özlem duyanlar, emperyalizmin, ABD'nin dost olmadığını bir gün mutlaka anlayacaklardır.

SOL, ANTİ EMPERYALİSTTİR

Türkiye’de ve dünyada biçimlenen sol siyasi hareketlerin tarihi, antiemperyalist ve antikapitalist mücadele tarihidir. Özellikle ülkemizde gelişen sol siyasi düşüncenin merkezinde emperyalizme karşı mücadle vardır. Emperyalist sömürüye ve işgalçiliğe karşı mücadle vardır. Bağımsızlık, sol siyasi hareketlerin karekteri olarak hep yaşamsal olmuştur.

“Bağımsız Türkiye'' sloğanı Kürt siyasi hareketinin de filizlendiği 1968 mücadele sürecini belirleyen temel siyası ekseni oluşturmuştur. Emperyalizmin işgali karşısında direnen halklar hep desteklenmiş ve bu halkların direnmelerine ulusal kurtuluş savaşı denmiştir.Tarihin hiç bir döneminde emperyalizmle işbirliği içerinde bir özgürlük mücalesi verilmemiş ve asla desteklenmemiştir. Tam tersine emperyalist güçlerin bir biçimde girdiği ülkelerdeki direnişler, enternasyonalist dayanışma kapsamında desteklenmiştir.

Antiemperyalist karekteri kaybeden hiçbir yapı kendini sol olarak tanımlayamaz. Bu eşyanın doğasına aykırıdır. Hem emperyalizmin ve işbirlikçilerinin işgallerine, sömürülerine, talanlarına ve baskılarına maruz kalan halkların mücadelesinden yana olacaksın,hemde ABD emperyalizminin sana özgürlük getireceğine inanacaksın. Daha da öteye gideceksin ABD emperyalizmine karşı direnen halkın karşısında durmaya kalkışacaksın.

Emperyalizmin bölge hegomanyasının payandası olmanın, sol ile, özgürlük mücadelesi ile hiç bir alakası yoktur. Hiçbir gerekçe ABD emperyalizminin silahlı gücü olmayı haklı kılamaz. Hiçbir gerekçe ABD askerleri ile birlikte direnen bir halkın silahlı unsurlarına saldırmayı halklı kılamaz. Tarihte hiçbir zaman ABD emperyalizminin bir halkı özgürleştirdiği görülmemiştir.. Bundan sonrada görülmeyecektir.

Çok yakın zamanda Suriye’de temel gündem, ABD ve payandası Kürt silahlı gurpların durumu olacaktır. Cihatçı terör örgütlerinin tükenmeye yüz tuttuğu, adım adım yenildikleri coğrafyada çok kısa bir süre sonra ABD ve onun milis güçleriyle Suriye ve müttefikleri karşı karşıya gelecektir. Buna bu günden hazırlıklı olmakta ve tutum belirlemekte yarar vardır.

Gerekçesi ne olursa olsun emperyalizme karşı olunmadan asla solda durulamaz.

Bunu unutmamamız gerek.

"ABD'nin Kürtlere özgürlük yalanı" haberi, 20 Temmuz 2017 tarihinde yazılmıştır. 20 Temmuz 2017 tarihinde de güncellenmiştir. Dünya kategorisi altında bulunan ABD'nin Kürtlere özgürlük yalanı haberi 2017 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. ABD'nin Kürtlere özgürlük yalanı 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Dünya konusunda 19 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

Hubbard Editör

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 12:42 TÜİK açıkladı: Şubat ayında tarımsal girdi tutarları yüzde 36,71 arttı!
  2. 12:36 Dolar sahipleri dikkat: Merkez Bankası yıl sonu dolar tahminini açıkladı
  3. 12:32 İsrail-İran Gerilimi ve Fed Belirsizliği Küresel Piyasalara Dalgalandırıyor
  4. 12:25 TÜİK Raporu: Türkiye'nin Çocuk Nüfusu ve Popüler İsimler 2023'te Belli Oldu
  5. 12:12 CIA Direktörü Burns: Ukrayna'nın Savaşı Kaybetme Riski Artıyor, ABD'nin Yardımı Acilen Gerekli
  6. 12:07 Suudi Arabistan'da Keşfedilen Lav Tüpleri, İlk Çobanlık Faaliyetlerine Işık Tutuyor
  7. 11:50 Altın Fiyatları Yükseliyor: Çeyrek Altın 4.257,00 Liraya Ulaştı
  8. 11:39 CHP'li belediye ile MHP arasında afişli borç atışması
  9. 11:33 NASA Uyarıyor: Starlink Uyduları Dünya'nın Manyetosferini Tehdit Ediyor!
  10. 11:30 Cem Yılmaz'ın "CMXXIV" Gösterisinde Espri Konusu: Nafaka!
  11. 11:28 Yüzde 50+1 kuralına Saray'dan olumsuz yanıt geldi: Boşuna uğraşmasınlar
  12. 11:23 Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar: Doğalgaz ve elektriğe mayıs ayında zam yok
  13. 11:20 İzmir Seferihisar Açıklarında 4,5 Büyüklüğünde Deprem: AFAD'dan Son Dakika Açıklaması
  14. 11:18 Nuri Alço'nun sağlık durumunda yeni gelişme
  15. 11:16 Rusya'nın Stavropol Bölgesinde Tu-22M3 Bombardıman Uçağı Düştü
  16. 10:59 İstanbul'da 2 İETT otobüsü çarpıştı: Yaralılar var
  17. 10:51 İkinci el otomobilde fiyatlar uçtu
  18. 10:48 Mehmet Şimşek açıkladı: Kamuda kemerler sıkılacak
  19. 10:40 Trol çeteleri, kendilerini besleyenleri hedeften çıkarabilmek için sağa sola pervasızca saldırıyor
  20. 10:35 İstanbul’da feci kaza: Kamyon ile otomobil çarpıştı: 2 ölü 4 yaralı
Dünya Haberleri