AKP'den yeni icraat; Dünya kadınlar gününe karşı 'Türbanlı kadınlar günü'

TBMM Başkanı Kahraman, 7 Haziran'da kadın vekillere ayrı verilen iftarı 'Dünya Kadınlar Günü' diye gerekçelendirmeye çalıştı, ama asıl niyet anlaşıldı. Ülke tarihindeki en kaba ve ilkel ayrımcılık örneğini oluşturan bu girişimin faili AKP, “türbanlıların ilk kez milletvekili adayı'' gösterildiği 7 Haziran'ı 'Kadınlar Günü' olarak yerleştirmeye çalışıyor

Cumhuriyet dönemi ile hesaplaşmaya yönelik adımlarına her geçen gün yenilerini ekleyen AKP'nin şimdiki hedefi de 'Dünya Kadınlar Günü'. AKP, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verildiği 5 Aralık ya da tüm dünyada kadınların kutladığı 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü yerine türbanlı kadınların ilk kez milletvekili adayı olabildiği 7 Haziran'ı öne çıkarma gayretinde.

Kulislerde, TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın kadın vekillere ayrı iftar için 7 Haziran'ı bu nedenle tercih ettiği belirtiliyor. Seçildiği tarihten itibaren laiklik karşıtı çıkışlarıyla gündem yaratan TBMM Başkanı İsmail Kahraman, gazetemizin 'Harem Selamlık Kahraman İftarı' diye manşetine taşıdığı 'kadın vekillere ayrı iftar' davetiyle ilgili tepkiler üzerine, partisinin geleneğinde yer alan “takiye'' adı verilen iki yüzlülüğe sığındı.

BirGün'den Sebahat Karakoyun'un haberine göre TBMM Basın ve Halkla İlişkiler Başkanlığı, Kahraman'ın biri 7 Haziran'da yalnızca kadın vekillere diğeri de 14 Haziran'da olmak üzere birer hafta arayla iki ayrı iftar yemeği vermesini 'Dünya Kadınlar Günü' diye gerekçelendirmeye çalışırken, 7 Haziran tarihinin 'tesadüfen' seçilmediği anlaşıldı.

DÜNYA KADINLAR GÜNÜ BAHANESİ

TBMM'den yapılan açıklamada, geçen yıl Dünya Kadınlar Günü nedeniyle kadın vekillere yemek verildiği ve bunun her yıl devam ettirilmesinin kararlaştırıldığı savunularak, “Bu seneki yemek 7 Haziran 2017 tarihine denk geldiği için 26’ncı dönem kadın milletvekillerimize ayrıca bir yemek tertip edilmiş oldu'' ifadelerine yer verildi.

TÜRBANLILAR İLK KEZ 7 HAZİRAN'DA ADAY OLDU

Açıklamada “Kadın vekillere ayrı iftar'' ile ilgili “Dünya Kadınlar Günü'' vurgusuna karşılık “Neden 7 Haziran'' sorusu yanıtsız bırakılsa da niyet anlaşıldı.

Kulislerde AKP'nin Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı verilmesinin yıldönümü olan 5 Aralık ya da tüm dünyada kadınların kutladığı 8 Mart yerine, türbanlıların ilk kez aday olarak seçime katıldığı 7 Haziran'ı “Kadınlar Günü'' olarak yerleştirmeye çalıştığı konuşuluyor.

Son kongrede yeniden seçilen AKP MKYK Üyesi Zeynep Alkış, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı verilmesinin 82'inci yılında geçen aralık ayında yaptığı konuşmada bu niyeti açıkça ortaya koydu. Alkış, 5 Aralık'ta AKP Mardin İl Başkanlığı’nda düzenlenen programda, “Cumhuriyet tarihinde her dönem kadınlarla ilgili haklar verildiği söyleniyor ama 80 yıl boyunca maalesef bir kadın grubu seçti ama seçilemedi. Her seçim sandığa gittik, kadınlarımızın Meclis’te olması için oy verdik. Kendi partimizden dahi kadınların Meclis’e gitmesi için başı örtülü olmayan adaylar için oy verdik. 7 Haziran ilk defa bütün Türkiye'deki kadınlara eşit hakların verildiğine inandığım tek seçimdir. Çünkü 7 Haziran 2015 yılındaki seçimlerde seçme ve seçilme hakkını başörtülü kadınlar da ilk defa kazanmış oldu. Bu konuda tarihe farklı bir açıdan anektod düşülmesini istiyorum'' diyerek 7 Haziran vurgusu yaptı.

KAHRAMAN HEP BUNU YAPIYOR
TBMM Başkanı İsmail Kahraman seçildiği tarihten itibaren “kadın vekillere ayrı iftar'' benzeri pek çok tepki çeken çıkışının ardından “düzeltme'' yapmaya çalıştı. Katıldığı konferansta, “Laiklik yeni anayasada olmamalı'' diyen Kahraman, ertesi gün “Şahsi düşüncelerimi ifade ettim. Laikliğin tanımının yeniden yapılmasına vurgu yaptım'' açıklamasıyla durumu düzeltmeye çalıştı.

Kahraman’ın 7 Haziran’da kadın vekillere ayrı iftar daveti önceki gün TBMM Genel Kurulu’nda da tartışma konusu oldu. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, bir hafta önce kadınlara ayrı davet verilmesinin zımnen tüm vekillerin çağrılacağı belirtilen 14 Haziran’daki iftara “katılmayın'' demek olduğunu söyledi.

SAF DEĞİLİZ
Özel, “Meclis Başkanı kusura bakmasın ama kimse saf değil. ''Bir iftar veriyorum, buna şunlar, bunlar gelecek, hanım arkadaşlara da ayrı iftar vereceğim’ demek onlara siz bu iftar yemeğinde bulunmayın demektir. Ben, Meclis’in o iftar yemeğine katılması gereken, orada iftar yapabilecek tüm kadın milletvekillerini Meclis Başkanı’nın bu tavrına direnmeye, ona karşı haddini bildirmeye davet ediyorum. Ramazan gibi kutsal bir ayın daha başlamadan Meclis Başkanı’nın köhne, örümcek kafasına alet edilmiş olmasından da büyük hicap duyuyorum'' dedi.