Ankara Gar katliamı ve IŞİD zanlısı: Hala AKP'liyim!

Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör saldırısı, Ankara Gar Katliamı davası bugün de devam ediyor.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, tutuksuz sanıklardan Suphi Alfidan'ın mevcut delil durumu istenilen cezanın üst sınırını, canlı bombaları Ankara’ya getiren araca eskortluk eden araçta, parmak izinin bulunması, kendisine ait emlakçı dükkanında Halil İbrahim Durgun ve Yunus Durmaz ile görüşmesi gerekçesiyle tutuklanmasına karar verdi.

SANIK BARAÇ: BEN HALA AKP ÜYESİYİM

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde ise ifadelerin alınmasına devam edildi. Davanın sanıklarından Mehmedin Baraç, kardeşini aramak için Suriye'ye gittiğini ve Tel Abyad'da IŞİD tarafından 14 gün boyunca 'tutuklandığını' anlattı. Sanık Baraç, duruşmada "Ben hala AKP üyesiyim" dedi.

Suriye’de katliamın organizatörlerinden Halil İbrahim Durgun’la birlikte çekilmiş eli silahlı bir fotoğrafı olan ve bilirkişi tarafından tespit edilen Nihat Ürkmez, “İnsanlar çift yaratılmış. insan insana benzer'' dedi. 2013 yılında İHH kampında aşçılık yapmak için Suriye’ye gittiğini söyleyen Ürkmez, avukatların, “Pasaportun varken, neden kaçak gittin'' sorusuna “Pasaportun süresi geçmişti. ''Gerek yok zaten’ (İHH’nın dediğini söylüyor) dediler. Öyle gittim'' diye yanıt verdi.

SANIK AVUKATINDAN ''ERDOĞAN’LI SAVUNMA

Ürkmez'in avukatı Hüseyin Almaz da, “Sayın Cumhurbaşkanımızın da Esad'la fotoğrafı var.  FETÖ örgütüyle Cumhurbaşkanı ve başkalarının da fotoğrafları var. Bir insan yanlışlıkla bir fotoğraf karasine girmiş olabilir'' diye savunma yaptı. Avukat Almaz, müvekkilinin IŞİD üyeliği suçlamasıyla Elazığ’daki bir davada yargılandığını söyleyerek, “Bir fotoğraf üzerinde yargılanacaksa Elazığ'da yargılanmalı. Ankara patlamasıyla alakası yoktur. Ankara'ya geldiği tespit edilmiş olsaydı, burada yargılanabilirdi'' dedi. Almaz, müvekkilinin bu dosyadan ayrılmasını talep etti.

'İLİM EĞİTİMİ NEDİR?' SORUSUNA YANIT VERMEDİ

Ürkmez savunmasının bir bölümünde 2007 yılında Suriye'ye ilim öğrenmek amacıyla gittiğini de söyledi. Daha sonra müşteki avukatları Ürkmez’in çapraz sorgusunu yaptı. Avukat Eylem Sarıoğlu Ürkmez’in yeğenlerinin IŞİD’e katılmış olduğunu söyledi. Ürkmez de, “Yeğenlerim internetten arkadaşları aracılığı ile tanışarak IŞİD'e katılmış'' yanıtını verdi. Sarıoğlu’nun “İlim dediğin eğitim nedir? Niye silahlı eğitim aldın? İnsan öldürmenin suç olduğunu biliyorsan neden IŞİD’e katıldın?'' sorularına ise Ürkmez yanıt vermedi.

Müşteki avukatlarından Murat Hasırcı ise, Ürkmez’e Suriye’deki ''Ebu Nur Üniversitesi’ diye geçen yerle ilgili sorular sordu. 2007 yılında buraya gittiğini söyleyen Ürkmez, “Burası Ebu Nur Üniversitesi olarak kayıtlıdır. Ama biz buna medrese diyoruz'' dedi. Ürkmez, avukatların “Siz kimsiniz?'' sorusuna ise yanıt vermedi. Burada “İlim ve tefsir dersi aldım'' diyen Ürkmez, burada İHH’nin Kilis Şube Başkanı olan Serkan’la tanıştığını söyledi.

İslamcı bir dernek olan Akabe derneğinden tanıdıkları aracılığıyla Ebu Nur Üniversitesi’ne gittiğini de belirten Ürkmez, dernekten tanıdıklarının kimler olduğu sorusuna “9 yıl geçti, hatırlamam mümkün değil'' yanıtını verdi.

''YASAL DERNEK NASIL YASA DIŞI ŞEKİLDE ELEMAN TAŞIR?’

Ebu Nur üniversitesi için Suriye’ye yasal yollardan geçen Ürkmez, 2013 yılında ise Suriye’deki İHH kampına yasa dışı yollarla geçtiğini anlattı. Bunun üzerine avukatlar “Yasal bir dernek orada kamp kurarken, yasa dışı yollarla eleman mı taşıyor?'' diye sordu. Ürkmez ise bu soruya şöyle yanıt verdi: “Buna dair bir bilgim yok. Orada kalsaydım sigortam yapılacaktı. Ben ortamı beğenmediğim için geri döndüm.'' “Sana hangi resmi görevli yardım etti. Suriye'ye kim geçişi sağlıyor, İHH'dan yetkililer git şununla görüş diyor muydu'' sorusuna da Ürkmez, “Cevap vermek istemiyorum'' dedi.  Kampta 25 gün kaldığını söyleyen Ürkmez’e avukatlar, yemek bilgisi olmadığını belirterek “25 gün boyunca ne yaptın?'' diye sordular. Ürkmez, bu soruya da yanıt vermedi. Ürkmez, İHH ile gittiği bölgenin o tarihte ÖSO’nun elinde olduğunu da söyledi. “İHH’da çalışan Hasan Aksoy isimli kişi Antep'te ne tür eğitimler verirdi?'' sorusuna Ürkmez, “Hasan'ın medresesi olduğunu biliyorum ama hiç gitmedim. Kimler giderdi, bilmiyorum'' dedi.

Savcılıktaki ifadesinde “IŞİD bir terör örgütüdür'' diyen Ürkmez, duruşmada bunu açıkça söylemekten çekindi; “Ben konuyla ilgili dosyaya ifade verdim'' yanıtı verdi.

Daha sonra avukat Özcan Karakoç, 2000 yılından 2007 yılına kadar Bosna Hersek, Almanya ve Hollanda’da ne yaptığını sordu. Ürkmez bu soruya “Özel hayatım'' diyerek yanıt vermedi. Ürkmez, Kuveyt’e de Osmanlı İnşaat isimli bir firmanın işinde çalışmak üzere gittiğini söyledi.