Haziran Hareketi'nden darbeci gericiliğe ve AKP faşizmine karşı mücadele çağrısı

Birleşik Haziran Hareketi, Fethullah Gülen Cemaatinin örgütlediği başarısız darbe girişimi ve bunu bir fırsata çevirerek amaçladığı rejimi kurmaya çalışan AKP gericiliğine karşı toplumun bütün demokratik güçlerini mücadeleye çağıran bir bildiri yayınladı.

Erdoğan-AKP iktidarının giderek zayıfladığı, bu nedenle OHAL ilan ettiğinin belirtildiği bildiride, "Bu kanlı darbe girişimi, ortak iktidarları süresince memleketi birlikte felakete sürükledikleri 'dava arkadaşları' tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu girişimle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir kesim varsa, o da bu ülkenin devrimcileri, demokratları, cumhuriyetçileri, aydınlanmacıları, ilericileri ve emekçi halkıdır" denildi.

Bildirinin tam metni şöyle:

"DARBECİ GERİCİLİĞE KARŞI HAZİRAN TÜRKİYESİ İÇİN MÜCADELEYE DEVAM

Bastırılan Cemaat darbesiyle ortaya çıkan krizi fırsata çevirmeye çalışan AKP, ülke genelinde olağanüstü hal ilan etmiştir.

OHAL ilanıyla birlikte demokratik hak ve özgürlükleri kısıtlayacak yeni bir darbe rejiminin hukuki zemini oluşturulmaya çalışılmaktadır.

Bu, gerici ve faşist karakterli bir AKP/Saray darbesidir. İnsanlığın evrensel değerleri, ilerici kazanımları ve laiklik büyük bir tehdit altındadır.

Aynı şeriatçı damardan beslenen ve çıkar çatışması sonucu düşman haline dönüşmüş, iki karanlık gücün birbirini yok etmeye çalışırken çıkardıkları kavganın üstü “demokrasi havariliği'' ile örtülmek istenmektedir.

Darbe girişimiyle ilgili bazı ayrıntılar halen karanlıkta olsa da şu nokta nettir : Bu kanlı darbe girişimi, ortak iktidarları süresince memleketi birlikte felakete sürükledikleri “dava arkadaşları'' tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu girişimle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir kesim varsa, o da bu ülkenin devrimcileri, demokratları, cumhuriyetçileri, aydınlanmacıları, ilericileri ve emekçi halkıdır.

Başarısız darbe girişimi, Erdoğan’a bulunmaz bir fırsat sunmuştur. Darbenin bastırıldığının anlaşıldığı 15 Temmuz gecesi, durumu, “Allah’ın bir lütfu'' olarak değerlendiren Erdoğan’ın, bu gelişmenin ortaya çıkardığı siyasal-toplumsal atmosferi, her geçen gün zayıflayan gerici iktidarını kuvvetlendirmek için kullanacağı kesindir.

Ülkenin dört bir yanında AKP/Saray iktidarına karşı olan herkesi hedef tahtasına yerleştiren uygulamalar, emekçilerin, ilerici insanların yoğun olarak yaşadığı bölgelere yönelik sokak gösterileri ve kamuda, üniversitelerde “torba yasa'' mantığı ile gerçekleştirilen tasfiyeler yoğunlaşacak baskının işaretleri olarak değerlendirilmelidir.

Olan bitenin adını açıkça koymakta fayda vardır: “Demokrasi Bayramı'' adı altında başlatılan, sokakta şeriat ve idam çağrılarıyla devam eden süreç, hukuki boyutunda OHAL ile tamamlanmıştır. AKP, OHAL ilanıyla birlikte rejime muhalif olan tüm kesimleri “düşman'' ve “terörist'' olarak resmedeceği, her türlü hukuksuzluğu ve şiddeti hayata geçirebileceği bir dönemin kapısını aralamıştır.

Şiddet sarmalının tüm toplumu içine aldığı bu süreçte insanlık suçu olan işkence meşrulaştırılmaya, idam cezası yeniden getirilmeye çalışılmaktadır.

İçine girmiş olduğumuz yeni dönem ülkenin tüm ilerici, demokrat ve devrimci güçlerine hiçbir şekilde ertelenemez bir sorumluluk ve görev yüklemektedir.

Birleşik HAZİRAN Hareketi, kuruluşundan itibaren Gezi Direnişi’nin işaret ettiği başlıklar doğrultusunda AKP/Saray iktidarına karşı ikirciksiz bir mücadele yürütmüştür. AKP’yle ilgili tüm tespitlerimiz ve uyarılarımız darbe teşebbüsünden bu yana bir kez daha doğrulanmıştır.

Emperyalist ve kapitalist güçlerin taşeronluğunu üstlenen gerici AKP/Saray iktidarı;

Dün bağımsızlığımıza düşmandı; bugün de öyledir.

Dün gericiliğin en önemli örgütlü gücüydü, laiklik başta olmak üzere tüm ilerici değerlere düşmandı; bugün de öyledir.

Dün sermayenin has partisiydi; emekçi düşmanıydı, bugün de öyledir.

Dün kadın düşmanıydı; bugün de öyledir.

Dün gençlere, geleceğimize düşmandı; bugün de öyledir.

Dün çevreye, doğaya düşmandı; bugün de öyledir.

Bu ülkede gericiliğe, şiddete ve OHAL’e karşı '' olağanüstü'' bir çabayla direnecek milyonların yaşadığı kuşkusuzdur.

Birleşik HAZİRAN Hareketi, ülkeyi gericiliğe teslim etmeyecek, tüm ilerici halk güçleriyle birlikte, her tür darbe girişimine olduğu gibi AKP/Saray iktidarı tarafından yürürlüğe konulan darbe hukukuna ve uygulamalarına da ikirciksiz karşı duracaktır.

Bugün bir kez daha ve çok daha güçlü biçimde haykırıyoruz: AKP/Saray iktidarını yıkacak, eşitliğin, özgürlüğün, laikliğin ve barışın hüküm sürdüğü HAZİRAN Türkiye’sini kuracağız!

BİRLEŞİK HAZİRAN HAREKETİ"