Hilal Kaplan'ın canlı yayındaki zor anları

AKP ile HDP arasında 28 Şubat 2015 tarihinde varılan 10 maddelik 'Dolmabahçe mutabakatı', dönemin Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, İçişleri Bakanı Efkan Ala, AKP Grup Başkanvekili Aydın Ünal, Kamu Güvenliği Müsteşarı Muhammet Dervişoğlu, HDP cephesinden ise Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan ve İdris Baluken Dolmabahçe'deki Başbakanlık çalışma ofisinde birlikte kamuoyuna açıklanmıştı. 

Açıklamadan 22 gün sonra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Ben bu mutabakatı tanımıyorum" diyerek hem AKP hükümeti ve Başbakan Davutoğlu'nu, hem de o güne kadar Dolmabahçe Mutabakatından övgüyle söz eden havuz medyası kalemşörlerini zor durumda bırakmıştı.

O tarihten sonra AKP ve havuz cephesinde 'Dolmabahçe mutabakatı' adeta yasak sözcük olarak kodlandı ve kullanımından dikkatle kaçınıldı. Ancak söz konusu açıklama tarihe 'Dolmabahçe mutabakatı' olarak geçti.

HİLAL KAPLAN'IN ZİHNİ SÜRÇTÜ!

AKP'nin havuz medyasının devrşirdiği en genç ve çaylak isimlerden biri olan Hilal Kaplan ise geçtiğimiz akşam Ethem Sancak'ın 24 kanalında bir anlık bir zihin sürçmesi yaşadı ve havuz medyasında kullanımı yasaklanan 'Dolmabahçe Mutabakatı' sözünü kullandı. Ancak yaptığı 'hatanın' hemen farkına varan Kaplan,'mutabakat demeyelim' diyerek kendini tekzip etti.

Kensi söylediği sözden ürküp kendini tekzip eden Hilal Kaplan, son dönemde arşivlerdeki çözüm süreci, PKK, Abdullah Öcalan ve HDP övgülerini silmekten zihni oldukça yorgun olsa gerek, o tekzibin üzerinden bir dakika bile geçmeden bir kez daha 'Dolmabahçe Mutabakatı' diyerek hem yandaşlık konusundaki çaylaklığını gösterdi, hem de yandaşlık konusunda CHP'den devşirilen programın bir diğer konuğu Savcı Sayan'dan daha öğrenecek çok şeyi olduğunu da gösterdi.