Ümit Kocasakal: Ben bu utançla yaşayamam

Ümit Kocasakal, "CHP’ye canım sıkıldı diye üye olmadım. Uyuyan dev uyandırılacak" dedi. Kocasakal, "İsteyen istediği gibi anlasın, birilerinin uykuları kaçar mı kaçmaz mı, umurumda bile değil. Hayatım boyunca inandıklarımı yaptım, bu yaştan sonra değişecek değilim" ifadelerini kullandı.

İstanbul Barosu Başkanı Avukat Doç. Dr. Ümit Kocasakal, dün akşam gazeteci Tuncay Mollaveisoğlu’nun Ulusal Kanal’daki Anında Gazete programının konuğu oldu.  Oda TV'nin aktardığı habere göre, Kocasakal Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Can Dündar ve Erdem Gül hakkında verilen karardan sonra Anayasa Mahkemesi’ne yönelik sarf ettiği, "Bu kararı tanımıyorum, saygı da duymuyorum" sözlerini, Anayasa’nın ilgili maddeleri ile cevapladı ve "Bir mahkemeyi tanımıyorum dediğin anda bu, Türk Milleti’ni tanımıyorum demektir" şeklinde konuştu.

Ümit Kocasakal geçtiğimiz haftalarda da Anında Gazete’ye konuk olmuş, kendisine Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Hulki Cevizoğlu’nun yönelttiği, "Sizi ne zaman CHP’nin başında göreceğiz" sorusuna verdiği, "Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın" sözleri gündeme gelmişti. Tuncay Mollaveisoğlu’nun bu sözleri ve ardından gelen tepkileri hatırlatması üzerine Kocasakal, CHP’nin mevcut durumu ve neden CHP’ye üye olduğu konusunda açıklamalarda bulundu.

İşte Kocasakal’ın Anında Gazete canlı yayınında CHP ve partinin geleceği hakkında söyledikleri:

Ben Cumhuriyet Halk Partisi’ne canım çekti, canım sıkıldı, bir üye olayım ya da oranın şu anki yapısına uyum sağlayayım, ben de o yolla bir yerlere geleyim diye üye olmadım. Az çok gören göz, benim hangi maksatla üye olduğumu çok net görebilir.

Ülkenin tarihinde hiçbir zaman -kuruluştan sonra- CHP’ye bu kadar ihtiyaç olmadı. CHP, tarihsel bir vebal ve sorumluluk altında. Cumhuriyet’i kuran partiden bahsediyoruz, Atatürk’ü kuran partiden bahsediyoruz.

CHP KİMSENİN BABASININ MALI YA DA ÇİFTLİĞİ DEĞİL!

Bana üye bile değil diyorlardı. Şimdi üyeyim, kimse beni engelleyemez konuşmaktan ama üye olmayanların da hatta bu ülkenin 78 milyon vatandaşının her birinin Atatürk’ün partisinde, Cumhuriyet’i kuran partide hissesi bulunuyor. CHP kimsenin babasının malı ya da çiftliği değil!

Geldiğimiz noktada Türkiye’yi ayağa kaldırabilmek, bu çıkmazdan çıkarabilmek adına CHP’nin ayağa kaldırılması, kurucu özüne ve felsefesine dönmesi, bozulmuş fabrika ayarlarına dönmesi, genetik bir mutasyona uğramış bu yapının bir antibiyotik tedavisiyle tekrar normal genetik yapısına döndürülmesi şarttır.

YURTTAŞLARA TAAHHÜDÜMDÜR…

Ben bu durumu Kemalist Manifesto’da net olarak ortaya koydum. Bu benim yurttaşlara taahhüdüm, yol haritam ve CHP’yi kendi açımdan nerede görmek istediğimin çok açık bir beyanıdır.

CHP şu anda bizlerin özlediği, beklediği CHP değil. Uyuyan bir dev var ortada, CHP dediğimiz bu büyük güç bir kere uyandırıldığında, bunun karşısında hiçbir güç duramaz. CHP’nin yaratacağı büyük rüzgarın önünde kurumuş yaprak gibi savrulur gider herkes. Bu dev uyandırılacak.

TÜRKİYE AĞIR HASTA, ÇARE KEMALİZM

Bütün mesele şu, Türkiye çok ağır hasta. Üç tane virüsü bünyeye attılar. Mezhep virüsü, din sömürüsü virüsü, tarihine yabancılaştırılma virüsü… İnsanlar birbirine düşman edildi, kutuplaştırıldı. Bütün bunların denenmiş, yüzde 100 etkili bir antibiyotiği var: Kemalizm. Yan etkileri yoktur. Yemeklerden önce, günde üç doz alıyorsunuz, bünyede ne kadar mikrop, ne kadar virüs varsa hepsi ölüyor.

BEN BU UTANÇLA YAŞAYAMAM!

Benim Atatürk’ün partisi ile ilgili hayallerim var, özlemlerim var, düşüncelerim var. Keşke bizlere ihtiyaç olmasaydı. Ben üniversitemle uğraşmak istiyorum. Aileme daha fazla zaman ayırmak istiyorum. Ama ben sadece kendi iki çocuğuma değil, bu ülkedeki bütün çocuklara nasıl bir ülke devredeceğimizin endişesini ve utancını yaşıyorum. Atatürk karşımıza gelse diyecek bir şeyimiz yok, nasıl yüzüne bakarız. Ben böyle yaşayamam.

BİRİLERİNİN UYKUSU KAÇSA DA GEREKENİ YAPACAĞIMDAN KİMSENİN KUŞKUSU OLMASIN

İsteyen istediği gibi anlasın, birilerinin uykuları kaçar mı kaçmaz mı, umurumda bile değil. Hayatım boyunca inandıklarımı yaptım, bu yaştan sonra değişecek değilim. İnandığım doğrular çerçevesinde, gerekli gördüğüm zaman ve biçimde yapacaklarımdan kimsenin kuşkusu olmasın.

KAHRAMANLARA DEĞİL, KADROLARA İHTİYAÇ VAR

Bu ülkede kahramanlara değil, sağlam fikirlere ve kadrolara ihtiyaç var. Tek başına Ümit Kocasakal hiçbir şey yapamaz ama Ümit Kocasakal’ın da içinde bulunduğu Kemalistler bir araya gelip ''durun beyler’ derse, bunu bir de örgütlü güç olarak yaparlarsa, iddia ediyorum, yedi düveli dize getirmiş Kuvayı Milliye, bu dönemde on yedisini dize getirmesini bilir. Bunun olacağından da kimsenin en küçük bir endişesi bile olmasın.