Bahçeli: HDP'lilerin yargı önüne çıkarılmaları meşru bir karardır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Terörle aynı hedefi benimsemiş bölücüler yaptıklarının hesabını hukuk karşısında vermedikçe milli vicdan müsterih olamayacak, şehitlerimiz yattıkları yerde huzur bulamayacaklardır. Milliyetçi Hareket Partisi HDP’li milletvekilleri için uygulanan hukuki tasarruf ve yaptırım sürecini dikkatli, titiz ve teferruatlı şekilde takip etmektedir. Ümit ve temennimiz ihanetin cezasız kalmaması, işlenmiş suçlara söz, davranış ve eylemleriyle ortak olanların hak ettiklerini bedeli ne olursa olsun bulmalarıdır'' açıklamasında bulundu.

MHP lideri Bahçeli, HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile birlikte HDP’li milletvekillerinin tutuklanmasına ilişkin açıklama yayımladı.

20 Mayıs’ta Anayasaya geçici madde eklenerek Meclis’te bulunan fezlekelerin yargıya taşınmasının mümkün hale geldiğini hatırlatan Bahçeli, “Milletvekillerinin üzerlerine atılı suçlamalardan dolayı mahkemeye ifade vermelerinin önü açılmıştır. Bu kapsamda Anayasanın 83 üncü maddesinin ikinci fıkra birinci cümlesinin uygulanmayacağı kararlaştırılmıştır. Bir defaya mahsus kaldırılan yasama dokunulmazlığı aralarında 53 HDP’linin de bulunduğu 142 milletvekilini doğrudan ilgilendirmiştir'' ifadelerini kullandı.

“KİMSE HUKUKUN ÜSTÜNDE GÖRÜLEMEYECEKTİR''

MHP’nin söz konusu Anayasa değişikliğini başından itibaren desteklediğini belirten ve Meclis Genel Kurulu’nda olumlu oy kullanıldığına dikkat çeken MHP lideri Bahçeli, “Anayasanın 10 uncu maddesi herkesin kanun önünde eşit olduğunu tartışma ve kafa karışıklığına yer bırakmayacak şekilde kurala bağlamıştır. İster seçilsin, ister atansın, isterse de bunların haricinde bulunsun, hiç kimse hukukun üstünde görülemeyecek, hukukun temel ilkelerini çiğneyemeyecektir'' değerlendirmesinde bulundu.

“PKK’YA GÜZELLEMELER YAPIP DESTEKLEYEN HDP’LİLERİN YARGI ÖNÜNE ÇIKARILMALARI MEŞRU BİR KARARDIR''

“HDP’li milletvekillerinin haklarında iddia edilen suçlamalardan dolayı mahkemeye çağrılmaları aylardır milletimizin gözü önünde cereyan etmektedir'' diyen Bahçeli, HDP’lilerin imtiyazlı, ayrıcalıklı bir zümre gibi hareket ettiklerini öne sürerek Türkiye adaletine meydan okuduğunu, çağrılara itibar etmediğini ve mahkemeye gitmediklerini anımsattı. Bahçeli, açıklamasına şöyle devam etti:

“Elbette buna hak ve yetkilerinin olmadığı çok açıktır. Bu durum karşısında bazı HDP’li milletvekilleri önceki gece gözaltına alınmış, bunlardan dokuzu da tutuklanmıştır. Türkiye’ye düşmanca saldıran, her gün şehadetlere neden olan bölücü terör örgütü PKK’ya güzellemeler yapıp sürekli destekleyen HDP’lilerin yargı önüne çıkarılmaları doğru, yerinde ve meşru bir karardır. Bundan hiç kimse rahatsız olmamalı, olan varsa da öncelikle kendi niyet ve fıtratını sorgulamalıdır.

"SAHTE DEMOKRASİ HAVARİLERİNİN HDP’LİLERE YÖNELİK OPERASYONLARA KARŞI ÇIKMALARI HEZEYANDIR''

Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamayacaktır. Vahşi terör karşısında ikircikli ve izahı olmayan bulanık bir duruş sergileyen sahte demokrasi havarilerinin HDP’lilere yönelik operasyonlara karşı çıkmaları da tamamıyla hezeyan ve içi boş ezberdir. Maktülle katil, kahramanla cani, şehitle şiddet yanlıları arasında tercih yapamayarak terörün ardına takılan, Türkiye karşıtlarını sevindirip umutlandıran siyaset bezirganlarını milletimiz ibret ve öfkeyle izlemektedir.

“HERKES TÜRK ADALETİNİN VERECEĞİ KARARI SABIRLA BEKLEMELİDİR''

Herkes Türk adaletinin vereceği kararı sabırla beklemelidir. Terörizme aklını, vicdanını ve iradesini kiralayanların mevkii ve statüsü ne olursa olsun dokunulmaz, ulaşılmaz ve sorgulanmaz olmadıkları iyi bilinmelidir. Terörle aynı hedefi benimsemiş bölücüler yaptıklarının hesabını hukuk karşısında vermedikçe milli vicdan müsterih olamayacak, şehitlerimiz yattıkları yerde huzur bulamayacaklardır. Milliyetçi Hareket Partisi HDP’li milletvekilleri için uygulanan hukuki tasarruf ve yaptırım sürecini dikkatli, titiz ve teferruatlı şekilde takip etmektedir. Ümit ve temennimiz ihanetin cezasız kalmaması, işlenmiş suçlara söz, davranış ve eylemleriyle ortak olanların hak ettiklerini bedeli ne olursa olsun bulmalarıdır.''