Bakan'a meydan okudu: Siz iş takibi yaparken ben hak mücadelesi veriyordum

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın tutuklanmasının ardından referandum öncesi CHP'li vekillere yönelik benzer bir girişimin de olabileceği konusunda uyarıda bulunan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, TELE1 TV'de Ece Zereycan'ın konuğu oldu ve bu iddiası ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile aralarında geçen tartışma hakkında açıklamalada bulundu.

"ONLAR 'GİDECEĞİZ' DESE BİLE İZİN VERİLMEMELİ"

HDP'ye yönelik operasyonlar ve Figen Yüksekdağ'ın milletvekilliğinin düşürülmesini değerlendiren Tanrıkulu şöyle konuştu: "Sayın Yüksekdağ milletvekili ve bir partinin eş genel başlkanı. Parlamentoda 1 saniye içerisinde milletvkeillği düştü. Kimse ne olduğunu anlamadı. Bize bildirilen bir gündem maddesi değildi. Tabii ki milletvekilleri de yargılanabilir. Ama bir milletvekilinin parlamentoda milletvekilliğinin düşmesi, parlamento geleneklerine uygun değil. Figen Yüksekdağ bir milletvekili. Bakın 3 Kasım  2002 seçimlerinden önce Sayın Erdoğan ceza aldı Siirt'te yaptığı konuşmadan dolayı. Ve cezası Yargıtay'da onandı ve Anayasa gereği milletvekili adayı olamadı. AKP seçimi kazandı ama genel başkanı Meclis'te değildi. Sadece bir ay sonra 25 aralıkta parlamento anayasayı değiştirdi ve Erdoğan'ın önündeki anayasal engel oy birliği ile kalktı. CHP, bunun demokrasiye uygun olmadığını düşündüğü için detek verdi. Ama AKP, benzer bir suçtan mahkum olmuş bir genel başkanı önceki gün Meclis dışına attı. Bizler CHP olarak, demokratlar olarak onların haklarını savunduk. Kürt meselesi parlamentoda çözülmelidir. Onlar 'gideceğiz' deseler bile, buna izin vermemiz lazım. Ama referandum hırsıyla geri dönüşü olmayan adımlar atılıyor. 

REFERANDUM

Demokratik bir ortam olmadan referanduma gidildiğine dikkat çeken "Mutabakat olmadan bir anayasa değişikliği yapılamaz. Hiç bir özgürlüğüün olmadığı bir ortamda, vatandaşiların bilgi sahibi olmadığı bir ortamda, parlamentonun devre dışı bırakıldığı bir ortamda anayasa oylaması yapacağız." diye konuştu.

Tanrıkulu, "Genel başkanımız ve ben de dahil olmak üzere 60 milletvekilimiz hakkında dokunulmazlık kaldırıldı ve soruşturma devam ediyor. Burada sorun yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı. Tüm ömrümü yargının içinde geçirdim ama yargının bu kadar kötü olduğu bir dönem görmedim. 12 Eylül'de bile bu kadar berbat kararlar verdiği ve yürütmeye bu kadar bağlı olduğu bir yargı düzeni yoktu. Şu anda milletvekillerinin siyaset yapması, yargının tekeli içerisinde." dedi.

AYM KARARI VAR

Yüksekdağ'ın milletvekilliğinin düşürülmesi hakkında konuşan Tanrıkulu, "Anayasa Mahkemesi'nin Mustafa Balbay kararı var. Anayasa Mahkemesi, yetkili mahkemeye "seçme ve seçilme hakkına aykırı davranıyorsun" diyor. Aynı Anayasa Mahkemesi ve aynı karar var ama bunu uygulayacak yargı yok .O kararı uygulamayan bütün yargı üyeleri hakkında HSYK işlem yapmalı. AYM'nin kararları bütün yargıyı da hükümeti de bağlar. 

SOYLU'YA YANIT

Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Koruköy'de yaşanan ablukayı ve işkence iddialarını dile getirdiği için İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kendisi hakkındaki iddialara yanıt veren Tanrıkulu, "Onlar İstanbul'da ofislerinde iş takibi yaparken, biz Diyarbakır'da namluların ucunda hak mücadelesi veriyorduk. Hakkımda bir tek ceza varsa hesap vermeye hazırım. Böyle kabadayılık yaparak siyaset yapılmaz." dedi.