Deniz Baykal'dan Bahçeli ve Şentop'un erken seçim tehdidine sert tepki

CHP'nin eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Meclis Genel Kurulu'nda Anayada değişiklik teklifinini 7. maddesi üzerine CHP Grubu adına konuştu. Baykal, MHP lideri Devlet Bahçeli ve AKP Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop'un "Eğer anayasa Meclis'ten geçmezse seçime gidilir" tehditlerine çok sert tepki gösterdi.

BUNU MİLLETVEKİLLERİNE HAKARET SAYARIM

Deniz Baykal, seçim tehditleri ile ilgili olarka şöyle konuştu:

"Eğer bu bir tehditse yakışıksızdır. Eğer bir tespit ise zamansızdır. Eğer bu bir tehdit ise, böyle bir tehditi, Meclisimize de hiç bir milletvekilimize de yakıştıramam. Böyle bir tehdidi Meclismize de, teker teker bütün milletvekillerine de yapılmış hakaret sayarım. Bu ülkenin 19-20 yaşındaki gençlerinin, bu iktidarın yanlış Suriye politikaıs nedeniyle El Bab'da gözünü kırpmadan şehit olmaya koştuğu bir ortamda erken seçim tehdidi ile siyasi sonuç almaya çalışanları kınıyorum."

İşte Baykal’ın yaptığı konuşmadan dikkat çeken notlar:

 Anayasamızın 101. maddesindeki düzenlemeyi değerlendiren 7. maddeyi konuşuyoruz. Seçilecek olan cumhurbaşkanının parti ile ilişkisini devam ettirmesini mümkün kılan bir anlayışı düzenlemiştir.

Bu aslında herkesin bir siyasi anlayışı var. Geçmişte cumhurbaşkanlarının da siyasi görüşü vardı şeklinde değerlendiriliyor. Durum pek öyle değil! Kuvvetler ayrımını, siyasi partiler arası ilişkileri temelden etkiler. 

Cumhurbaşkanı bir siyasi parti genel başkanı olur ise, bu anayasa da var olan yanlışlıkların tümü katlanarak artacaktır. Anayasadaki şikayetçi olunması gereken yanlışlıklar bu anayasayı çığrından çıkarcaktır. 

Cumhurbaşkanının HSYK üyelerini ataması yanlıştır.

 Cumhurbaşkanının meclisi fesh etmesi doğru değildir. Bir siyasi parti genel başkanının da bunu yapması hepten yanlıştır. –

Cumhurbaşkanı OHAL ilan edecektir. Bu dünyada diğer başka başkanlık rejimlerinde bu yok. 

Cumhurbaşkanına tanınan dokunulmazlıkların, sorumsuzlukların, fiilen sorgulanamamazlıkların fiilen bir siyasi parti genel başkanına da sağlanması siyasi rekabeti zaafa uğratacaktır.

Egemenliğin çatlatılması ve parçalanması anlamına gelmektedir.

Devleti tek bir siyasi partiye indirgemek demektir. Anlaşılıyor ki tek parti iktidarı yetmiyor, tek parti devleti istiyorsunuz. Bir parti hegomanyası söz konusu olur. Milli Egemenliğin yerine parti hegemonyası geliyor.

Cumhuriyetiz diye mesele yok mu diyeceğiz. Rejim meselesi yok mu diyeceğiz! Bir rejim sorunu yoktur diyebilecek miyiz?

Anayasalar aslında medeniyet tercihidir. Bu paket asırlık medeniyet tercihini değiştirmeye yöneliktir.

Bu paket, Türkiye’yi bildiğiniz bir ortadoğu dikta rejimine döndürmenin hukuki alt yapısını ortaya koymuştur. –

">