Enver Aysever Kabataş davasında hakim karşısına çıktı

Gazeteci-yazar Enver Aysever'e, Kabataş yalancılarına "yalancı" dediği gerekçesiyle açılan hakaret davası Çağlayan Adliyesi'nde başladı. Aysever, savunmasında, "Yalancıya yalancı demek suç değil, saptamadır. Tarih Kabataş yalancılarını affetmeyecek ve yargılayacaktır. Gezi süreci bu ülkenin en haysiyetli süreciydi ve buna dil uzattılar" dedi.  

Enver Aysever, geçen yıl bir televizyon programında "Kabataş yalancıları"na "yalancı" diyerek hakaret ettiği iddiasıyla ve yandaş "gazeteci" Halime Kökçe'nin şikayetiyle bugün hakim karşısına çıktı. 

Davayı takip etmek için avukatlar, aydınlar, gazeteciler ve Gericiliğe Karşı Aydınlanma Hareketi gönüllüleri adliye önünde duruşmanın başlamasını bekledi. Tarafların, avukatların ve davayı izleyenlerinin salona alınmasının ardından şikayetçi Halime Kökçe ile davalı Enver Aysever'in kimlik tespitlerinin yapılmasının ardından iddianame okunmaya başladı. İddianamede, davaya konu olan televizyon programında tarafların söylediği sözlerin çözümü de yer aldı. 

"YALANCIYA YALANCI DEMEK SUÇ DEĞİL SAPTAMADIR"

Enver Aysever, ilk savunmasında şunları söyledi: 

"Gezi sürecinde yaşanan Kabataş iftirası medyada ciddi bir konu olmuştur. Kabataş yalanlarını söylemiş insanların, etik ölçüden sözedebilecek en son insanlar olabileceğini söyledim. Kabataş'ta Mobese kameralarının bulunduğu yerde başı örtülü bir kadına 50 saniyede cinsel taciz ve saldırı yapıldığına inanmıyorum. Bu yalana ortak olan gazeteciler yargılanmalıdır. Yalancıya yalancı demek suç değil, saptamadır. Tarih Kabataş yalancılarını affetmeyecek ve yargılayacaktır. Gezi süreci bu ülkenin en haysiyetli süreciydi ve buna dil uzattılar." 

AV. ABAY: TÜM KANITLAR YALANI ORTAYA ÇIKARIYOR, MÜVEKKİLİMİZ BUNU SÖYLÜYOR

Aysever'in avukatı Özlem Şen Abay, savunmasında şunları söyledi: "Tartışma konusu sıradan bir olay değil. Olay insanlarımızın yaralanmasına, ölmesine neden olan olayların üzerine kurulmuş bir yalandır. Tüm kanıtlar yalanı ortaya çıkarıyor. Müvekkilimiz de sadece bunu söylüyor. Kati surette kabul etmiyoruz suçlamaları."

Aysever'in avukatlarından Özgür Murat Büyük de savunmasında, "Kamuoyunda duyduğumuz kadarıyla Kabataş mağdurunun iddiaları ile ilgili bir faile ulaşılamamıştır" dedi. 

Şikayetçi "gazeteci" Halime Kökçe ise, "Beyanları kabul etmiyor, Gerçekçi bulmuyorum, bu bir hakaret davası" dedi. 

Halime Kökçe'nin avukatı Gönül Yıldız da savunmasında, "Katılım beyanlarını ve dilekçelerimizi tekrar ediyoruz. Biz başka bir şey söylemiyoruz. Şikayetimiz devam ediyor. Enver Aysever tweet atmaya devam etmektedir" diye konuştu. 

AYSEVER: HALİME KÖKÇE BENİ HEDEF GÖSTERİYOR, EV ADRESİMİ BİLE YAYINLADILAR

Daha sonra tekrar söz isteyen Enver Aysever, "Atılan tweet, Halime Kökçe'nin beni hedef göstererek attığı tweete karşılıktır. Halime Kökçe beni hedef göstermektedir. Çoluğuma çocuğuma, can güvenliğime kastedilmekte, tehditler almaktayım. Ev adresimi bile yayınladılar. Beni hedef gösterdiler. Can güvenliğim yok. Ak trollerce şahsıma saldırılar yapılmaya devam etmektedir. Yeni Şafak, Akit Gazeteleri de hedef göstermeye devam etti" dedi. 

Enver Aysever'in avukatları, kovuşturmanın genişletilmesi talebinde bulundular. Aysever bir kez daha söz alarak, "Ben bu yalanı söyleyen herkese karşı genel bir söylemde bulundum" dedi. 

 29 EYLÜL'E ERTELENDİ

Davaya konu olan program CD'nin izlenmesinin ardından Mahkeme Başkanı, taraflara varsa delil ve yazılı savunmalarını sunmaları yönünde süre verilmesine ve duruşmanın 29 Eylül 2016'ya ertelenmesine karar verdi.  

HAKİMDEN İLGİNÇ ÇIKIŞ

Duruşmanın sonunda Hakim'in kısa bir konuşma yaparak, "Türkiye'de yargı çok eleştiriliyor. Fakat Balyoz, Ergenekon gibi davalara bakıp böyle düşünmemek lazım. Onlar bizden değil. Mahkemelere güvenmek lazım. Ara sıra yanlış kararlar verilebilir. Ama bunlar düzletilir. Önemli olan doğru karar vermek ama daha da önemlisi bir yerlerden emir almadan karar vermektir" demesi dikkat çekti.