Hedef haline getirilen CHP'li ABC'ye konuştu

Hakkında çıkan haberlerle kamuoyunda ve özellikle sosyal medyada yoğun tartışmalara neden olan CHP Kocaeli gençlik kolları başkanı Murat Erinç hakkındaki iddialarla ilgili olarak muhabirimiz Çağdaş Gökbel’e açıklamalarda bulundu.

Tartışma yaratan sözlerine açıklık getiren Erinç, esas olarak yetmez ama evetçi liberalleri hain olarak hedef aldığını ve sözlerinin arkasında olduğunu belirtti.

Kocaeli CHP gençlik kollarının Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan’ın idamlarının 44’üncü yılında düzenlediği anma etkinliğinde yaptığınız konuşma yoğun tepkilere neden oldu. O gün tam olarak ne anlatmak istediğinizi bizimle paylaşır mısınız?
Anlatılmak istenen aslında gayet açık ve netti. Ancak, haber başlığının yanlış atılması ve açıklamamın eksik yazılması durumu buraya kadar getirdi maalesef… Gereksiz gündem meşguliyeti oldu ve insanların peşin yargılamalarına maruz kaldım. Tanımadıkları bir insan için yanlış bir habere göre yorum yapıp hüküm vermek doğru bir tarz değil. Örgütümüz içinde de bu konuda eleştirilerini sunan arkadaşlarımız oldu, ancak beni bizzat arayıp doğruluğunu teyit etmelerini isterdim. Bu örgüt içimizdeki mahremimiz olduğu için buralarda bunu konuşmayacağım elbette, ancak kırgınlık olmadı diyemem.

Şimdi gelelim ne anlatmak istediğime…

''Vatan hainleri ile işbirliği içinde olan komünist ve tehlikeli oluşumlardan uzak durun’ cümlenin tamamıdır. ''komünistlerden uzak durun’ ile dağlar kadar fark var. Kastedilen güruhu kısaca tanımlamamız gerekirse; yetmez ama evetçiler, geçmişte devrimci mücadelede bulunmuş ancak günümüzde sistemin çarkında yoldan dönenler, günümüz iktidarına destek olan, çıkarcı döneklerden kastedilmiştir. Aslında sözün içeriğinde gerçekten sol, sosyalizme inanmış ve hala bu uğurda mücadele eden, bedel ödeyenlerle, yukarıda saydıklarımı birbirinden ayırt eden gerçek solculara sahip çıkan bir söz… Kullandığım tabirin de sonuna kadar arkasındayım…

Bu konuşmanız ilk önce Kocaeli Manşet gazetesinde haber oldu ve daha sonra çeşitli haber siteleri de bu haberi alıntılayarak yayınladılar. Bu gazeteler sizi arayıp konuyla ilgili olarak sizden bilgi talep ettiler mi?

Hayır… Ülkemizde gazetecilik artık çok kolay, alırsın demeci sansasyonel bir başlık atarsın, sonra açıklamayı yapan adam ne demiş, neyi anlatmaya çalışmış umurunda olmaz. Sen attığın iddialı başlıkla internet ortamındaki tıklanma sayını artırırsın, sonra da reklam almaya çalışırsın tıklanma tirajınla… Kapitalist düzen işte!

Tüm bu yaşananları ve sosyal medyada size yönelik olarak gösterilen tepkiyi nasıl yorumluyorsunuz?

Acımasız… Tanımadıkları bir insan için, dünya görüşü hakkında bir gram bilgi sahibi olmadıkları bir insan için bu kadar hakarete varan tutumlar ilk önce sol bilince sığmaz. Bir insan kendine solcu diyorsa şayet, araştırmalıdır, peşin hüküm vermemelidir, yanlış gördüğü bir şey var ise hakaret yerine izah yöntemini tercih etmelidir. Ama sanal dünyada 3-5 devrimci söz yazıp bir de parkalı fotoğrafın varsa bu ülkede devrimci oluyorsun. Şizofreni ile tanımlamak lazım bence bu durumu. Ayrıca okumuyor, cahil gibi onlarca yazı gördüm. Bu yorumlara hiç kırılmadım, hiç üzülmedim. Her okuduğumda kahkaha attım. Kütüphanemi görmek isteyenler, bizzat benimle iletişime geçebilir, misafirim olabilirler.

Son olarak ülke meselelerine ilişkin bir soru yöneltmek isterim. Başkanlık sistemi denilen şey bir şekilde getirilmek isteniyor, CHP Ana muhalefet partisi olarak sizce bu hayalin önüne geçebilecek mi?

Cumhuriyet Halk Partisi şu anda ana muhalefet partisi olmasına rağmen meclisteki varlığı ve ülke siyasetindeki etkisi AKP zihniyeti için her zaman korku olmuştur, olmaya da devam edecektir. Bu ülkedeki parlamenter sistemin, üniter devlet yapısının garantörü ve bekçisidir. Sorunuzda da ifade ettiğiniz gibi başkanlık sistemi sadece düşlerinde kalacak bir maceraları olacaktır.

Cumhuriyet Halk Partisi, dünyada eşi benzeri olmayan, emperyalizm ile mücadelede muharebe meydanlarında temelleri atılmış bir partidir, o yüzden meclisteki durumu dışında, sadece varlığı bile dış güçler tarafından beslenen içimizdeki hain oluşumların korkusu olmaya devam edecektir.