İsmail Kahraman galiba Gezi'yi unuttu: Topçu Kışlası müze olmalı!

Dolmabahçe Sarayı’ndaki bazı tarihi eselerin sergilenmeye başlanması için yapılan törende konuşan TBMM başkanı İsmail Kahraman, tarihlerinin 1923’lerden ya da 1299’dan başlamadığını, daha eskiye dayandığını söyledi.

“Bizim Selçuklumuz, Alparslanımız, 1071’imiz var. Köklü bir ağacız biz. Bu ağacın dallarını, gövdesini, meyvelerini hep inceleyip ortaya çıkarmalıyız'' diyen Kahraman, Türkiye’nin kökleri olan "bir cihan devleti" olduğundan bahsetti.

Kahraman şöyle devam etti: 

“Tarihimiz müze olmalı. Bir Taksim kışlamız… Tarihi bir cinayettir; anıt cinayetidir. İhya edilmeli. Orası bir tarih müzesi haline gelmeli. Tarihi yaşatmalıyız, ruh vermeliyiz. Tarihe sahip çıkacaksınız, tarihe ihanet etmeyeceksiniz ki gelecek günler de size ihanet etmesin. Anıtlar, abideler milletlerin, devletlerin tapularıdır. Göz bebeği gibi korunmalıdır. Taksim kışlasını tarihi şuuru, mantalitesi sakat olanlar yıktı. Neden tarihimize sahip çıkmayacağız? Çıkacağız, çıkmalıyız ve korumalıyız.''

TOPÇU KIŞLASI İSMAİL KAHRAMAN İÇİN NEDEN ÖNEMLİ?
Topçu Kışlası’nın 31 Mart gerici ayaklanması dolayısıyla simgesel ve ideolojik bir anlamı bulunuyor. 31 Mart gerici ayaklanması 1909 yılında şu an Gezi Parkı’nın bulunduğu yerde yer alan Topçu Kışlası’nda başlamıştı. II. Meşrutiyet yönetimine karşı yapılan bu harekete katılan asker ve din adamları, ülkenin şeriata göre yönetilmesini talep etmişti. 31 Mart gerici ayaklanması, Selanik’ten gelen Hareket Ordusu tarafından bastırılmış ve II. Abdülhamit tahttan indirilerek Selanik’e sürülmüştü. Hareketin bastırılması sürecinde en yoğun direnişler Taksim’deki Topçu Kışlası ve şu an İstanbul Teknik Üniversitesi'nin bulunduğu Taşkışla da olmuştu.