İsmail Saymaz’dan NATO ve AB yorumu: Kopma da olmaz, yumuşama da

İsmail Saymaz’dan NATO ve AB yorumu: Kopma da olmaz, yumuşama da

İsmail Saymaz’dan NATO ve AB yorumu: Kopma d... Işın Toymaz / ABC StutgartAvrupa Birliği ve NATO üyelikleri tartışılan ve “Ankara’nın batıdan koparılması'' talepleri ile son günlerde sık sık gündeme taşınan Türkiye, sadece Avrupalı siyasetçilerin değil Avrupa medyasının...

Işın Toymaz / ABC Stutgart

Avrupa Birliği ve NATO üyelikleri tartışılan ve “Ankara’nın batıdan koparılması'' talepleri ile son günlerde sık sık gündeme taşınan Türkiye, sadece Avrupalı siyasetçilerin değil Avrupa medyasının da odaklandığı maddelerin başında geliyor.

Alman medyasında Türkiye’nin NATO üyeliği sorgulanır hale gelirken, Alman muhafazakar Hıristiyan Demokrat ve Sosyal Birlik (CDU/SU) partileri başta olmak üzere Sol Parti’ye Yeşiller’e dek uzanan Alman siyasi yelpazesinde, Türkiye’deki insan hakları, basın, ifade özgürlüğü ve demokrasi özgürlüğü ihlallerinin yarattığı rahatsızlık her geçen gün daha güçlü dillendiriliyor.

“Türkiye’de çok fazla sayıda insan bize göre haksız yere cezaevinde tutuluyor ve siyasi gelişmeleri büyük bir endişe ile izliyoruz“ gerekçesi ile Almanya Başbakanı Angela Merkel ise, 19-20 Ekim tarihlerinde yapılacak Avrupa Birliği (AB) zirvesinde Türkiye’yi gündeme getirmeyi hazırlanıyor.

Kısa bir süre önce ise Sosyal Demokrat Parti (SPD) Milletvekili ve Raportör Ursula Schmidt de NATO Parlamenterler Asamblesi toplantısında Türkiye’deki gelişmelere yer verdi ve Türkiye'deki hak ihlalleri ile Anayasa referandumu ile ilgili soru işaretlerine dikkat çekerek, endişelerini ifade etti.

Dünkü AB Dışişleri Bakanları’nın toplantının gündemini de ağırlıklı olarak Türkiye oluşturdu.

Batıda Türkiye’nin NATO ve AB üyeliklerinin mercek altına alınmasına ilişkin Almanya’da sorularımızı yanıtlayan gazeteci İsmalil Saymaz, “Kopuş olmaz ama yumuşama da olmaz“ mesajını verdi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Baden Württemberg Birliği’nin Stuttgart kentinde düzenlediği toplantı sonrası görüştüğümüz Saymaz’ın, Avrupa’nın ve Amerika’nın FETÖ’cü yapılanma ile ilgili çifte standart uyguladığı yönündeki eleştirilerinin de yer aldığı açıklamalarından satır başları ise şöyle:

ismailsaymazdetay2.jpg

''AKP’NİN DİKKAT ÇEKTİĞİ NOKTALARDA HAKSIZ OLDUĞUNU SÖYLEYEMEYİZ’

“Almanya’da Türkiye’nin NATO konseptinin dışına çıkarılmasını konuşuyorlarsa,

ben bunu mümkün görmüyorum. Türkiye 60-70 yıldır NATO konseptinin içinde. Kore Savaşı’na girdikten sonra NATO’ya alınarak onun asli unsurlarından biri haline geldi. İlk beş karar meclisinde değil belki ama NATO’nun yıllardır Ortadoğu’daki, Batı Asya’daki en önemli bileşinlerinden biri haline geldi. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin politikalarına göre Türkiye’nin durumunu göz önünde bulundurmaksa zaten koca bir ihtiyatsızlık. Bununla birlikte AKP’nin dikkat çektiği meselelerden bazıları açısından da haksız olduğunu söylemek mümkün değil.

''FETÖ KONUSUNDA MÜTTEFİKLERİN ALMASI GEREKEN TAVRI TAKINMIYORLAR’

Örneğin Türkiye’de darbe ile bağlantılı olup ya da Fethullahçı yapılanma ile ilgili olup, Avrupa’ya gelmiş ya da Amerika’da var olan bireyler ya da suçlular ya da topluluklar açısından Avrupa’nın da, NATO üyesi ülkelerin de, Amerika’nın da esasen bir müttefikin alması gerektiği tavrı almadığını düşünüyorum. Mesela Almanya açısından Zekeriya Öz’ün hala burada olduğunu ve Türkiye’ye ısrarla iade edilmediğini rahatlıkla görüyoruz. Ya da Yunanistan’da darbeyle ilgili askerlerin teslim edilmediğini görüyoruz. Fethullah Gülen halen Amerika’da olduğu halde Türkiye’ye teslim edilmediğini görüyoruz. Fethullah Gülen’in temsil ettiği oluşumun oluşturduğu anlamın sadece Adalet ve Kalkınma Partililerde birşey ifade ettiği anlamına gelmez ki bu. Aynı zamanda Adalet ve Kalkınma Partisi’nin dışında kalan seçmen kitleleri arasında da Fethullah Gülen aşağı yukarı aynı şeyi ifade ediyor. Zekeriya Öz daha fazla şey ifade ediyor. O bakımdan bu tutumun gözden geçirilmesi inancındayım.

''TÜRKİYE’DE AYRILIK YÖNÜNDE BİR İKLİM YOK’

Ankara’nın batıdan kopuşunun mümkün olacağını düşünmediğim gibi, Türkiye’de Avrupa Birliği’nden kopuş ya da NATO’dan ayrılık yönünde toplumsal iklim de yok zaten. Talep de yok zaten. Zaman zaman Cumhurbaşkanı ''Avrupa Birliği’ne ihtiyacımız yok diyor’ ama bu cümlenin gereği doğrultusunda ilişkileri kendiliğinden adım atarak, açığa almak, askıya almak gibi bir hamle yapmıyor. Bu gerginliğin bir tarafı olduğu doğru. Adalet ve Kalkınma Partisi de, toplumun diğer kesimleri de AB’nden ayrılıp, Rusya İran’a yaklaşmak, NATO konsepti dışına çıkmak gibi bir ne özlem içerisinde ne de öyle bir güncel talep söz konusu. Siyasi gerginlikleri, zamanla yatıştırılıp, kendiliğinden ortadan kalkacak bir süreç olarak görüyorum. Bu süreç Türkiye’de AB’den çıkılması, NATO'dan çıkılması gibi tarihsel bir hamleye dönüşmez.

ismailsaymazdetay3.jpg

''ASIL SIKINTI, ESKİ İLİŞKİLERE DÖNÜLMESİNDEKİ GÜÇLÜK’

Ama şu bir soru olarak ortada. İlişkiler bırakıldığı noktada değil. Asıl sıkıntı burada. Düşününki 2016’nın Mayıs ayında Adalet ve Kalkınma Partisi ’3 aya vizesiz dolaşım hakkı’ olacak demişti. Bugün Türk vatandaşları ABD vizesi alamıyor. O aşamadan bu aşamaya gelindi. AB ülkeleri için Şengen başvuruları için yapılan vize başvuruları bazen geri çevriliyor. Asıl sıkıntı AB ilişkilerinin koptuğu aşamaya geri dönülemeyecek olması.

AB ülkelerinin Türkiye ilişkilerini düzeltmek gibi bir eğilimi olduğunu ise göremiyoruz. Almanya’daki seçim kampanyalarında en önemli gündem maddeleri Türkiye'ydi. Türkiye’ye alınacak tavır öncelikli başlıklar arasındaydı. Bizde nasıl taşeron işçilik gündemde, hastaneler ya da eğitim meselesi hep tartışılıyorsa burada da galiba hep Türkiye tartılşııyor. O nedenle o öylesi bir Türkiye meselesinde yumuşama gözükeceğini düşünmüyorum. AB sürecinin açıklanacağını düşünmüyorum ama eski AB ile ilişkilere dönüleceğini zannetmiyorum“

''SOL, ATTIĞI SLOGANIN YANKISINI HALKIN SESİ SANIYOR’
Öte yandan yaklaşık 250 vatandaşımızın katıldığı, CHP Almanya Sözcüsü Kazım Kaya’nın konuşmacı olarak yer aldığı, moderasyonunu CHP BW Birlik Başkan Yardımcısı Şirin Üstün’ün üstlendiği toplantıda konuşan gazeteci İsmail Saymaz Türkiye’de iç politikada 15 Temmuz’da, dış politikada ise Suriye ile laiklikten vazgeçildiğini kaydetti. Kitaplarını da imzalayan Saymaz’ın Türkiye’deki solu da eleştirdiği toplantıda aktardıkları özetle şöyle:

“Sol attığı sloganın yankısını halkın sesi sanıyor ondan sonra da ''Kim AKP’ye oy verdi diye soruyor. CHP’nin ise bir an önce muhalefet kimliğinden arınıp, iktidar olma psikolojisine girmesi gerekiyor.

''AKŞENER’İN PARTİSİ CHP/MHP HAYIR TABANINDA YÜKSELİYOR’
Meral Akşener’in partisini gözlemliyorum. Şimdilik Ankara’nın batısından destek alıyor. Bakalım doğusundan da destek almayı başarabilecek mi? Aşık Veysel’in torunu örneğin ya da Kanada’dan Dr. Taylan Yıldız, ya da eski SAT Komandosu Ali Türkşen neden Akşener’in partisine geçiyor diye sormak lazım. CHP neyi yanlış yapıyor? Akşener’in partisi CHP/MHP’nin hayır tabanının üstünde yükseliyor.

''SAVCI KOSTÜMLÜ MİLİTANLAR PENSİLVANYA’YA BAKIP KARAR ALDILAR’
15 Temmuz laik ve demokratik cumhuriyeti hedef alan sağcı bir darbedir. Ancak gelinen noktanın öncesine bakmak gerekiyor. Darbe girşimi öncesi süreçte emniyet, yargı ve ordu taşeronlaştırıldı. Gülen’den taşeron hizmeti alındı. Karşılığını hep beraber 15 Temmuz’da gördük. Deniz Baykal’a kaset kumpası ile 12 Eylül referandumunu geçirdiler.

Yargıç ve savcı kostümü giyen örgüt militanları kararlarını Pensilvanya’ya sorarak verdiler. Sızma usulü diye birşey yok. Bile isteye ülkeyi bunlara tesim ettiler. Sözcü’ye Fetöcülük suçlamasıyla dava açmak şu anlama geliyor: İktidarı eleştirmek suç konusudur.

Cumhuriyet davasında ise sen önce İlhan Selçuk’u Ergenekoncu olmakla suçla, sonra onun koltuğuna oturan Akın Atalay’ı FETÖ'cü diye suçla.

ismailsaymazdetay4.jpg

''TARİKAT ŞEYHLERİ ARTIK CEO OLDU’
Bütün bu yağma “Allah“ diye diye yapıldı. Sendikalar bir kenara bırakıldı, Türkiye’yi ayakta tutan endüstirisi elinden alındı. Sahipsiz kalan vatandaş tarikatlara teslim. Tarikat şeyhleri ise artık şeyh falan değil bildiğiniz Ceo’lar olarak akrşımıza çıkıyor. Sendikasız bırakılan işçi tarikatlarla Ensar’ın kapısına bırakılmıştır.

Bugün ise ne yazık ki Türkiye KHK’larla yönetilen bir ülke haline geldi. Cumhurbaşkanlığı 2019’a kadar Cumhurbaşkanı olarak kalabilsin diye KHK’larla yönetilmeye de devam edecek. 2014 yılından bu yana ise şaibeli seçimler söz konusu.

''ESKİDEN ECEVİT’E OY VERENLER BUGÜN AKP/MHP’YE OY VERİYOR’
Yine de Türkiye’den vazgeçmeye, karamsar olmaya hiçkimsenin hakkı yok. Son dönemin en cesur en mücadeleci fügürlerinden biri olarak CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu çıkıyor karşımıza. Adalet Yürüyüşü’nde „Siz neden adalet için yürüyorsunuz bu ülkede adalet var“ diyemediler.

Ben Ecevitçi bir ailenin çocuğuyum. Köyümüz toptan Ecevitçi. Belki o zamanlar her heryerde Atatürk resmi yoktu ama her evde duvarda Ecevit’in fotoğrafı asılıydı. Bir de Kur’an ve tespih. Düşünebiliyor musunuz çocuklarına Kastamonu’nun bir yaylasının ismi olan Ecevit adını veriyorlardı. Çünkü Bülent Ecevit’e ait bir isimdi. Karaoğlan, kurtarıcıya dönüşmüştü. Eskiden Ecevitçi olan o insanlar bugün AKP’ye, MHP’ye oy veriyor.“

ismailsaymazdetay.jpg

''ALMANYA’DAKİ 2 BİN DİTİB, AKP’NİN ŞUBESİ GİBİ ÇALIŞIYOR’
Toplantıda konuşan CHP Almanya Sözcüsü ve Baden Württemberg Birlik Başkanı Kazım Kaya ise Almanya’daki 2bin civarındaki Ditib’in AKP şubesi gibi çalıştığına işaret ederek, CHP’nin Almanya örgütlenmelerine büyük görevler düştüğünü dile getirdi. Kaya „Elimizi nereye atsak çürümüşlük. Daha ne olması gerkeiyor ki insanlar sesini çıkarsın. Avrupa’da tırmanan ırkçılığa baktığımızda da Almanya CHP kadroları olarak burada büyük sorumluluk taşıdığımızın da farkındayız“ dedi.

f1-033.jpg

"İsmail Saymaz’dan NATO ve AB yorumu: Kopma da olmaz, yumuşama da" haberi, 17 Ekim 2017 tarihinde yazılmıştır. 17 Ekim 2017 tarihinde de güncellenmiştir. Politika kategorisi altında bulunan İsmail Saymaz’dan NATO ve AB yorumu: Kopma da olmaz, yumuşama da haberi 2017 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. İsmail Saymaz’dan NATO ve AB yorumu: Kopma da olmaz, yumuşama da 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Politika konusunda 19 Mart 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

Hubbard Editör

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 09:50 Yurt çamaşırhanesinde ilişkiye 8 milyonluk şantaj
  2. 09:47 Ali Yerlikaya: İki suç örgütü çökertildi, 25 şüpheli yakalandı
  3. 09:45 Prens William ile İlişkisi Olduğu İddia Edilen Rose Hanbury Gündemde!
  4. 09:42 Kadın muhtar adayının ofisine 4 gün içinde ikinci saldırı
  5. 09:36 Nico Hulkenberg: Küçük F1 takımları, puan kazanabilmek için heterodoks yollar denemeli
  6. 09:31 Jet evliliğin sebebi belli oldu: Ebru Gündeş hamile
  7. 09:30 Altın Fiyatları Sabit: Yatırımcılar Fed'in Kararını Bekliyor
  8. 09:24 Erdoğan’dan iftarda operasyon sinyali: Yarım kalan işimizi tamamlayacağız
  9. 09:23 Trump'ın Avukatları Çıkmazda: 464 Milyon Dolarlık Cezayı Ödemek İçin Teminat Bulunamıyor!
  10. 09:18 Murat Ağırel: Hangi belediyeyi araştırırsanız araştırın tek bir “kanun” var, o da kanunsuzluk
  11. 09:13 Vatandaşın cebinden 500 milyar çıkabilir
  12. 09:08 'Para sayma' görüntüleriyle ilgili ifadeler ortaya; "Kaftancıoğlu ile noterde sözleşme imzalandı"
  13. 09:03 CHP'li Hüseyin Avni Sipahi'nin oğlu AK Parti'den aday oldu, yurtdışı çıkış yasağı kalktı
  14. 08:52 Ankaralılar dikkat: Bugün bazı yollar trafiğe kapalı
  15. 08:48 MAK Danışmanlık Başkanı Mehmet Ali Kulat yanıtladı: İmamoğlu - Kurum yarışında kim önde
  16. 08:41 Elektrikli Peugeot 208 Türkiye'de satışta: İşte fiyat listesi
  17. 08:37 Cem Yılmaz eski eşi Ahu Yağtu'ya ödediği nafakayı tiye aldı
  18. 08:35 Emel Müftüoğlu, Sezen Aksu'nun son halini paylaştı: Hastane künyesi dikkat çekti
  19. 08:26 Gökhan Zan: Boyun eğmeyeceğim çekilmiyorum
  20. 08:22 MHP’de 43 ismin üstü çizildi
Politika Haberleri