Nükleer tehdit hepimizi ilgilendiriyor

Nükleer tehdit hepimizi ilgilendiriyor

Nükleer tehdit hepimizi ilgilendiriyor Aydın CıngıAmerika Birleşik Devletleri (ABD)’nin ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (KDHC / Kuzey Kore)’nin liderleri bir bilek güreşine girişmiş, karşılıklı tehditler savuruyor. Donald Trump ile Kim Jong-un gibi iki dili uzun...

Aydın Cıngı

Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’nin ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (KDHC / Kuzey Kore)’nin liderleri bir bilek güreşine girişmiş, karşılıklı tehditler savuruyor. Donald Trump ile Kim Jong-un gibi iki dili uzun politikacının atışmaları, siyasal gözlemciler açısından aslında eğlendirici bile olabilirdi; eğer bu öngörülemez kişilerin ellerinde gezegeni yok edebilecek silahlar bulunmasaydı!

2017 KAVGA GETİRDİ
Kim ve Trump arasındaki zıtlaşma bu yılın Ocak ayında başladı. Kim, ülkesinin, kısa süre içinde ABD’yi vurabilecek balistik füze denemelerinin son aşamasına geldiğini ilan ediyordu. Trump ise böyle bir olasılığın bulunmadığı savındaydı. Aradan geçen 8 ay Kim’i haklı çıkardı. Uluslararası çevreler, nükleer güce ve kıtalararası balistik erişim olanağına sahip bir KDHC’nin varlığını artık kabul etmek zorunda.

Kore, Kim Jong-un’un iktidara geldiği 2011’den bu yana, bütün parasal ve teknolojik kaynaklarını bu alana yönelterek önemli ilerlemeler kaydetti. Bu arada dünyanın her tarafından gelen baskıları umursamadan 80 dolayında füze attı ve 3 nükleer deneme yaptı. Son dönemde Vaşington’da “henüz beceremezler'' denilen ne varsa hepsi Pyongyang rejimi tarafından başarıldı. 4 Ağustos Cuma günü atılan ve Japon Denizi’ne düşen Hwasong-14 tipi balistik füze ise, Kore’nin ABD topraklarına da erişebileceğinin göstergesi gibi algılandı. Güney Kore (G.Kore), Japonya ve şimdi de ABD kendilerini tehdit altında hissediyor. Kaldı ki Kim, son günlerde tehdidini somutlaştırarak, ABD’nin Pasifik’teki bir askeri üssünü barındıran Guam Adası’nı hedef olarak belirledi.

Trump, Kore’deki gelişmelere vaktiyle seyirci kalmış Obama yönetimini kınıyor; KDHC’nin tek müttefiki ve ticari partneri olan Çin’e, bu ülke üzerindeki yaptırım gücünü kullanması için baskıda bulunuyor. Çin ve ABD, KDHC dosyasını, “ben karışmam; bu senin işin, sen çözümle'' diye karşılıklı birbirine fırlatıyor.

Bu arada ABD, G.Kore’yi de yanına alıp Pasifik’te askeri tatbikat yaparak Kim’e gözdağı vermeye çalıştı. Ayrıca ABD, G.Kore topraklarına THAAD adlı gözetleme ve füze savunma rampaları kurdu. KDHC ile aynı anda kendi topraklarının da gözetlenmesinden rahatsız olan Çin ise, G.Kore’ye baskı yaparak bu sistemin yerleştirilmesini engelledi. KDHC'nin nükleer tehdidinin belirginleşmesinden bu yana, dünyanın bu bölgesinde gelişmeler birbirini izledi. Ancak KDHC, tek dostu Çin Halk Cumhuriyeti’nden de ambargo yemesine karşın yine de kendi bildiği yolda devam etti.

DİPLOMATİK GELİŞMELER
Esasen Kore Yarımadası dünyanın en “netameli'' bölgelerinden biri. Bundan 64 yıl önce başlayan Kore Savaşı’na Türkiye de taraf olmuştu. O zamandan bu yana bölünmüş Kore’nin iki ülkesi birbiriyle “resmi olarak'' savaş halinde. Bir ara yumuşamış olan ortam, son dönemde yeniden gerilmiş durumda.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 5 Ağustos 2017 Cumartesi günü, 2371 sayılı kararıyla KDHC’yi kınadı ve ondan söz konusu denemelerini durdurması yolunda talepte bulundu. Üstelik karara, bu ülkenin tek dostu Çin Halk Cumhuriyeti de katıldı. Ne var ki, bütün bunlar KDHC’yi tuttuğu yoldan döndürmeye yetmiyor. Diplomatik çevrelerin, üzerinde düşünmesi gereken konu şu: Acaba KDHC’den, füzelerinden ve nükleer bombalarından vazgeçmesini istemek gerçekçi bir talep mi? Buna galiba “hayır'' diye yanıt vermek gerekiyor.

Teslim etmek gerekir ki, daha önce alınan ekonomik yaptırım kararları bu ülke üzerinde etkili olmamıştır. Ayrıca Rusya ve Çin, bu yaptırımların, geçerli dış politika araçları olduğu görüşünde de değildir. Öte yandan bu ülkeler, ABD’nin ve bölgedeki müttefiklerinin, yaptırımları KDHC’de bir rejim değişikliğine yönelik olarak kullanma çabasında olduklarını da görüyor. Zorlayıcı diplomasinin etkili olmaktan uzak kaldığı bu aşamada, atılabilecek ve atılamayacak adımlar bellidir.   

DURUM ÜRKÜTÜCÜ
KDHC’ye karşı askeri güç kullanmak ve nokta atışlarıyla hedefe yönelerek bu ülkenin nükleer potansiyelini yok etmeye çalışmak son derecede riskli bir girişimdir. Bu ülkenin, askeri ve nükleer varlığının önemli bir bölümünü gizlemiş olduğu kesindir. Öte yandan, G.Kore’nin 25 milyonluk başkenti Seul, KDHC sınırının yalnızca 40 kilometre berisinde olup kuzeydeki topçu ateşinin menzilindedir. Ayrıca bir savaş olasılığı, nükleer silahla donanmış bir KDHC’nin yakınındaki –başta Japonya- tüm bölge ülkelerini tedirgin etmektedir.

Esasen bölgenin ikilemi de oldum olası budur. Japonlar ve G.Koreliler, ABD bölgeden uzaklaştığında kendilerini korumasız hissederek yakınmakta, ama diğer yandan, onun bölgede askeri müdahale aşamasına gelmesinden de hoşlanmamaktadır. Şimdi bu iki ülke, ABD’nin tersine, bir anlamda nükleer silaha sahip bir Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti ile yaşamaya alışıyor görünmekteler. Şu anda öngörülmesi gereken, tarafların soğukkanlılıkla oturacakları bir müzakere masasının kurulmasıdır. Öte yandan, Batı ve ABD şu gerçeğin bilincinde olmalıdır: Bu müzakere ortamını oluşturmanın önkoşulu olarak KDHC’ye “nükleer silahsızlanma'' dayatmak, müzakereye başlama iradesi taşımamakla eşanlamlıdır.

Şu ana kadarki gelişmeler, yukarıda sergilenen rasyonaliteden çok uzakta seyretmekteydi. Trump ve Kim karşılıklı bir tahrik savaşına girmiş, ağızlarına geleni söylemekteydi. Kim, küçük boy bir “sorumsuz'' devletin tüm küresel güçleri çaresiz bırakabileceği gerçeğine güvenerek “ABD’yi yıkıp yakma'' hevesini dışa vururken, Trump da öfkesini ve tehditlerini söylemine / tvitlerine yansıtmakta ve gemilerini Pasifik’te dolaştırmakta. Ancak KDHC liderinin, son anda Guam Adası’na dönük tehditlerinden “şimdilik kaydıyla'' vazgeçmesi ve bazı ABD’li üst düzey yetkililerin yumuşatıcı bir söyleme yönelmiş olmaları, kısa dönemde rahatlatıcı bir etki yapıyor.

Ancak unutulmamalı ki, şimdiye değin KDHC ile ilgili olarak ne dediyse tersi çıkmış olan Trump, kendini küresel kamuoyu gözünde aşağılanmış hissediyor olsa gerektir. ABD kamuoyunun bu konuda arkasında olduğunu ve bu kadar ağır söz ve tehditten sonra KDHC’nin “nükleer ülke'' statüsünü hiçbir girişimde bulunmadan kabullenirse kredi kaybına uğrayacağını da biliyor. Şu anda en ürkütücü olan da budur.

  

"Nükleer tehdit hepimizi ilgilendiriyor" haberi, 15 Ağustos 2017 tarihinde yazılmıştır. 15 Ağustos 2017 tarihinde de güncellenmiştir. ABC Kritik kategorisi altında bulunan Nükleer tehdit hepimizi ilgilendiriyor haberi 2017 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Nükleer tehdit hepimizi ilgilendiriyor 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. ABC Kritik konusunda 20 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

Hubbard Editör

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 17:51 Emre Belözoğlu'dan Türk Futboluna İlişkin Değerlendirmeler
  2. 17:50 Galatasaray seçime gidiyor! Tarih resmen açıklandı
  3. 17:46 İstanbulspor Süper Lig'e veda eden ilk takım oldu
  4. 17:46 Uzmanlar Açıkladı: Yumurta Haşlarken Pratik İpuçları ve Günlük Tüketimin Faydaları
  5. 17:44 Emre Belözoğlu açıkladı: ''Düzelmemiz için 25-30 seneye ihtiyaç var''
  6. 17:44 El Clasico Heyecanı: Real Madrid, Barcelona'yı Ağırlıyor
  7. 17:40 En düşük emekli maaşı o rakama çıkabilir! Rakam vererek açıkladı
  8. 17:40 Biden'ın Yamyamlık İddiası Papua Yeni Gine'de Tartışma Yarattı
  9. 17:36 Bakan Işıkhan'dan net karar geldi: Asgari ücrete ara zam yapılacak mı?
  10. 17:36 Hasankeyf: Mezopotamya'nın Efsanevi Mirasıyla Büyüleyici Bir Yolculuk
  11. 17:33 İstanbulsporlu Simon Deli, Şok Etti!
  12. 17:31 Bakan Şimşek açıkladı: Yatırımcıların Türkiye'ye bakışı geçen seneye göre değişti
  13. 17:31 Onakoya'nın Satranç Rekoru: Afrika'nın Çocuklarına Destek için New York'ta 58 Saatlik Deneme
  14. 17:29 Filenin Efeleri'nde aday kadro! Filenin Efeleri, Milletler Ligi Telaşında!
  15. 17:28 Anonymous, İsrail Savunma Kuvvetleri'ne Yönelik İddialı Siber Saldırı
  16. 17:27 Jeep sevenlere büyük müjde! Düşük fiyatlara hazır olun
  17. 17:25 Trabzonspor'un İlk 11'i Belli Oldu!
  18. 17:24 Opel Astra J kasası olanların dikkatine: Su sızıntısı hayatınızı mahvetmesin!
  19. 17:22 Cupra modellerindeki "VZ" gizemi çözüldü: 2.0 sahipleri anlamını biliyor!
  20. 17:21 Dries Mertens, Napoli'ye Ziyarette: "Artık Yavaşladım"
ABC Kritik Haberleri