Yarbay Dönmez’den ikinci ''Hulusi Akar’ yazısı: Onun silah arkadaşları Fethullahçı rütbelilerdir

Yargıtay kararıyla çöken Ergenekon davası nedeniyle, “Ergenekon terör örgütü'' adına “mühimmat'' gizlediği iddiasıyla Silivri Cezaevi’nde 5 yıl 2 ay yatan emekli Yarbay Mustafa Dönmez, Cumhuriyet Postası’nda yayımlanan yazısında yine Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’a yönelik ağır eleştiriler yöneltirken, yakın tarihte yaşanan bir çok olayda ABD’nin parmağı olmasına rağmen bugüne dek göreve gelen hiç bir Genelkurmay Başkanı’nın ABD hakkında konuşmadığına dikkat çekti. ''Vatan ve millete tecavüzü alışkanlık haline getiren’ sözleriyle andığı NATO’dan çıkış çağrısı yapan Dönmez, bu konuda halkın yönetenlerden daha dürüst karar vereceğini savundu.

Dönmez, Akar’ı Genelkurmay Başkanlığı’na getiren süreçte yaşanan olayların altını çizdiği yazısında, Askeri Yargıtay’da etkin olduğu iddia edilen Gülen Cemaati’nin rolüne vurgu yaparak, dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan’a suikast hazırlığı suçlamasıyla başlatılan ve ilk ''kumpas’ soruşturması olarak anılan 2006 yılı tarihli ''Atabeyler soruşturması’yla Akar’ı bugünkü konumuna getiren süreç için yolun açıldığını öne sürdü.

Dönmez, daha önce kaleme aldığı “Hulusi Akar, takiyye ve darbe'' başlıklı yazısında da Akar’ın TSK içerisinde kimliği ortaya çıkmış hiç bir ''fetullahçı’yı ele vermemesini, ABD’yi arkasına alarak ''sahneye çıkmak’ için zamanı beklediği iddiasına dayandırmıştı.

Dönmez’in yazısının tamamı şöyle:

Kilis’e bombalar düşerken TSK sınır dışı operasyon yapamıyor. Sınırın öte yanı onu ilgilendirmiyor? Oysa elinde Meclisten çıkarılmış teskere var…
Genelkurmay başkanı dün astsubaylarla konuştu. Konuşmasının özünde terör ve silah arkadaşlığı vardı. Hiç utanmıyor. Silah arkadaşlığı en son ağzına alacak kişi kendisidir. 30 Haziran saat 10:10’da pilot yüzbaşı Murat Eren’in Sincan Adliyesinde davası var. Konusu ne? RTE’e suikast planında bulunmak(aynı suçlamalar bana da yapıldı) Oysa o dönemde RTE’i savaş helikopterleri ile Güneydoğu’da taşıyan kişi kim? Murat Eren’in kendisi. Nasıl oluyor? Genelkurmay başkanları bu uydurma suçlamalarda ne yapıyor? Hiç…Ben burada daha açık yazayım onlar bu kumpasın içindeler… Nasıl mı? Askeri yargı onlara bağlıdır. İlk ve son kararı onlar verir. Murat Eren’i yargılayanlar şu an askeri yargının başındadır…

Murat Eren’in tutuklanmasıyla başlayan süreç yaşanmasaydı Hulusi Akar genelkurmay başkanı olabilir miydi?
Genelkurmay başkanı Hulusi beyi yakından tanırım. Onun silah arkadaşlığından kastı fethullahcı, tarikatçı rütbelilerdir. Kimse aldanmasın…

Orgeneral Eşref Bitlis, ''PKK’a silah ve lojistik yardımı Amerika yapıyor’ dedi. Önce helikopteri düşürülmeye çalışıldı. Tepki gelmeyince uçağı düşürüldü. Durup dururken savaş gemimizi vurdu. Üstüne üstlük vurulma emrinin Pentagon’dan geldiği onlara da başkandan geldiği mahkeme kararıyla açıklandı. Türkiye’den ses yok…

Müttefik, stratejik ortak dedikleri Amerika’nın dağlıca baskınında ki rolü genelkurmay kayıtlarında var. Türk askerlerinin başına çuval geçirdi, karanlık odalarda günlerce tuttu. Burada başlarına ne getirildi, bilinmez, konuşulmaz. Fakat o odadan çıkanlar o günleri konuşmayı şu an dahi reddederler. Bazıları hayata küstü, ruhsal tedavisi sürenler var. Ancak genelkurmay başkanı Hulusi bey çuval geçiren komutan elinden boynuna tasma gibi madalya taktırdı… Peki onca olayda ne yapılıyor? Koca bir hiç…

İçlerinde biraz Milletine devletine bağlılık duyulsa, Vatan ve Millete tecavüzü alışkanlık haline getiren NATO’dan çıkmak için referanduma gidilir. Eminim halkımız yönetenlerden daha dürüst karar verecektir. En azından askerler onların çocukları…

Ne Hulusi Akar ne ondan önceki genelkurmay başkanları şimdiye kadar Amerika hakkında konuşmadılar. Siyasilerin durumu zaten ortada. Memleketi savunmak için eline kına yakılan davul zurna ile uğurlanan askerlerimizin başına ne getirilirse getirilsin onlar rahat ama sorsanız her biri Amerika’ya karşı vatan savaşı veriyorlar. Ortalıklarda, ''en kahraman Rıdvan’ olarak dolaşıyorlar…

Hoş, ''En Kahraman Rıdvan’ bile Don Kişot ruhlu’ dur…