Yarbay Mustafa Dönmez: Hakan Fidan neden hala görevde?

Yargıtay kararıyla çöken Ergenekon davası nedeniyle “Ergenekon terör örgütü'' adına “mühimmat'' gizlediği iddiasıyla Silivri Cezaevi’nde 5 yıl 2 ay yatan emekli Yarbay Mustafa Dönmez, 15 Temmuz darbe girişimi hakkında ilginç iddialarda bulunmaya devam ediyor.

Sosyal medya sitesinde paylaşımlarda bulunan Yabay Mustafa Dönmez, ülkede şok suikastler düzenlenebileceğine dikkat çekti. Yarbay Dönmez, Fethullahçı yapının TSK içinde nasıl örgütlendiğini ve bu konudaki uyarılarının kimler tarafından nasıl dikkate alınmadığını da hatırlattı...

IŞIK SÜVARİLERİ VE TAHRİP EDİLEN HELİKOPTERLER
Kendi deyimiyle, 'erken atılan her adım sonumuzu getirir' diyen Fethullah, faaliyetlerini sabırla gizli şekillerde örgütlenerek geçirdiler. Onlar hakkında yapılan eleştiriler, 'hocaefendi'yi yanlış tanıyorsunuz. O hoşgörü timsalidir. Devletini Milletini seven muhterem bir zattır' cümlesine benzer sözlerlerle geçiştirildi. Onun şakirtleri, 'altın nesil' veya 'ışık süvarileri' olarak nitelendirildi. Işık Süvarileri TSK içinde fethullahcıların yuvalandığı karahavacılık ve hava kuvvetleri birliklerindeki şakirtlere verilmişti. Bir pilot kolay yetişmiyor. Her birinin ortalama maliyetleri 1.5- 3 milyon dolardır. Kullandıkları malzemeler dünyanın en pahalı araçlarıdır. (helikopterler: 15-40 uçaklar 250-350 milyon dolardır. Fethullahcıların ışık süvarileri halkı bombalamak için üstlerinden kalkarken geride kalanlar kendilerini takip etmemeleri için Etimesgut üssünde ki tüm helikopterleri taradılar, kullanılamaz duruma (pert) getirdiler. PKK ile mücadelede en önemli silahlarımız şu an işlemez durumdadır. Bir o kadar tehlikeli durum; onlardan olmayan pilotlarımızın bazıları şu an polis nezaretinde sorgulanması, gözaltına alınmasıdır... 

TSK'de başlatılan operasyon (cadı avı) polis ve kindar siyasilere bırakılmayacak kadar hayatidir. Şakirt komutanlar tarafından kandırılan askerlerimizi linç eden yanlışlığın benzeri TSK içinde onlardan olmayan rütbelilere asla yapılmamalıdır... 

Silahlı kuvvetleri olmayan devlet ve milletin varlıklarını sürdürdüğü tarih de görülmemiştir...

Tahliye olduktan sonra Zeki Üçok ve benim çıktığımız kanallarda, 'TSK içinde Fethullahcıların yapılanmalarını tamamladıklarını, yakında darbe yapabilecekleri' uyarısında bulunduğumuzda, Genelkurmaydan gelen direktif üzerine kanallarda konuşmamızın engellendiği iddiası Soner Yalçın'dan Faik Bulut'a kadar onlarca yazar tarafından makale ve kitaplara konu oldu...

Örneğin görevi ve sorumluluğu olmadığı halde Korgeneral İsmail Hakkı Pekin'in devreye girerek Ulusal Kanal'da program yapmama engel olduğu, Yeniçağ gazetesi yazarı Yavuz Selim Demirağ tarafından bir çok defa dile getirildi... 

"BEDELİ TÜRK MİLLETİ VE DEVLETİ ÖDEYECEK"
Genelkurmay Başkanlığının kontrolünün Ergenekon, Balyoz ve diğer kumpas davalarıyla cemaatin eline geçtiği, göz göre göre darbenin ayak sesleri duyulurken siyasiler neden sessiz kaldı? 

Bu kumpas davalarından mağdur olan(şimdi CHP milletvekili olan) Dursun Çiçek bile program sonrası benim konuyu abarttığımı, Fethullahcıların TSK içinde güçlü olmadığını söyledi...

Genelkurmay başkanlarının yanılgılarının(!) bedelini, Türk Milleti, devletiyle çok ağır ödedi, maalesef daha da ağır bedeller ödemeye devam edecek... 

PEKİN VE ÇİÇEK NASIL YANILDI?
Peki her fırsatta Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı olduğunu söyleyen İsmail Hakkı Pekin ve Albay Dursun Çiçek gibi deneyimli ve birikimli subaylar neden yanıldılar?

MİT DARBEYİ NEDEN ZAMANINDA HABER VERMEDİ?
Ergenekon ve diğer kumpas davalarda MİT'den gelen bilgiler TSK içinde ki Kemalist subayların tasfiyesini kolaylaştırdı. RTE yanıltıldığını söylerken bu yönde kendisine istihbarattan bilgi verilmediğini ima etmişti. O zaman öyle iken şimdi fethullahcı darbe de MİT darbeyi zamanında neden haber verip önlem almadı. RTE'nin hayatını kurtarılması (ilerde detayları anlatılacaktır) Insık meydanında fethullahcı cunta pilotların helikopterlerinin yakıt almalarını 2 saat geciktiren üs komutanı sayesindedir. Bu zaman içinde RTE bulunduğu yerden ayrılabilecek zamanı olmuştur. Ne ilginçtir ki onu öldürmeye giden filo'nun gecikmesinden hemen sonra 1 ordu komutanı Dündar bey darbeyi RTE'e haber vermiştir. O ana kadar sessiz kalan ABD ve Batı hükümetten yana tavır koymuştur... 
Her iki yaşanan olayın başlangıcı ve gelişmeleri ABD'nin isteği yönünde davranışlar değil midir?

Peki, RTE durum bu kadar açık iken MİT başkanına neden sahip çıktı/çıkıyor? O konuda da mı yanıldı/yanıltıldı mı? MİT'den şimdi ayıklanan 100 kişi daha önce niye ayıklanmadı?

ABD İLE HİÇ TERS DÜŞTÜLER Mİ?
Hulusi Akar, Hakan Fidan, Fethullah Gülen, RTE Amerika ile hiç bir dönemde kötü oldu mu? Veya şöyle sorayım. Herhangi bir konuda Amerika politikasının/istemlerinin tersine bir eylemleri/ duruşları var mıdır?

ORDU DAĞITILIYOR
Yaşananlardan kim güçlü çıktı? RTE mi? Hayatının bu kadar pamuk ipliğine bağlı olduğunu tahmin etmiş midir? Marmaris'ten havalanan uçağıyla Almanya'ya iltica etme bağlantısı kurulduğu ilerde en yetkili ağızdan yazılırsa şaşırmayın...

Bir önceki yazıdaki figürlerden hepsi derin yaralı ruh haline girdi mi? Girdi. 

Ordumuz dağıtılıyor bunu sürekli kılmak için şu kadar komando kayıp, şu kadar suikast helikopteri kayıp denilmesi ne anlama geliyor?

Genelkurmay karargahına Mustafa Kemal'e küfür ederek duvarlar tekmelenerek yerlere tükürülerek topluca girildi mi? Girildi. Buraya giren cihatçıları oraya kim aldı? Kimden emir aldılar?

ÜLKEDE ŞOK SUİKASTLER YAPILACAK
Ülkede şok suikastler yapılır mı? Yapılır demiyorum yapılacak... Bunu Amerikan kontrgerillası yapacaktır. Peki şu an acil olarak ne yapılabilir? 

İlk yapılacak iş tüm yurttaki Amerikan elçilik ve konsolosluklarını kontrol altına almak giriş çıkışlarda personel ve araç araması yapmak gidiş geliş yerlerine görüştükleri kişilere refakat edilmelidir...