Yetmez Ama Evet: İdlib’i Cihatçı Teröristlerden Temizlemek

Yetmez Ama Evet: İdlib’i Cihatçı Teröristlerden Temizlemek

Yetmez Ama Evet: İdlib’i Cihatçı Teröristler... Çağlar EzikoğluSon günlerin en sıcak gelişmelerinden bir tanesi de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin İdlib operasyonu. Operasyon Astana’da Türkiye-İran ve Rusya arasında geçen üçlü görüşmelerin nihayete etmesi ve Suriye yönetiminin...

Çağlar Ezikoğlu

Son günlerin en sıcak gelişmelerinden bir tanesi de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin İdlib operasyonu. Operasyon Astana’da Türkiye-İran ve Rusya arasında geçen üçlü görüşmelerin nihayete etmesi ve Suriye yönetiminin de bu uzlaşıya dahil olması ile ortaya çıkmış bir zorunluluktan doğdu esasında. Suriye devletinin bütünlüğüne en büyük tehditlerden birisi olan radikal selefi terör örgütü El Nusra’nın isim değiştiren versiyonu Heyet-i Tahrir Şam (HTŞ), İdlib’i kendi elinde bulunduruyordu. HTŞ hem bölgede cihatçı terörist grupların en büyüklerinden birisiydi hem de Suriye Devleti’ne yönelik terör faaliyetlerinin baş kaynaklarından birisi haline gelmişti. İşte bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla Türkiye İran ve Rusya ortak bir akıl geliştirerek yeni bir operasyonun ilk adımlarını attı.

Bu açıdan bakıldığında Türkiye’nin dış politikasını da ilgilendiren bu hamlenin olabildiğince geç kalınmış bir eylem olduğu kanaatindeyim. 2011’de Suriye İç Savaşı’nın başladığı günler maalesef ki Türk hariciyesinde ''Stratejik Derinlik’ adı altında bir hayaller dünyasının lideri olan müstafi Başbakan ve dönemin Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun hakimiyetinin başladığı zamanlardı. Bu hakimiyet aynı zamanda müstafi Başbakan Davutoğlu’nun dönemin ABD yönetimi ile olan yakın ilişkileri ile birlikte, Türkiye’nin Esad yönetimine karşı cihatçı çeteleri destekleme noktasına doğru evrilmesine yol açacaktı. Aynı dönemde Türk iç siyasetinde bu ülkenin yasama organı Türkiye Büyük Millet Meclis’i by pass edilerek, terör örgütü PKK ile siyasi iktidarın masaya oturduğu ve çirkin pazarlıklar yürüttüğünü izledik. İşte bu hamleler 2011’den sonra bu ülkenin sınırlarına ve istikbaline karşı iki büyük tehdidi de ortaya çıkaracaktı. Suriye’de sınırlarımızın öte tarafında bir yandan, cihatçı çetelerin desteklenmesi daha radikal terör örgütlerinin mevzi kazanmasına yol açacak ve El Nusra veya IŞİD gibi terörist yapılanmaların önünü açacaktı. Öte yandan ise, PKK ile süregiden çözüm süreci çerçevesinde PKK’nın Suriye kolu olan PYD ve onun askeri örgütlenmesi YPG Ankara tarafından açıktan desteklenerek Suriye’de kantonları oluşturmaya başlayacaktı. 

Bu esnada Suriye’nin toprak bütünlüğünün tehlikeye girmesine karşı harekete geçen Rusya’nın müdahalesi yıllardır süre giden iç savaşın bütün seyrini değiştirdi. Rusya’nın müdahalesi ile aslında Türkiye’nin önüne tarihi bir fırsat geçmişti. ABD’nin emperyalist politikaları ile sürekli olarak silahlandırılan cihatçı terörist çeteler veya YPG’nin karşısında Türkiye’nin önüne Suriye’nin toprak bütünlüğünü koruma ve bu amaç için Rusya ile işbirliğine gitme fırsatıydı. Maalesef ki müstafi Başbakan’ın bir kahraman edasıyla ''emri ben verdim’ açıklamasıyla düşürülen Rus uçağı ile elimize geçmiş bu tarihi fırsat tamamen tepildi. Üstüne üstlük, bölgede Ruslardan da desteğini tamamen yitiren Türkiye IŞİD ve PKK’nın Suriye kaynaklı terör saldırılarında yüzlerce vatandaşını kaybetti. 

Müstafi Başbakan’ın istifasından sonra ise, çok çok gecikmiş de olsa Türkiye’nin dış politikasında özellikle Suriye özelinde yapılan hataların tekrarlanmaması hususunda bir gayretin olduğu açık. Bu noktada Esad yönetimine karşı girişilen hakaretamiz ve aşağılayıcı ifadeler yavaş yavaş azaldı. Rusya ve İran ile diyalog kanalları açılarak, bölgedeki terör örgütlerine ve bu örgütlerin hamisi konumundaki ABD’ye karşı birlikte hareket etme iradesi ortaya konulmaya devam ediyor son aylarda. İşte İdlib’in de bu noktada oldukça önemi var. IŞİD’in her geçen gün mevzi kaybetmesiyle Suriye’de silinmeye başladığı bugünlerde, Suriye’nin toprak bütünlüğü için en büyük tehditlerden birisi HTŞ’dir. Ana omurgasını El Nusra’nın oluşturduğu bu terörist grup hem Suriye-Rusya-İran hem de Türkiye’nin sınır bölgeleri için halihazırda ciddi bir tehlike barındırmaktadır. Bu sebeple bu terörist yapılanmanın kökünü kurutma noktasında girişilen böylesi bir ortak operasyon son derece geç kalınmış bir karar olarak karşımıza çıkıyor. Yazının başlığı aslında özetliyor; Yetmez Ama Evet. Peki yetmeyen husus ne?

Yetmeyen husus bu cihatçı teröristlerin yurtiçindeki sempatizanları. Sempatizan dediğime de bakmayın, müstafi Başbakan Davutoğlu döneminde iktidar yandaşı gazetelere ve bu memleketin ajansı olan Anadolu Ajansı’na yerleştirilen gazeteci sıfatlı provokatörlerden bahsediyorum. İdlib harekatı sırasında her fırsatta ''çatışma yok bu haberler HTŞ ile TSK’nın arasını açmak için’ gibi cümlelerle bir terör örgütünü koskoca Türkiye Cumhuriyeti ile bir tutan tetikçiler. En bilindikleri, Yeni Şafak muhabirlerinden Yılmaz Bilgen. 2014’de Suriye’de yaşadıklarını şu şekilde aktarıyor Bilgen; “…Kendi şahsım adına Irak Şam İslam Devleti saflarında zalim Esed rejimine karşı savaşan kardeşlerimle diğer ''Cihad Ehlini’ eşit görmeyi sürdürerek, ve  Allah’a ve Resul’e inananlar için yenilgi olmadığını bilerek  zaferleri adına dua etmeye ve destek olmaya devam edeceğim...'' 

Aynı Yılmaz Bilgen, sınır karakollarında yasadışı geçişlere engel olmaya çalışan askerleri, ''cihatçı’lara kötü davranma iddiasıyla açıkça hedef göstermiş ve bu askerlerden birisinin şehit edilmesine yol açmıştır. Peki bu Bilgen’e dokunuldu mu? Elbette hayır, zira dönemin müstafi Başbakan’ı Davutoğlu’nun koruması altındaydı. Ya diğerleri? Levent Kemal, Ensar Çalışkan, Adem Özköse ve bunun gibi birçok Davutoğlu’cu provokatör gazeteciler Suriye’de iflas eden Türk dış politikasının bayrak taşıyıcılarıydı. Ve bugün hala bu gazeteci görünümlü provokatörlerin Türkiye-Rusya-İran ittifakına dair getirdiği hakaretamiz ve aşağılayıcı ifadelerini okuyoruz basında. Yetmez ama Evet dedik ya, İdlib’deki cihatçı teröristleri temizlemek yetmez, onların Türkiye’deki yardakçılarını da temizleyeceksiniz ki, yaptığınızın bir anlamı olsun! Örneğin kırmızı pantolonlu kimi zaman İslamcı kimi zaman Türkçü kimi zaman Kürtçü, nev-i şahsına münhasır İsmail Kılıçarslan gazete köşelerinde ''diktatör Esed’ diye yazdığı ve cihatçı teröristleri desteklediği müddetçe bu operasyonların ne kadar başarı getireceği meçhul! 

Hani derle ya, hırsız içeriden olunca kapı kilit tutmaz. İdlib operasyonun başarılı olmasını istiyorsanız, Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak istiyorsanız, ülkenin sınırlarını aleni şekilde tehdit eden terör örgütleriyle gerçekten ve içten mücadele etmek istiyorsanız önce içeride Türkiye cumhuriyetin üniter ve laik yapısına tehdit eden unsurları önlemelisiniz. Aksi takdirde verilen çabalar her zaman beyhude kalmaya devam edecektir…


 

"Yetmez Ama Evet: İdlib’i Cihatçı Teröristlerden Temizlemek" haberi, 09 Ekim 2017 tarihinde yazılmıştır. 09 Ekim 2017 tarihinde de güncellenmiştir. ABC Kritik kategorisi altında bulunan Yetmez Ama Evet: İdlib’i Cihatçı Teröristlerden Temizlemek haberi 2017 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Yetmez Ama Evet: İdlib’i Cihatçı Teröristlerden Temizlemek 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. ABC Kritik konusunda 20 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

Hubbard Editör

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 14:39 Ünlü Ekonomist Korhan Berzeg'in Gizemli Kayboluşu mahalle sakinlerinde büyük endişe yaratıyor
  2. 14:33 İran Dışişleri Bakanı İsrail'e Sert Tepki Verdi: 'Çocuk Oyuncaklarına Benziyor!
  3. 14:29 Galatasaray-Pendikspor Maçı: Liderlik Koltuğu İçin Kritik Karşılaşma Öncesi Heyecan Dorukta
  4. 14:25 Türkücü İzzet Yıldızhan 23 yıllık eşiyle sosyal medyayı salladı! İlk kez paylaştı!
  5. 14:25 Malatya'da Uyuşturucu Operasyonu: 8 Şüpheli Yakalandı, Büyük Miktarlarda Uyuşturucu Ele Geçirildi
  6. 14:22 Trabzonspor, Yıldız Transfer İçin Hazırlıklara Başladı: Olympiakos'un Fortounis'i Radarında!
  7. 14:17 İzmir'de Şiddetli Yağışın Ardından Foça Açıklarında Hortum Oluştu
  8. 14:05 New York'ta Farelerle Bulaşan Hastalık Vakalarında Artış: Sağlık Yetkilileri Tedbir Alıyor
  9. 14:03 Grammy Ödüllü American Idol Şarkıcısı Mandisa Lynn Hundley 47 Yaşında Hayatını Kaybetti
  10. 14:01 Can Uzun'un Duygusal Anları: Penaltı Kaçırışı ve Gözyaşlarıyla Dolu Maç
  11. 14:00 İzel-Çelik-Ercan grubu birleşmişti! O grup yeniden dağıldı!
  12. 13:57 Libya'dan ABD'nin Filistin BM Üyeliğini Veto Etmesine Tepki:İnsani Değerler ve Hukuka Saygı Çağrısı
  13. 13:53 Xiaomi, İlk Elektrikli Otomobilini Piyasaya Sürdü
  14. 13:53 Ev Yapımı Peynirli Börek Tarifi: Sofralarınıza Lezzet Katın!
  15. 13:47 Balıkesir'de Dereye Düşen Adamın Cansız Bedenine Ulaşıldı
  16. 13:47 20 Nisan 2024 akaryakıt fiyatları
  17. 13:45 Beşiktaş'ta bir futbolcuyla yollar kesin olarak ayrıldı!
  18. 13:42 "Türk Fizikçi Furkan Öztürk, Harvard'dan Prestijli Ödül Aldı"
  19. 13:40 Yağışlı Hava Etkili: MGM'nin Hava Durumu Tahmini
  20. 13:39 "Çukurova'da Muhtar Adayı Yolda Darp Edildi, Şüpheliler Serbest Bırakıldı"
ABC Kritik Haberleri