AKP'nin son kararı Esad oldu

Ömer ÖDEMİŞ / Haber Analiz

AKP’nin Suriye ile yakınlaşma çabası, Rusya ziyareti sonrasında hızlanarak devam ediyor. Erdoğan iktidarı kirli Suriye politikasından hızla çark etmenin yolunu arıyor. Öyle ki, sorunun çözüm adresinin Esad yönetimi olduğunu bile neredeyse açıkça kabul etmeye başlıyor.

Suriye'deki BAAS iktidarını devirmek için büyük bir heyecanla yola çıkan AKP yöneticileri, 6 yıllık çaba sonrasında başaramayınca, yeniden “barış'' politikalarına dönmek zorunda kaldı. Sürecin ilk başlarında, açıkça görülmüştür ki, Esad halkıyla bütünleşmiş, söylentilerin aksine mezhepsel olmayan laik yönetimiyle iktidarını ağır bedeller karşılığında da olsa korumayı başarmıştı. Birkaç saat içerisinde Halep kentinde kahvaltı yapmaya heveslen, arkasından birkaç gün içinde de Şam Emevi Camiinde namaz kılmayı planlayan AKP yöneticileri, bu amaçla her türden kirli yöntemleri kullandı.

Ancak Suriye devletinin görüldüğü kadar gevşek örgütlenmiş bir yapıya sahip olmadığı, ulus devlet olduğu süreç içerisinde ortaya çıktı ve Suriye halkı direndi. Bu direniş tüm oyunları bozdu. Gerici ve emperyalist güçlerin yeni Suriye hayalleri, halkın bütünleşen direnişiyle tuzla buz oldu.

Şimdilerde ise gitti gidiyor, katil, diktatör yalanlarını uydurdukları Esad ile birlikte çözüm sürecinin gerçekleşebileceğini açıkça kabul etmek durumunda kaldılar. Başbakan Binali Yıldırım “geçiş sürecinde Esad’ın yer alacağını" belirterek, 6 yıllık dayatmacı politikalardan vazgeçtiklerini alenen kabul etmiş oldu. Geçiş süreci sonrası sürece ilişkin ise, İran ve Rusya ile varılan anlaşma, Suriye halkının kendi geleceğine karar vermesi şeklinde iken, Yıldırım’ın açıklaması, bu süreçte Esad’ın olamayacağı şeklindendeydi.

Geçiş sürecinden sonra kimin yönetimde olup olmayacağının kararını elbette Suriye halkı verecektir. Ülkesine yönelik Emperyalist ve gerici acımasız saldırıları göğüsleyen, 85 değişik ülkeden Suriye’ye gelerek rejimi devirmek için saldıran cihatçı güçlere karşı zafer kazanan Esad, kaçınılmaz olarak Suriye’nin geleceğinde de yer alacak.

AKP’nin kirli Suriye politikası iflas etti. Suriye için bölgeye taşınan terör grupları Türkiye içinde ciddi tehdit oluşturmaya başladı. IŞİD, Nusra ve türevi örgütler, Türkiye’yi cihat alanı ilan ederek, Suriye sahasında elde ettikleri askeri deneyim ve güçle Türkiye sahasına yöneliyor.

Türkiye sınırlarını bir an önce kontrol altına alarak cihatçı terör gruplarının hareket alanlarını kapatmalıdır. Rusya ile varılan anlaşmada bu nokta ciddi önem taşıyor. Sınırların kapatılarak kontrol altına alınması, Suriye'deki terör guruplarının direnme koşullarını zorlarken, Türkiye içinde güvenlik sağlayacaktır.

Çok yakın zamanda AKP yöneticilerini Suriye de devlet ile karşılıklı ilişki kurarak, çözüm konusunda ortak hareket noktaları belirleyeceklerdir. İlk adımlarının üçüncü ülkelerde atıldığına dair haberler gelmektedir.

Suriye ile ekonomik ilişkilerin yeniden kısa sürede başlatılacağı açıklaması da Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli’den geldi. Canikli yaptığı açıklamada “Suriye ile gerileyen ekonomik ilişkilerin, Suriye devleti ile yeniden ilişki kurularak eski boyuta taşınacağını'' belirtti.

Bu sözler önemli ve köklü bir politika değişimine işaret ediyor.

Görünen o ki, AKP son kararını vererek ESAD dedi.

Yanlış hesap Suriye halkının direnişinden dönmüş oldu.