Bankaların OHAL zorbalığı Meclis gündeminde

Ekonomik durgunluk nedeniyle insanların nefes alamayacak hale geldiğini belirten Erdem, OHAL’in yurttaşlar üzerinde yarattığı ekonomik yükü hafifletmenin yollarının araştırılması amacıyla Meclis Başkanlığına araştırma önergesi verdi.

ERDEM: TÜRKİYE EKONOMİSİ AĞIR BİR KRİZLE KARŞI KARŞIYA!

15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye ekonomisindeki durgunluk nedeniyle yurttaşların ağır bir ekonomik kriz tablosuyla karşı karşıya kaldığını belirten Erdem, “Darbe girişimi sonrası imalat ve sanayi sektörü geçen yılın rakamları dikkate alındığında önemli oranda küçülmüş, turizm devlet politikaları ve terör nedeniyle sıfıra inmiş, genç işsizlik %20’lere ulaşmış, çeşitli kredi kuruluşları Türkiye’nin notunu düşürmüş ve reel üretim durma noktasına gelmiştir. Her ne kadar Cumhurbaşkanlığından “OHAL ekonomi dostudur'' yönünde açıklamalar yapılsa da, yurttaşlar üzerindeki vergi yükünün yüksek oranda arttığı, Amerikan dolarının 3.11 TL seviyesine yükselmesiyle birlikte kamu ve özel sektör hizmetlerinde yeni zamların yapılacağı ve ekonomi yönetiminin başındaki kadrolarla ekonomik sıkıntıların kısa vadede düzeltilemeyeceği dikkate alındığında, en azından OHAL döneminde bireylere yönelik onarıcı ve iyileştirici adımların atılmasının ne derecede önemli olduğu anlaşılacaktır.'' dedi.
 

ERDEM: BANKALAR BİREYSEL KREDİ BORÇLARINI YAPILANDIRMAYA YANAŞMIYOR!

Önergesinde, bazı bankaların hukuka aykırı olarak bireysel kredi borçlarını yapılandırmadığını ifade eden Erdem, “OHAL kapsamında çıkarılan KHK’larla bireysel kredi borçlanmalarının yeniden yapılandırılmasıyla tüketimin teşvik edilmesi planlanmış ve bu plana ilişkin yeni yönetmelikler düzenlenmiştir. Ancak kredi ve kredi kartı borçlarının yapılandırılmasına ilişkin yönetmeliğin yürürlüğe girmesine rağmen, birçok bankanın yeniden yapılandırmaya yanaşmadığına dair Tüketici Başvuru merkezlerine çok sayıda başvuru yapıldığı bilgisi ve haberleri medyada yer almaktadır. Ekonomik durgunluğun ve işsizliğin her geçen gün arttığı, dövizin rekor kırarak yükseldiği, yatırımların ve reel üretimin azaldığı bir dönemde, OHAL nedeniyle zaten durma noktasına gelmiş ekonomik tabloda, borç yapılandırılmasının yönetmeliğe uygun şekilde uygulanmaması bireyler açısından ciddi zorluklar yaratmaktadır.

Bankalar OHAL döneminde kendi çıkarlarına göre hareket edip çıkarılan yasa ve yönetmeliği istedikleri şekilde uygulamaktadır. Tüketici ve rekabet hukukuna da aykırı olan bu duruma ilişkin siyasi iktidarın nasıl bir çözüm düşündüğü de henüz bilinmemektedir. Darbe girişimi sonrası terör örgütlerinin neden olduğu mağduriyetlerin giderileceği beklentisinde olanlar, ne yazık ki yeni mağduriyetlerle karşı karşıya kalmıştır. Ekonomik tablonun 2008 krizinden bu yana en kötü duruma gelmiş olması da bahsi geçen mağduriyetin etkisini kat be kat artırmıştır. Bu anlamda yasal düzenlemenin uygulanabilirliğini artırarak mağduriyetlerin giderilmesini sağlamadan önce bu ekonomik kriz tablosunda bireylere yönelik koruyucu birtakım önlemlerin alınması gerekmektedir.'' dedi.