CHP'de Devrimci Demokratlar: Darbeye de tek adama da hayır

CHP'de Devrimci Demokratlar girişimi, başarıya ulaşmayan darbe girişimi hakkında bir açıklama yaparak "Darbeye de hayır tek adama da" dedi.

İşte o açıklama:

Uzun bir süre iktidarı birlikte paylaşan güçler arasında, bir iç hesaplaşma sonucu ortaya çıkan ve yüzlerce insanının kanının dökülmesine neden olan darbe girişimine de, darbeye de tereddütsüz hayır! Ülkemizin geleceğini meclisi bombalayanların, tanklardan ateş açanların, polisi, askeri, yurttaşı karşı karşıya getirenlerin belirlemesine “evet'' diyemeyiz!

Çok açık ki, kavganın tarafları ve darbenin sorumluları, ülkemizi bugüne kadar gerginlikler ve kutuplaştırmalar üzerinden yöneten zihniyetin temsilcileridir. Nitekim darbe girişimi, gerçek de olsa, “çakma'' da olsa demokrasi güçleri ile demokrasi karşıtları arasında yaşanmamıştır. Tıpkı “Saray Darbesi'' gibi…

 “Darbe girişiminin'' yanlıları ve karşıtları olan FETÖ diye adlandırılan Gülen Cemaati de, AKP de, Erdoğan da elbirliği ile ülkemizi kaosun merkezine taşıyan güçlerdir! Bu nedenle 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin engellenmesini “demokrasi zaferi'' diye sunmak, yargı-yürütme ve yasama arasında kuvvetler ayrılığını oradan kaldıran, meclisi işlevsiz hale getiren, ülkemizi şiddet ve terörün merkezine taşıyan, demokrasiyi ve özgürlükleri yok eden AKP’yi hem de “demokrasi'' adına “parlatmak'' anlamına gelir!

Darbe girişimini demokrasi yanlıları ve karşıtları olarak sunmak, bizi tekbirler eşliğinde “emir eri'' bir askerin kafasını kesenleri “sokağa çıkarak darbeyi önleyen demokrasi aşığı vatandaşlar olarak''  tarif etmeye kadar götürür!

Evet, darbeden demokrasi çıkmaz ama tek adamlığa soyunanlardan, IŞID’i besleyenlerden de bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da asla demokrasi çıkmaz! Bu zihniyetten demokrasi çıkmayacağı gibi, Erdoğan bir kez daha mağduriyeti oynayarak, kendisinden bir efsane yaratmaya çalışacak ve başkanlık hayalini hızla hayata geçirmeye çalışacaktır!

15 Temmuz’u bir “demokrasi zaferi'' gibi yutturmaya çalışanlara ortak olmayalım! Şirin gözükme kaygısından uzak, gerçekleri daha cesurca ifade etmek, “saray ve tank darbecilerini'' teşhir etmek zorundayız. Çünkü dünden sonra ülkemizin daha karanlık ve daha baskıcı bir döneme gireceği anlaşılmaktadır. Nitekim, iktidar “itidal ve sağduyu'' çağrısı yapacağına, televizyondan, SMS’den, sosyal medyadan “cihat çağrılarına'' dönüşen çağrılar yapmaktadır. Bu durum son derece tehlikeli ve iç savaşa yol açabilecek bir kaosun habercisi gibidir! Bundan sonraki gelişmelerin yalnızca cemaati yok etmekle, orduyu yeniden dizayn etmekle kalmayacağı açıktır. Başkanlık için Erdoğan’ın daha etkisiz bir muhalefet kurguladığı açıktır. Bu sürecin sonu diktatörlüğün pekişmesidir!

Ülkemizin, darbeye ve tek adama ihtiyacı yok, normalleşmeye ihtiyacı var! Normalleşmenin yolu demokrasiden geçer! Ülkemizi demokratikleştirmek ise, bu hükümetten kurtulmadan olmaz! Bu zor görev partimiz CHP’nin omuzlarımızdadır! Demokrasiden yana olan güçler olarak, “Saray Darbesi''ne de, “Tank Darbesi''ne de karşı birleşmekten ve laik- demokratik Türkiye için başka çaremiz yok!