İlber Ortaylı: Çapsız kadrolar Türkiye'yi terörden uzak tutamaz

İlber Ortaylı: Çapsız kadrolar Türkiye'yi terörden uzak tutamaz

İlber Ortaylı: Çapsız kadrolar Türkiye'yi te... Tarihçi Prof. İlber Ortaylı, Ortadoğu'da yaşanan olaylar üzerine kaleme aldığı yazısında, "Ortadoğu fakir ve bu kıta üretim yapamayan kitlelerin yurdu. Ciddi olarak nüfus artışını planlayan tek büyük ülke İran. Henüz...

Tarihçi Prof. İlber Ortaylı, Ortadoğu'da yaşanan olaylar üzerine kaleme aldığı yazısında, "Ortadoğu fakir ve bu kıta üretim yapamayan kitlelerin yurdu. Ciddi olarak nüfus artışını planlayan tek büyük ülke İran. Henüz o ülkenin de üretim problemleri var. İran ve Türkiye’nin dışında Ortadoğu ülkelerinin çok azı sınırsız gaz ve petrolden para devşiren veya hiçbir şey yapamayan bir azınlık ve fakir kalabalıkların diyarı" ifadelerini kullandı. 

Türkiye'nin Ortadoğu politikasını eleştiren Ortaylı, "Teröre karşı Türkiye’nin yavan üsluptan uzak, bilgili, düşünceli, olur olmaz her şeye karışmayan ve mutlak bir infiratçılığa düşmeyen politikalar gütmesi gerektiği açık. Büyük iddia sahibi çapsız kadroların ülkemizi terörden uzak tutmayacağı açık" dedi.

İlber Ortaylı'nın Hürriyet'te yayımlanan yazısının bir kısmı şu şekilde:

"Tekrara lüzum yok; Ortadoğu insan tarihinde tarımın başladığı (ilk tahıl hasadı Anadolu topraklarında yapılmıştır), hayvancılığın bir devrim olarak köy yerleşimine dönüştüğü, gittikçe şehirlerin ortaya çıktığı, buna bağlı olarak zanaatların, bürokrasinin ve yazının kullanıma geçtiği bölgedir. 19’uncu yüzyılda beşeriyet çiviyazısını çözdü. Gene ondan biraz evvel de Champollion eliyle Mısır hiyeroglifleri çözüldü, fakat Aramca, Koptça, Asurca, İbranca ve tabii Yunanca ve Arapça, Pehlevice (eski Farsça) insanoğlunun ilkçağlardan ortaçağlara kullanageldiği dillerdi. Mezopotamya mitolojisini illa da Asurca veya Sümerce gibi eski dillerden öğrenmiş değiliz. Şirazlı Hafız’ın şiirleri, Firdevsî’nin Şehname’si, Tevrat gibi kaynaklar dahi bize o dünyanın mirasını, mitolojisini, inançlarını her zaman vermiştir. 

TÜRKLERİN İMPARATORLUĞU
Muhtevası bu derecede zengin bir tarih ve bu birbirine hem benzeyen hem çatışan kültürlerin yaratıcısı halklar hiç şüphesiz ki zaman zaman bir durgunluk, bir otium (bir sükûnet), zaman zaman da bir kavga ve harp içinde yaşamışlardır. Eski Mısır İmparatorluğu ve kanlı bir şekilde de olsa Asur Krallığı’nın yarattığı kısa sükûnet devri Ahameniş İranı’nın Mısır’dan Hind’e kadar coğrafyada yarattığı barış, İskender’in Helenistik devri, bilhassa Roma İmparatorluğu’nun asırlarca sürdürdüğü Pax Romana (Roma Barışı) buna örnektir. Bizans döneminin karışıklığı Emeviler ve Abbasiler’le sona erdi. Ardından gene bir kaotik dönem geçildi. Roma barışından sonra dört asır süren (15-19’uncu asırlar) uzun barış Türklerin imparatorluğu dönemine aittir. 

DAĞIN İHTİYARI NASIL DİZE GELDİ

11’inci asırda Selçukiler iki terörist ve tahripkâr sistemle çarpışmak zorunda kaldılar. Tuhaf bir sosyalizm yaratan Karatiler ile Bahreyn merkezliydiler, bugünkü IŞİD’e benzeyen klasik savaşçılıklarıyla Kâbe’yi bile ele geçirip tahrip ettiler ve Nizamülmülk sayesinde Selçuklular tarafından bertaraf edilebildiler. Hemen ardından Mısır Fatımi Şiiliği’nden doğan, gelişen ve bütün Ortadoğu ve İran’ı şoke eden yönetici zümrelere tertiplenen suikastlarla toplum hayatının altüst olduğu Haşhaşin hareketi Hasan Sabbah’ın Kazvin civarındaki Alamut Kalesi’ndeki merkez üssünden İran’ın siyasi hayatını felç etti. Avrupalıların ''Dağın İhtiyarı’ dedikleri, misyoner rahiplerin korkusu hale gelen Haşhaşilik ancak 13’üncü asırda İran Moğolları yani İlhanlılar tarafından kanlı biçimde bastırıldı.

HAŞHAŞİ TERÖRÜ VE SONRASI

Haşhaşi terörünün tarihi bakımından Ortadoğulu muasır suikastçılara benzeyen yönleri vardır; militanların elde edilişi, yetiştirilişi, göz boyama teknikleri, beyin yıkama usulleri ona çağrışım yapar. Yalnız bütün 19’uncu yüzyıl boyunca ortalığı kasıp kavuran Rusya’daki Narodnaya Volga (halkçılık) hareketinin suikastları, Sultan Abdülhamid’e yönelen bombalı suikast, Avusturya’nın iyi niyetli, güzel ve Macar halkının gözdesi, talihsiz imparatoriçe Elisabeth’i (Sisi) durduk yerde rastgele seçimle bıçaklayan suikastçı şüphesiz ki böyle bir geleneğe bağlı değildi. Balkanlar’daki milliyetçi suikastlar ise sadece ve sadece Sırplarla sınırlı kalmıştır. Avusturya veliahtı Franz Ferdinand’ı Saraybosna’da karısıyla birlikte katledenlerin ardından 1920’lerde Sırp Kralı Alexander’i Paris’te vuranlar Balkanlar’ın komitacı dünyası ve kültürünün ürünüdür. Mesela Rusya’da şık bir hanım üstelik de aristokrat sınıfın üyesi ziyaret için geldiği Dahiliye Nazırı Plehve’yi temizliyor. Çar’a dilekçe veren bir Ermeni komitacısı Zaptiye Nazırı’nın dikkatiyle anında yakalanıyor, önce Nazır tarafından kolu kırılıyor ve akşama da sözde yargılanıp asılıyor. Komitacının dilekçeyi ekselanslarına sol eliyle uzatıp sağ elini saklaması Nazır’ın dikkatini çekmişti. 

BÖLGE HEP KAYNIYOR

Sözü uzatmaya lüzum yok; 1908 İhtilali Makedonya dağlarında başladı. Eniştesi olan Garnizon Komutanı Nâzım Bey’e suikast yapma kararını Enver vermişti. Hoş, ayaklanma zaten Şemsi Paşa’nın katliyle başladı. Balkanlar zaten kaynıyordu. Ortadoğu’da ise Arap-Yahudi gerilimi çoktan başlamasına rağmen, henüz silahların konuştuğunu söylemek mümkün değildi. Ortadoğu’nun karışıklığı 1920’leri, 1930’ları bekledi. 

Siyonizm modern bir milliyetçiliktir. Yeryüzü Yahudiliğinin küçük bir kısmını kendine bend etmişti. Silahlı örgütlenme başladığı zaman karşı taraf da harekete geçti, İkinci Harp’ten sonra Alman kökenli Protestan fundamentalizmine bağlı propaganda faaliyetleri Ortadoğu’yu da sardı. Ama bizim neslin çok iyi hatırlayacağı üzere 1967 yılındaki 6 Gün Savaşı’ndan sonra Filistinliler birkaç yıl içinde silahlı örgütlenmeye gittiler. 

HAYALPEREST TALEPLER

Ortadoğu fakir ve bu kıta üretim yapamayan kitlelerin yurdu. Ciddi olarak nüfus artışını planlayan tek büyük ülke İran. Henüz o ülkenin de üretim problemleri var. İran ve Türkiye’nin dışında Ortadoğu ülkelerinin çok azı sınırsız gaz ve petrolden para devşiren veya hiçbir şey yapamayan bir azınlık ve fakir kalabalıkların diyarı. Batı henüz hangi dünyanın ve dengesizliğin üzerinde oturduğunun farkında değil. Ortadoğu’da ise mantıksız ve hayalperest talepler var. 

Teröre karşı Türkiye’nin yavan üsluptan uzak, bilgili, düşünceli, olur olmaz her şeye karışmayan ve mutlak bir infiratçılığa düşmeyen politikalar gütmesi gerektiği açık. Büyük iddia sahibi çapsız kadroların ülkemizi terörden uzak tutmayacağı açık. Aynı şekilde partizanlıkla insanların yarısını idareden soğutmamak, emniyet-ordu ve adliye gibi tarihi kurumları gözden çıkarmak veya zedelemek bu çözüme yardımcı olmayacaktır.

SEYRETMEK Mİ İŞBİRLİĞİ Mİ?

Avrupa 11 Eylül’de ABD’yi uzaktan seyretti. Her ne kadar geneldeki Avrupalı tutumu ABD’deki en muhafazakâr eyaletler ve zümrelerinkine yakın da olsa uzaktaki gümbürtü fazla rahatsız etmez. İngiltere’deki IRA terörü Britanya halkı tarafından soğukkanlılıkla hükümetin meseleyi çözmesine terk edildi. IRA’nın ne olduğu belli. Talepleri belli, zamanla uzlaşmanın gelmesi bekleniyordu. Fransa ve Belçika’daki terörü tertipleyenlerin ise hedefinin pazarlığa gelecek tarafı yok. Anlaşılan o ki pazarlığa gelmeden önce geniş bir işbirliği anlayışı da yok. Belçika son terörde bir de Türkiye’nin bu olayı önceden ihbar ettiği haberiyle çalkalanıyor. Durum açık; terörün karşısında insanlar ya birleşirler yahut da herkes herkesin başına geleni sadece seyreder ve bir an gelir ki kendi kapısı çoktan omuzlanmıştır."

"İlber Ortaylı: Çapsız kadrolar Türkiye'yi terörden uzak tutamaz" haberi, 27 Mart 2016 tarihinde yazılmıştır. 27 Mart 2016 tarihinde de güncellenmiştir. Gündem kategorisi altında bulunan İlber Ortaylı: Çapsız kadrolar Türkiye'yi terörden uzak tutamaz haberi 2016 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. İlber Ortaylı: Çapsız kadrolar Türkiye'yi terörden uzak tutamaz 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Gündem konusunda 29 Mart 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

Hubbard Editör

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 01:19 Yavaş, Altınok'a Cumhuriyet Kulesi'ni sordu
  2. 01:18 Yavaş’tan Altınok’a çağrı: "Çocuklarınızın KPSS’de kaç puan aldıklarını bir açıklayın"
  3. 00:35 Korkunç kaza: 45 kişi hayatını kaybetti
  4. 00:28 Oy Kullanmayanlara 31 Mart'ta 475 TL Para Cezası Geliyor!
  5. 00:19 YSK duyurdu: “Oy sayımında iftar molası olmayacak”
  6. 00:13 Fed, faiz indirmek için aceleye gerek olmadığını belirtti
  7. 00:13 Bakan Vedat Işıkhan'dan Emeklilere Maaş Açıklaması Geldi!
  8. 00:05 Lahana: Faydaları ve zararları hazırlama yöntemine göre değişiyor!
  9. 00:04 250 Bin TL'ye yatırım yapın, maaşınız iki katına çıksın!
  10. 00:03 Endişe verici artış: Gençlerde kolon kanseri vakaları patlıyor!
  11. 00:03 Dikkat! Gelir Vergisi Beyanname Süresi Değişti!
  12. 00:03 Erdoğan'dan seçmene çağrı: Sandıklar namusumuza emanet
  13. 00:03 Ekrem İmamoğlu, 14. Kent Lokantası'nın açılışını gerçekleştirdi: "Cumhurbaşkanı bile gelebilir"
  14. 00:01 Korkunç Zincirleme Kaza: 3 Can Kaybı, 8 Yaralı!
  15. 00:00 İspanya, Nelson Kasırgası'nın etkisi altında: 4 kişi hayatını kaybetti
  16. 23:48 Son Dakika: Oy Kullanmayanlar 300 TL ceza ödeyecek
  17. 23:37 Akşener'in öfkesi neden seçimlere yakın zamanda arttı?
  18. 23:27 Avcılar'da Korkunç Olay: Tartıştığı Eşini Çocuklarının Gözü Önünde Öldürdü!
  19. 23:07 Uraz Kaygılaroğlu ve Berna Koraltürk'ten Paylaşımlar Soru işareti Uyandıran Cinsten!
  20. 22:33 Kazakistan, Doğal Felaketin Pençesinde: Binlerce Kişi Tahliye Edildi!
Gündem Haberleri