Kartal Ege'de süzüldü ama kulağı Ziganalar'da

Beşiktaş 13 bin Ege taraftarı önünde baştan sona üstün götürdüğü, pozisyonlar bulduğu maçı "zar zor" berabere bitirerek şampiyonluğa çeyrek kala avantajını eritti.

3-3'lük skoruyla adeta "düello" gibi geçen maç izleyenlere ve tabii Fenerbahçelilere keyif verdi, ama Beşiktaşlılar için kahır dolu bir 90 dakikaydı.

Öyle bir ilk yarı izledik ki, erken gelen İsmail emekli Gomez golüyle devrenin sonuna kadar % 70'e 30 topa sahip olma oranıyla Beşiktaş güle oynaya gotürdüğü maçı 44. dakikada komik bir penaltı golüyle zora soktu. Nasıl komik olmasın, önce İsmailin gereksiz faulü, gelen ortanın 30 saniye ceza alanından uzaklaştırılamaması ve Alexis'in amatörce duruş hatasından gelen penaltı! Üstüne üstlük Tolga'nın kurtardığı topun şans eseri tekrar penaltıyı kullanan Rodellaga'nın önüne düşmesi... Bu kadar olumsuzlukların zincirlenmesini "komedi" olarak adlandırabilirim ancak..

1-1 devreye giren Beşiktaş, 46'da Olcay'ın attığı golle ikinci yarıya 2-1 önde başladı. Ancak ilk yarıdaki özgüvenden eser yoktu siyah-beyazlılarda. Bana göre yenilen penaltı golünde yapılan hatalar zinciri futbolcuları tedirgin etti. Nitekim bireysel hatalar devam etti; 53'de sağdan gelen kısa ortayı 5 savunma adamı arasında Rodellega gole çevirince  tekrar eşitlik geldi maça..

Veee hatalar 78'de Alexis artı Tolga'yla tavan yaptı. Sahalarda ender görülen komik bir gol daha yiyerek yenik duruma düştü BJK. İşte o anda camiada herkesin beynine şu soru düştü; "acaba yine mi ?"

Son dakikada olaganüstü Tolga hatasından gelişen ve Soner'in direkten dönen pizisyonunda maça havlu atabilecekken, uzatmalarda Cenk ile beraberliği yakaladı Beşiktaş ve hatta son saniyelerde Sosa'nın serbest   vuruşu direkten dönmese sahadan 90 dakikada zaten hakettiği 3 puanla ayrılabilirdi.

Sonuç olarak, ligin boyunun kısaldığı ve telafisi zor haftalara girildiğinde Kartal Ege'de aşağı doğru süzüldü ama gözünü bu akşam rakibinin oynayacağı Trabzon semalarına, Ziganalara çıktı. Hiç kimse çıkıp "bizi rakibimizin oynadığı maç ilgilendirmiyor" palavrasını atmasın. Bal gibi ilgilendiriyor, realist açıdan ilgilendirmelidir de. Bu akşamki Trabzon-F.Bahçe maçının sonucu, tıpkı gelecek haftalardaki gibi, şampiyonun kim olacağının belirlenmesinde önemlidir.

Son cümlelerim hafta içinde yaratılan bir manipulasyon üstüne. Rodallega seneye Beşiktaş'a gelecekmiş. Bu haberin dikkatleri bu oyuncunun performansına çekmek amacıyla kasıtlı yapıldığını orta zekalı herkes anlıoyor. Ancaaak, 2011'de, hani o şike konulu sezonda, aynı şimdiki gibi final haftalarına girildiğinde ne olmuştu hatırlayın. Trabzon ile birlikte şampiyonluk kovalayan F.Bahçe için çok kritik Karabük deplasmanından önce Emenike'yi transfer edecegi haberleri çıkmıştı medyada. O maçta Emenike sakatlık bahanesiyle oynatılmadı, F.Bahçe maçı kazandı, averajla şampiyon oldu ve hakikaten transfer gerçekleçti. Dün ise Rodallega oynadı, 3 gol attı ve Beşiktaş yarışta çelme yedi, belki de şampiyon olamayacak. Bilmem anlatabildim mi?

"Pardon, paralel mi dediniz? "