Genco Erkal Devlet Tiyatroları''nın lağvedilmesini eleştirdi: Bu çok büyük bir cinayettir!

ABC Haber Merkezi

Yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ardından çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve Balesi’nin özel yasaları lağvedilmesin ilişkin konuşan usta tiyatrocu Genco Erkal, "Ben bunun çok büyük bir cinayet olduğunu düşünüyourum" yorumunu yaptı. 

TELE1 canlı yayınına bağlanarak, iktidarın beş yıldır Devlet Tiyatroları'nı lağvetmeye çalıştığını hatırlatan Erkal, "Beş yıldır bunu kabull ettirmek istiyorlar. Devlet Tiyatroları'nın sanatımıza katkılarına karşı çıkıp bunu lağvetmek istiyorlar, özelleştirmek istiyorlar, özel sermayenin eline terketmek istiyorlar. Beş yıldır büyük bir tepki oldu sanatçılar tarafından, bunu bu güne kadar durdurabildik. Çünkü iyi kötü yine bir parlamenter sistem yürürlükteydi. Meclisten, sanat camiasından çok tepki aldı.Onlar da seçimdi, referandumdu diye fazla tepki çekmeyelim üzerimize diyerek bunu ertelediler. Sonunda tek adam rejimine geçtiğimiz gün, daha yemin bile edilmeden bu iş yapıldı. Ben bunun çok büyük bir cinayet olduğunu düşünüyourm. Bu, cumhuriyetimizin kazandırdığı en önemli kurumlardan biridir. Devlet Tiyatroları, devlet opera ve balesi ve Atatürk’ün bize kazandırdığı çağdaş dünyaya ulaşabilmemiz için bizlere kapıları açtığı çok önemli bir atılımdır. Bugün dünyada Türk tiyatrosundan, Türk operasından bahsediliyorsa bu kurumlar sayesindedir. Bu kurumları gözbebeğimiz gibi korumalıyız. Bunu yapacağımıza yok etmeye çalışıyoruz. Çünkü bu iktidarın, bu başımızdaki insanların sanatla ilgisi yok. Tiyatro, bale bunlar için hiçbir şey ifade etmiyor. Bundan kurtulmak istiyorlar. Zaten bu kararla beraber Orhan Aydın’ın tweetleri yüzünden gözaltına alınması, Fazıl Say gibi büyük bir sanatçının açık hava konserlerinin iptal edilmesi, bu yeni rejimin sanatla ve kültürle ilişkilerinin nasıl olacağının çok önemli bir göstergesi." ifadelerini kullandı. 

'SANAT HAYATIMIZ İÇİN BÜYÜK BİR KIYIMDIR'
Erkal, "Sanat, bizim gibi gelişmesini tamamlamamış olan ülkelerde korunması gereken bir kavramdır. Onu da ancak devlet koruyacaktır. Eğer sanatı siz piyasa koşullarının eline bırakırsanız bugün televizyonlarınızdaki gösterilerin düzeyi nereye düştüyse, 'halk bunu beğeniyor bunu istiyor' diyerek; piyasa koşullarına terk ederseniz, sanatın yozlaştığını ve ucuzladığını göreceksiniz. Sırf para kazanmak için işler yapıldığını göreceksiniz. Oysa sanat kollarında, para kazanmanın ötesinde bir değer aranır ve maalesef bunlardan vazgeçilecek. Türkiye'nin pek çok yerinde bölge tiyatroları var, orda insanlar çok az bir parayla gidip uzun yıllarını orada geçirerek oranın halkına kültür vermek istiyorlar. Kültür eserleriyle tanıştırmak istiyorlar. Şimdi bu tamamen kapanacak, yani anadoluda bir tiyatrodan, bir baleden, operadan söz edilmeyecek. Bu tabii ki sanat hayatımız için büyük bir kıyımdır, kayıptır." diye konuştu. 

Erkal, konuşmasını, "Bu iktidarın yıllardır, özellikle cumhuriyetin getirdiği değerlere ve cumhuriyetin getirdiği sanata düşmanca yaklaştığını, yok saymak istediğini, sahneden silmeye çalıştığını görüyorum. Biraz da korkuyorlar tabii. Çünkü tiyatro doğası itibariyle eleştirir. Sanat doğası gereği muhalif bir tavırdır." diyerek bitirdi.