Prof. Dr. Sait Yılmaz
Prof. Dr. Sait Yılmaz - Yazar

PKK ve HDP’de yeni arayışlar..

Terörle mücadele ülke içinde kaybedilir,

ülke dışında kazanılır.”

Barış Pınarı Harekâtı sonrası sadece Suriye’de değil, PKK terör örgütünün diğer ülkelerdeki militanları için de yeni bir dönem başladı. Bu harekât, Suriye’nin geleceği için önemli bir aşama olması kadar, PKK içinde önemli dönüşümlerin tetikleyicisi oldu. Gerek PKK ve onun Suriye’deki uzantısı YPG, gerekse HDP için çanlar çalıyor. Terörün destekçileri başta Fransa olmak üzere Batılı ülkeler, büyük yatırım yaptıkları örgütü Rusya’ya kaptırmamak için Türkiye’ye feryat ediyor. Aslında olup-bitenler 2015 yılından beri örgüte vurulan darbeler yanında uygulanan strateji ve taktiksel gelişmelerin de bir sonucu. Varılan aşamada PKK terör örgütü yeniden yapılanmaya ve yeni stratejisini belirlemeye çalışırken, Türkiye ise örgütü bitirme sürecinde takviye tedbirler almalıdır. Bu makalede, PKK terör örgütünün içinde bulunduğu durum ve çıkmazlar yanında, Türkiye’nin yapması gerekenleri değerlendireceğiz.

Terörle mücadele gelinen aşama...

PKK terör örgütü 2015 yılında başlattığı hendek savaşında güvenlik güçlerimizin azmi ve özverili gayretleri ile önemli darbeler yemişti. PKK’nın güney sınırlarımız boyunca şehirlerde kanton zinciri oluşturma stratejisi başarısız oldu. IŞİD’ten kopyaladıkları patlayıcı tuzakları ve intihar bombacıları aslında taktiksel çaresizliklerinin bir göstergesiydi. Dağlarda tutunamadıkları için şehirlere indiler. Sansasyonel eylemler ile halkı korkutmak, "hükumeti yeniden masaya oturtmak" stratejisi izlediler ama bu strateji bu ülkede hiçbir zaman tutmaz. Geçen dönem içinde Suriye’deki YPG/PKK ile oluşturdukları kangrenli bölge ve Irak’ın kuzeyindeki Sincar’da kanton çalışması her ne kadar kendi hanelerine başarı olarak yazılsa da, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin etkili mücadelesi karşısında bunların da yaşamayacağı belli oldu.

Sınırdaki TSK ve jandarma birliklerinin etkin çalışması, sızmaları sıfır noktasına kadar indirmiş durumdadır. Türkiye, 2019 yılı içinde gerek Irak’ın kuzeyinde (Pençe Harekatı), gerekse Suriye’nin kuzeyindeki (Barış Pınarı) başarılı operasyonlarından sonra, 24 Kasım 2019 tarihinde Tunceli bölgesinde yeni bir operasyona (Kıran-7) başladı. Bütünleşik kullanım, baskı asimetrisi ve terörle mücadelede profesyonel askerlerin kullanılması isabetli olmuştur. Teröristi bulmak zor, imha etmek kolaydır. Terörle mücadele aklın akılla mücadelesidir. En iyi silah ise istihbarattır. Sonuç almak için proaktif istihbarat, yani ön almak önemlidir. Kendi ürettiğimiz İnsansız Hava Araçları (İHA) ile hem görüntü alıyoruz hem de silahlı olarak kullanıyoruz. AWACS (Erken Uyarı Uçağı) ve İHA’lar terör örgütünün hareket yeteneğini ve baskın yapma olasılığını önemli ölçüde azalttı.

2015 sonrası PKK için Türkiye ve İran tali, Suriye ve Irak asli askeri faaliyet alanı oldu. Bu sınıflandırma PKK’nın eylem tipi, ölçek ve yoğunluğu üzerinde belirleyiciydi. İsrail ve ABD’nin Irak ve Suriye’nin kuzeyinde İsrail’e müttefik birer Kürt devleti kurma planları işlemedi. Suriye’deki iç savaş en az 5-20 yıl daha devam edecek. Köprünün altından daha çok sular akacak. Bu süreç, PKK için olduğu kadar Türkiye için de sıkıntılı olacak. Örneğin, ÖSO ve Suriyeli sığınmacılardan nasıl kurtulacağız? Terör örgütü vaat eder, yapmak zorunda değildir. Ancak, devlet yapmak zorundadır. Onca başarısızlıktan sonra terör örgütü hala düşman dediği Türk devletini püskürttüğünü iddia edebilmektedir.

PKK ne yapmaya çalışıyor?

2015 ve 2016’da IŞİD’a özenerek kurtarılmış bölgeler kurmaya kalkan PKK, iyi bir ders aldı. Suriye’de YPG/PKK terör örgütü ABD’ye hizmet ederken 12 bin ölü verdi, Bunun üç katı kadar da yaralı verdiği hesaba katılırsa örgütün dört yılda yaklaşık 40 bin kayıp verdiği ortaya çıkar. Halen örgütün çoğu Suriye’de 10-15 kadar militanının olduğu değerlendirilmektedir. PKK’nın 2015 sonrası çıkmazları şu şekilde sıralanabilir;

- Şehir çatışmalarında verdiği büyük kayıplar; o tarihten sonra artık sivil halktan kimse sokak eylemlerine katılmıyor. PKK, o dönemde şehir çatışmalarına Türk hükumetinin müdahale etmeyeceğini sanmıştı ancak, halk devletin gücünü gördü.

- Suriye’deki başarısızlık ve kayıplar.

- TSK'nın başta İHA olmak üzere teknolojik üstünlüğü terör örgütünü hareket edemez hale getirmenin yanında zayiatlarını da oldukça artırdı.

- Terör örgütünün siklet merkezini Türkiye’den Suriye’ye taşıması, örgütün saha olarak yabancılaşmasına yol açtı.

Terör örgütü emperyalizmin hizmetinde olmanın sürdürülebilir ve doğru strateji olmadığını anlaması gerekir ama unutmayalım hiçbir terör örgütü arkasında büyük güçler olmadan yaşayamaz. Gelinen aşamada her ne kadar ABD tarafından pohpohlanan örgüt tıkandı. Örgütü yöneten eski kafalılar yeni bir açılım yapamazlarsa yok olacaklarının farkındalar. Bu yüzden, ‘21. Yüzyıl için bir vizyon’ adı altında yeni bir konsept yaratmak arayışındalar. Nitekim PKK terör örgütünün başı Murat Karayılan; örgüt paramparça olmuşken, uluslararası komployu boşa çıkardıklarını iddia ediyor. Örgüte göre Türkiye’nin sonuç aldığı tek şey Afrin’indir.

PKK terör örgütünün diğer bir amacı, kendi ifadesi ile ‘Kürt sorunu’ dediği bölücülüğü Orta Doğu’nun sorunu, devletlerarası bir sorun haline getirmektir. Bu konuda, ABD ve Rusya’dan yardım alacaklarını umuyorlar. Orta Doğu sorununun çözümü için Kürt sorunu çözülmeli” temasını işlemeye çalışıyorlar.

PKK’nın yeniden yapılanması için köklü bir değişimden, olanaklar dâhilinde teknolojisinden yararlanmaktan bahsetmektedir. Söz konusu yeniden yapılanma ile örgütün hareket, üslenme ve konaklama tarzında, militanların yaşam ve eylem şeklinde değişim öngörülmektedir. Terör örgütü bir süredir teknolojik olmasa da teknik arayışlar içindedir. Son yıllarda Türkiye’nin hedef tespit teknolojisi karşısında önemli kayıplar veren terör örgütü disiplin, gizlilik ve kamuflaj konusunda yeniden düşünmektedir. Paranoya içinde yaşayan örgütün amacı Türk istihbaratını boşa çıkarmaktır. Örgüt tespit edilmemek için sivil halkla ilişkiyi ve teknolojik vasıta kullanımını yasaklamayı, böylece son ana kadar gizliliği muhafaza etmeyi amaçlıyor.

Terör örgütünün yaşadığı korkuyu açıklamak için bir örnek verelim. Terör örgütü kendileri ile görüşmek isteyen bir yabancı gazeteci ile temas etmek için önce Erbil’e bir araba gönderiyor. Türkiye’nin 2007’de başlayan İHA faaliyeti nedeni ile Kandil bölgesine ulaştırma faaliyetleri gece süresince yapılıyor. Ulaşım esnasında üzerlerinde sinyal verebilecek cep telefonu, lap top, pasaport, kredi kartı olmasına izin verilmiyor. Kandil’de görüşmeleri çetenin elebaşları değil, PKK sözcüsü seçilen kişi yapıyor. Çünkü elebaşları çoktan ortadan kaybolmuş, korkudan hiçbir yerde gözükmüyorlar. Türk hava taarruzları nedeniyle hiç bir yerde 20 dakikadan fazla kalamıyorlar. Örgüt, özellikle yönetim düzeyinde önceki dönemlere göre daha fazla kayıp verdiğini itiraf etmektedir.

PKK terör örgütü iki yıldır bir yeniden yapılanma projesi üzerinde durmaktadır. Bu projenin 2019’da devreye sokulacağı söylenmektedir. Yeni bir taktik hamle gerçekleştirmek istiyorlar. Örgüt ideolojik büyük bir boşluk yaşamakta ve bu boşluk önderlik masalı ile doldurulmaktadır.

Makalenin devamı ve geniş versiyonu için;

Toplam 2188 defa okunmuştur.

Prof. Dr. Sait Yılmaz diğer yazıları:

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.