TÜSİAD’dan AKP'ye 'demokrasi' hatırlatmalı eleştiri listesi!

TÜSİAD’dan AKP'ye 'demokrasi' hatırlatmalı eleştiri listesi!

TÜSİAD’dan AKP'ye 'demokrasi' hatırlatmalı e... TÜSİAD YİK Başkanı Tuncay Özilhan, TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu'nun (YİK) açılış konuşmasında AKP'ye demokrasi hatırlatması yaparak bir takım eleştirilerde bulundu.İstanbul seçimlerinin iptal edilmesinin "kaygı verici"...

TÜSİAD YİK Başkanı Tuncay Özilhan, TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu'nun (YİK) açılış konuşmasında AKP'ye demokrasi hatırlatması yaparak bir takım eleştirilerde bulundu.

İstanbul seçimlerinin iptal edilmesinin "kaygı verici" olduğunu açıklayan TÜSİAD'a "Haddini bil" yanıtını veren Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı  Erdoğan'ın çıkışının ertesine rastlayan YİK toplantısında, "insan hakları, demokrasi, laiklik, hukuk devleti" vurgusu yapılan TÜSİAD Tüzüğü hatırlatıldı. Toplantıda, "Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin oturmadığı" da dile getirildi.

Toplantının açılış konuşmasını yapan TÜSİAD YİK Başkanı Tuncay Özilhan, "Demokrasi işler kılınırsa, hukukun üstünlüğü tesis edilirse, eleştirel düşünmenin önünü açan bir eğitim reformu yapılırsa, ekonomimizin performansı yükselecek... Biz bu nedenle ekonomi derken demokrasi diyoruz; yargı bağımsızlığı diyoruz; hukukun üstünlüğü diyoruz; insan hakları diyoruz; akademik özgürlükler diyoruz; liyakat diyoruz; ifade özgürlüğü diyoruz. Demeye de devam edeceğiz. Çünkü bu görevi, TÜSİAD’ın tüzüğünden alıyoruz" ifadesini kullandı.

"Seçim maratonundan yorgun düştük" diyen Özilhan, İstanbul seçimlerinin iptal edilmesini değerlendirirken, "seçim kanunu uygulamalarındaki aksaklığın seçimlerden sonra değil seçimlerden önce giderilmesinin idarenin sorumluluğunda olduğunu" vurgulayarak iktidarı eleştirdi. Özilhan, "Seçim kanununda ve uygulamadaki aksaklıkların seçimler sonrasında değil öncesinde giderilmesi, idarenin sorumluluğundadır. Seçimlere şaibe düşmemesini sağlayacak olan da budur" dedi.

Kaslowski: Bu sene pozitif bir büyüme elde etmek kolay olmayacak

TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski de konuşmasında Türkiye'nin yoğun seçim gündemine ve Avrupa Birliği'ne tam üyelik sürecinin kararlı bir şekilde devam etmesinin önemine değindi. Son iki senede gerçekleşen dört seçimin 'reform ve makroekonomi gündemine odaklanılmasını zorlaştırdığı' yorumunda bulunan Kaslowski, "Uzun bir süredir seçim atmosferi içinde hareket ediyoruz. 31 Mart'tan sonra seçimsiz bir dönem olacağını ümit ediyorduk. Ancak yerel seçimler İstanbul’da yenilenecek ve seçim ortamı 3 ay daha uzayacak. Bu sene pozitif bir büyüme el etmek kolay olmayacak" diye konuştu.

"Kredi genişlemesi, likiditeyi artırır, ekonomiye geçici bir rahatlama verir ancak..."

Türkiye'nin rekabete dayalı piyasa ekonomisi tercihi yapmış bir ülke olduğunu belirterek, "serbest piyasa ekonomisinden vazgeçildiği" veya yeni bir model arayışı içinde olunduğu yönünde izlenimlere izin verilmemesi gerektiğini söyleyen Kaslowski, yılbaşından bu yana kamu bankaları ağırlıklı, ciddi bir kredi genişlemesi gerçekleştiğine de dikkat çekti ve şu ifadeleri kullandı:

"Kredi genişlemesi, likiditeyi artırır, ekonomiye geçici bir rahatlama verir ancak ülkemizin net tasarruf düzeyi yükselmedikçe kredi genişlemeleri net borçluluk düzeyini artırmakta, ekonomiyi kırılgan hale getirmektedir."

"Serbest piyasa ekonomisinden vazgeçildiği yönünde izlenimlere izin vermemeliyiz"

Günümüzde güvenlik olgusunun iç ve dış güvenliği sağlama ile sınırlı olmadığını ve Türkiye'nin önünde “ekonomide güven, ekonomik güvenlik” konusunun da olduğunu belirten TÜSİAD Başkanı, sözlerine şöyle devam etti:

"Ekonomide güvenden ne anlıyoruz? Önce ekonomik model tercihimiz olmalı… Rekabete dayalı piyasa ekonomisi tercihi yapmış bir ülkeyiz. Serbest piyasa ekonomisinden vazgeçildiği veya yeni bir model arayışı içinde olunduğu yönünde izlenimlere izin vermemeliyiz.

Ayrıca bu değerleri koruyan kollayan güçlü kurumlarımız ve tutarlı, somut bir planımız programımız olması gerekiyor. Son olarak bu programı etkili ve kararlı bir şekilde uygulamalıyız. Bugün bu güven unsurlarına çok ihtiyacımız var. Ekonomimizi doğrudan veya dolaylı etkileyebilecek tüm kurumlarımızda liyakat, şeffaflık ve hesap verebilirlik en üst düzeyde sağlanmalıdır."

"İyi işleyen bir demokrasinin en temel özelliklerinden birisi iktidarın seçimle el değiştirebilmesidir"

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı İstanbul’da Sabancı Center Hacı Ömer Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasını TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan yaptı. Yaklaşık 20 dakikalık konuşmasında sık sık demokrasi, yargının bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü ve bir arada yaşam vurgusu yapan Özilhan, ülkenin ekonomi ve demokrasi anlamındaki yapısal sorunlarının çözümü için strateji geliştirmesi, adımlar atması gerektiğini belirtti. Özilhan'ın açıklamalarından başlıklar şöyle:

-İyi işleyen bir demokrasinin en temel özelliklerinden birisi iktidarın seçimle el değiştirebilmesidir.

-31 Mart İstanbul seçimleri çerçevesinde gündeme gelmiş olan iddialar, seçimlerin selameti konusunda geçmiş seçimlerde de dile getirilmiş olan şüpheleri yeniden akıllara getirmiştir. Umuyorum ki, Haziran ayında yenilenecek seçimler bu şüphelerin yersizliğini herkese kanıtlasın.

Seçim sonuçlarına itiraz, şüphesiz siyasi partilerin en doğal hakkıdır. Hepimiz bu hak arama özgürlüğüne saygı duyarız. Ancak, seçmen iradesine saygı duyulmasını da isteriz. Hakkaniyetli koşullarda seçim ve seçmen iradesi demokrasilerin tartışmasız en temel niteliğidir.

Seçimlere yapılan itirazların niteliği, seçim kanunlarının düzgün uygulanması konusunda herkesin kafasında soru işaretleri yaratmıştır. Seçim kanununda ve uygulamadaki aksaklıkların seçimler sonrasında değil öncesinde giderilmesi, idarenin sorumluluğundadır. Seçimlere şaibe düşmemesini sağlayacak olan da budur.

"Ekonomide, iç siyasi yapıda ve dış politikada sıkışmış durumdayız"

-Darbeler tarihine rağmen Türkiye’de demokrasi hep çalıştı: Her seferinde demokrasiye geri dönüldü. Seçim yoluyla görev devir teslimini de içeren bu demokratik geleneğe gözümüz gibi bakmalıyız. Dilerim tekrarlanacak olan İstanbul seçimleri, demokratik olgunluğumuzu teyit eder. Yeni fay hatlarına ve yeni gerginliklere yol açmaz, özlemini duyduğumuz birlik ve beraberliği sağlamamıza yol açar.

-Üç temel alanda, yani ekonomide, iç siyasi yapıda ve dış politikada sıkışmış durumdayız. Üstelik birindeki sıkışıklık diğerini çözmeyi zorlaştırıyor. İşimiz hiç kolay değil.

-Makroekonomik dengelerde uzun süredir devam eden bir bozulma var.

"Demokrasi, yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü, insan hakları diyoruz; demeye de devam edeceğiz"

-Enflasyonda 121., işgücü piyasası verimliliğinde 111. sıradayız. Yargının bağımsızlığında 111., kamu düzenlemelerine karşı yargıda hak aramada 109., basın özgürlüğünde 129. sıradayız. Bu nedenle diyoruz ki ekonominin düzelmesi için hukuk ve adalet sisteminin düzelmesi gerekiyor.

Devam ediyorum: öğretimde eleştirel düşünmede 133., mesleki eğitim kalitesinde 132., dijital becerilerde 118., beceri sahibi çalışan bulma kolaylığında 117. sıradayız. Bunlar ekonomiyi aşağı çeken; girişimciyi, girişim yapamaz hale getiren bir ayak bağı oluşturmuş durumda.

Oysa ülkemiz pazar büyüklüğünde 13. sırada. Bu bize gerçekleştiremediğimiz potansiyeli gösteriyor. Demek ki, demokrasi işler kılınırsa, hukukun üstünlüğü tesis edilirse, eleştirel düşünmenin önünü açan bir eğitim reformu yapılırsa, ekonomimizin performansı yükselecek.

82 milyon nüfusuyla, jeostratejik konumuyla, gelişmiş altyapısıyla, sanayisinin seviyesiyle, tarımın sunduğu fırsatlarıyla Türkiye muazzam imkanlara sahip. Bu imkanları iyi değerlendirelim diye çırpınmamızın sebebi bu. Biz bu nedenle ekonomi derken demokrasi diyoruz; yargı bağımsızlığı diyoruz; hukukun üstünlüğü diyoruz; insan hakları diyoruz; akademik özgürlükler diyoruz; liyakat diyoruz; ifade özgürlüğü diyoruz. Demeye de devam edeceğiz. Çünkü bu görevi, TÜSİAD’ın tüzüğünden alıyoruz.

"Parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş henüz tamamlanmadı"

-2007’den bu yana toplam 14 kez sandık kuruldu. İptal edilen İstanbul seçimlerini de dahil edersek sayı 15’e yükseliyor. Peki bu kadar seçimi biz niye yaptık? Yeni bir toplumsal uzlaşma sağlamak için. Değişen toplumsal yapıya uygun yeni bir sistem kurmak için.

Bu sistemi kurabildik mi? Bugün geldiğimiz noktaya bakarsak, henüz evet diyemiyoruz. Parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş henüz tamamlanmamış gözüküyor. Türkiye Cumhuriyeti gibi büyük ve köklü bir devletin sisteminin değiştirilmesi ve uyumlulaştırılması daha süre alacak gibi gözüküyor. Cumhurbaşkanlığı sisteminin kurumsal yapısı henüz oturtulamadı. Bu da, her alandaki sorun alanlarının üzerine etkin biçimde gidilmesini engelliyor.

Bunların yanı sıra bir de toplumsal kutuplaşma ve gerilim var. Art arda gelen seçimlerdeki sert ve toplumu ayrıştıran söylemler maalesef toplumsal huzuru bozuyor. Seçim sonrasında muhalefet liderinin saldırıya uğraması, siyasi gerilimi daha da yükseltti. İstanbul seçimlerinin iptali ile, siyasi gerilimin bir süre daha devam edeceği belli… Bunlara rağmen, insanımız sağduyusunu ve soğukkanlılığını koruyor.

"Uluslararası ilişkilerdeki gerilimler, TL’nin değerinde sert düşüşlere neden oluyor"

-Dış politika, hele de savunma ihtiyaçları ülkenin uzun vadeli milli menfaatlerine göre oluşturulur. İttifaklar kolay kolay değişmez.

Uluslararası ilişkilerdeki gerilimler, TL’nin değerinde sert düşüşlere neden oluyor. Bu sert düşüş reel sektörde maliyet artışına yol açıyor; üretim ve yatırım kararlarını bozuyor; şirketleri mali olarak zayıflatıyor; iflaslara yol açıyor.

Eğer Türkiye küresel düzendeki yerinin hiç tereddütsüz biçimde kural temelli uluslararası sistem içinde olduğunu herkese gösterebilirse ve AB tam üyelik perspektifini güçlendirebilirse, bu durum “toptan ve çok yönlü” bir reform niyet ve taahhüdü anlamına gelir. Türkiye yeniden dış kaynak çekmeye başlar.

"Başka çaremiz yok, kutuplaşmayı bitireceğiz"

-Nasıl ki hem ülkemizin kurtuluşunu hem de Cumhuriyetimizin kuruluşunu birbirimize kenetlenerek başarmışsak, bugün de sorunlarımızı aynı şekilde aşarız. Başka çaremiz yok! Kutuplaşmayı bitireceğiz.

İktidar, muhalefet, iş dünyası örgütleri, sendikalar, sivil toplum hepimiz el birliği yapacağız. Bu el birliği ile hem demokrasiyi hem de ekonomiyi güçlendireceğiz. Yaşamakta olduğumuz sert ekonomik daralmayı demokrasi içinde atlatmak, Türkiye tarihi açısından başlı başına çok önemli bir gelişme olacak.

Önümüzdeki bayramın küskünleri barıştırmaya, kamplaşmayı gidermeye vesile olmasını diliyorum.

"TÜSİAD’dan AKP'ye 'demokrasi' hatırlatmalı eleştiri listesi!" haberi, 15 Mayıs 2019 tarihinde yazılmıştır. Son Dakika kategorisi altında bulunan TÜSİAD’dan AKP'ye 'demokrasi' hatırlatmalı eleştiri listesi! haberi 2019 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. TÜSİAD’dan AKP'ye 'demokrasi' hatırlatmalı eleştiri listesi! 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Son Dakika konusunda 25 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 10:53 Son seçim anketinden AK Parti ve YRP'ye kötü haber: CHP’nin yükselişi sürüyor
  2. 10:49 Filozof Atakan yıllar sonra ortaya çıktı
  3. 10:43 Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alparslan’ın dudak uçuklatan maaşı: 801 bin lira
  4. 10:39 Sosyal medyadan duyurdu: İYİ Parti'de üst düzey istifa
  5. 10:32 Mehmet Yakup Yılmaz: Erdoğan'ın MHP'yi yok sayabileceğini düşünmüyorum
  6. 10:25 Barış Terkoğlu yazdı: Uğur Dündar’ın babalık davası
  7. 10:22 İsmail Kartal: 5'te 5 yapabilirsek, hedefimize ulaşma şansımız olabilir
  8. 10:18 Hatay'da afetzedelerin sorunları büyüyor: Hava tozlu, konteynerler böcekli
  9. 09:51 ‘Yakışıklılığınızın dezavantajını Gupse Özay görüyordur’ sorusuna Barış Arduç'tan jet yanıt
  10. 09:47 11 Hükümet Konağı ihalesi yapıldı: Toplam bedeli 1 milyar 189 milyon
  11. 09:40 Karar yazarı Mustafa Karaalioğlu: Yeni anayasa bir vizyon ister fakat ortada bundan eser yok
  12. 09:34 ATV'nin sevilen dizisi için apar topar final kararı
  13. 09:30 Alman basını: Nico Hulkenberg Audi ile anlaştı, resmi açıklama yakın
  14. 09:24 Yeni anayasa için havuz kurulacak: Süreci Numan Kurtulmuş yönetecek
  15. 09:16 Pazarcık'ın yeni belediye başkanı anlattı: Son mesai saatinde 4.5 milyonluk fatura kesildi
  16. 09:13 Fatih Terim isyan etti: Böyle bir hakem masraf edip Fransa'dan mı getirilir
  17. 09:06 İstanbul boğazındaki ünlü mekanda tecavüz skandalı
  18. 09:00 Çorlu tren kazası davası bugün
  19. 08:50 AK Parti’den Bursa’da dev enkaz: Borç 20 milyar TL
  20. 08:45 Üsküdar-Samandıra Metro Hattı'nda seferler üç gün sonra normale döndü
Haberleri