CHP'li Cankurtaran o iddiayı sordu: Tinerci çocuklar Suriye'de mi savaştırılıyor?

Cankurtaran, geçmişte Gaziantep'te sokaklarda görülen tiner bağımlısı çocukların son iki yıldır aniden azalmasından dolayı bunların kandırılarak savaşmak için Suriye'ye götürüldükleri kaygısının hakim olduğunu belirtti.

- Kahramanmaraş ve Sivas'ta Alevi köylerinin yanına sığınmacı kamplarının kurulması çalışmalarını da değerlendiren Cankurtaran, "Birkaç gün önce Suriye'de Hama'da Alevilerin yaşadığı el-Zara adlı bir köy, silahlı gruplarca basılarak katliam yapıldı. Bu katliamı yapanlar yarın bugün sıkışınca Türkiye'ye kaçabilir. Bu kişilerin sığınmacı olarak Maraş ve Sivas'ta Alevi köylerinin yanına kurulmak istenen kamplara yerleştirilmeyeceğinin garantisini kim verebilir?" dedi.

- "Avrupa Birliği vizesiz geçişi onaylamazsa mültecileri Avrupa'ya göndeririz" diyen AKP İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu'ya da tepki gösteren Cankurtaran, "Nerede kaldı sizin Ensarlığınız. Türkiye'yi dünyanın gözünde şantajcı bir ülke durumuna düşüyorsunuz" dedi. 

İşte CHP'li Cankurtaran'ın açıklamaları:

“TİNER BAĞIMLISI ÇOCUKLAR SURİYE’YE SAVAŞA MI GÖTÜRÜLÜYOR?''

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, Gaziantep’te vatandaşlar arasında konuşulan bir iddianın araştırılması için yetkililere çağrıda bulundu. Cankurtaran, geçmişte sokaklarda görülen tiner bağımlısı çocukların son iki yıldır aniden azalmasından dolayı bunların kandırılarak savaşmak için Suriye’ye götürüldükleri kaygısının hakim olduğunu belirtti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, sığınmacı kamplarında çocuklara ve kadınlara yönelik taciz iddialarıyla ilgili olarak Gaziantep Baro Başkanı Bektaş Şarklı’dan telefonla bilgi aldı.

Şarklı, geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada barolarına yapılan başvurulara göre sığınmacı kamplarında kimi görevlilerle yine bazı Suriyeli erkek sığınmacıların kadın sığınmacıları taciz ettiğine dair ciddi şikayetler aldıklarını belirterek, kamuoyunu bu konuda duyarlı olmaya çağırmıştı.

Şarklı’nın bu açıklamasından sayılı günler sonra Nizip’teki bir sığınmacı kampında yaklaşık 30 çocuğun bir görevli tarafından taciz edildiği iddia edilmiş,yine  bu çocuklardan üçünün de kayıp olduğu öne sürülmüştü. Her iki iddia hakkında bilgi alışverişinde bulunan Şarklı ile Cankurtaran’ın görüşmesinde Gaziantepli vatandaşlar arasında bir süreden beri konuşulan çarpıcı bir iddiada gündeme geldi. Cankurtaran, Gaziantep’te vatandaşlar arasında konuşulan ve kendisine de aktarılan iddiayı şöyle değerlendirdi:

“Kimi vatandaşlarımız Gaziantep ilinde birkaç yıl öncesine kadar sokaklarda görülen tiner bağımlısı çocuk ve gençlerin sayısında son iki yıldır ciddi bir azalma olduğunu iddia ediyor. Benzer iddiaları daha önce bölgedeki diğer illerde yaşayan vatandaşlardan da duymuştum. Şayet bu çocuklar bir sosyal koruma programı ile topluma kazandırılmış ise bu hepimizi mutlu eder. Ancak böyle bir çalışma yapıldığına,bu çocukların sağlığına kavuştuğuna dair bir işaret olmadığından akıllara  şu soru geliyor. Bu çocuklar nerede? Ve başta Gaziantepli vatandaşlar olmak üzere yöre halkıarasında  konuşulanşu iddiayı bir siyasetçi olarak sormadan edemiyoruz.''Bu çocuklar Gaziantep başta olmak üzere sınır illerinde hayli faal olan cihatçı örgütlerce para veya benzeri vaatlerle kandırılarak savaşmak üzere Suriye veya Irak’a mı götürülmüş olabilir mi? Bu kaygı maalesef hiç de altı boş bir iddia değil. Çünkü geçtiğimiz yıl Güneydoğu’da yaptığım bir saha çalışmasında PKK ve diğer terör örgütlerinin çocuklara yönelik faaliyetlerini tespit etmiş, bu konuyu raporlaştırarak ciddi uyarılarda bulunmuştum Gaziantep, cihatçı örgütlerin yoğun faaliyetleri olan bir ilimiz. Gaziantep ve Adıyaman’dan çok sayıda kişinin savaşmak için Suriye, Irak’a gittiği biliniyor.Devlet bir an önce Gazianteplilerin zihnini meşgul eden bu iddiayı araştırarak doğruluğunu veya yanlışlığını tespit etmeli. Çünkü birçoğu sokaklarda yaşayan, kimsesi olmayan bu çocuklar terör örgütlerinin kucağına düşmesi en kolay kesim. Onları intihar saldırısı gibi sonu ölümle bitecek eylemlerde kullanmak isteyebilirler'' diye konuştu.

KAÇ SURİYELİ ÇOCUK KAYIP VE BU ÇOCUKLAR NEREDE?

Nizip’teki kampta tacize uğrayan üç çocuğun kayıp olduğu iddialarını hatırlatan Cankurtaran, “Geçtiğimiz aylarda bir ulusal gazetede çıkan ve polis kaynaklarına dayandırılan bir haberde Türkiye genelinde 100 civarında Suriyeli ve Afgan çocuğun kayıp olduğu belirtiliyordu. Bu rakam sadece kayıtlı olanlar. Kişisel tahminin bu rakamın çok daha yüksek olduğu yönünde. Geçtiğimiz haftalarda Almanya’da yayınlanan bir haberde ülke genelinde 400 Suriyeli çocuğun kayıp olduğu, bunların suç örgütlerinin eline düşmüş olabileceği belirtilmişti. Almanya’da 400 Suriyeli çocuk kayıp ise bu rakam Türkiye’de çok daha yüksek olabilir. Çünkü neredeyse 100 misli Suriyeli var. Yetkili makamlar bir an önce bu konuda da kapsamlı bir araştırma yaparak önlem almalı. Kayıtdışı sığınmacı çocuklar suç örgütlerince kaçırılarak kullanılmak istenebilir. Bu çocukları suistimal edilmemeleri için korumak bizim insani görevimiz. Sığınmacı kamplarındaki gerek kadın ve gerekse çocuklara yönelik tacizleri önlemek amaçlı CHP olarak çalışmalarımız da sürecek'' diye konuştu.

“ALEVİ KATLİAMCILARININ ALEVİ KÖYLERİNE KURULMAK İSTENEN SIĞINMACI KAMPLARINA YERLEŞTİRİLMEYECEĞİNİN GARANTİSİ NE?''

Türkiye’deki sığınmacı kamplarında yaşanan sorunlarla ilgili önemli açıklamalar yapan Cankurtaran’ın gündeminde Kahramanmaraş Pazarcık ve son olarak Sivas Divriği’nde Alevi köylerinin yakınlarına yapılmak istenen kamplarda vardı. Bu konuda Alevilerin haklı olarak tepkili olduğunu belirten Cankurtaran çarpıcı bir tespitte bulundu.

“Birkaç gün önce Suriye’de Hama’da Alevilerin yaşadığı el-Zara adlı bir köy, silahlı gruplarca basılarak katliam yapıldı. Bu katliamı yapanlar yarın bugün sıkışınca Türkiye’ye kaçabilir. Bu kişilerin sığınmacı olarak Maraş ve Sivas’ta Alevi köylerinin yanına kurulmak istenen kamplara yerleştirilmeyeceğinin garantisini kim verebilir? Sığınmacıların birçoğu mutlaka mağdur ve savaştan kaçan insanlardır. Ama aynı şekilde içlerinde Suriye’de katliamlara karışmış insanlar da bulunabilir. Böyle bir risk varken hangi akıl ve mantıkla Alevi köylerinin yanına bu kampları kurmak istiyorlar? Burada bir iyi niyet göremiyorum. Olası kötü sonuçlardan bizzat hükümet sorumlu olur. Bir an önce bu girişimden vazgeçilmeli.''

BURHAN KUZU’YA: “NEREDE KALDI ENSARLIĞINIZ?''

Cankurtaran açıklamasında geçtiğimiz günlerde “Avrupa Birliği vizesiz geçişi onaylamazsa mültecileri Avrupa’ya göndeririz'' diyen AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu’ya da tepki gösterdi. Cankurtaran, “Başta Erdoğan ve Davutoğlu yıllardır Suriyeli sığınmacıları ''Siz muhacir biz ensar diyerek sömürdü durdu. Peki sormazlar mı simdi size ''Nerede kaldı sizin ensarlığınız’. CHP olarak biz de sığınmacı sorununun çözülmesini istiyoruz. Bunun en temel yolu da Suriye’de barışın sağlanması ve bu insanların evlerine dönmesidir. Ancak bu insanların Avrupa’ya karşı bir şantaj unsuru olarak kullanılmasını hem insani olarak kabul edemeyiz hem de Türkiye’nin itibarı açısından. AK Parti, Türkiye Cumhuriyeti’ni dünyanın gözünde şantajcı, tehditkar bir ülke durumuna düşürüyor. Bu herşeyden önce bu millete karşı bir saygısızlıktır'' dedi.