Yiğit Bulut'tan TÜSİAD'ı dinleyen Binali Yıldırım'a ayar

TÜSİAD Başkanı Cansel Başaran Symes, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında "OHAL'in bir an önce kaldırılması, KHK ile yönetimin sonuna gelinmesini bekliyoruz. Toplumsal mutabakat zemininin oluşturulması, birleştirici söylemlerin hayata geçirilmesini istiyoruz" diyerek hükümete siyasal iklimin ekonomi üzerindeki olumsuz etkileri konusunda uyarılarda bulunmuştu.

BİNALİ YILDIRIM UYARILARA HAK VERDİ

Toplantıya katılan Başbakan Binali Yıldırım ise "Bütün para birimleri yüzde 5-6 yaptıysa bizimki onun iki katı oldu" diyerek Türk Lirası'nn dolar karşısındaki değer kaybının diğer ülkelerden fazla olduğunu kabul etmiş ve "Türkiye 4 ay önce uçurumun eşiğinden döndü" diyerek ekonomideki kırılganlığın darbe girişiminden kaynaklandığını söylemişti.

SARAY'DAN 'PATRON BİZİZ' UYARISI GELDİ 

Başbakan Binali Yıldırım'ın TÜSİAD'ın eleştirilerine hak vermesi, Hürriyet yazarı Taha Akyol gibi bazı isimler tarafından takdir edildi. Ancak, yıllarca TÜSİAD'la kameralar önünde çatışan Erdoğan'ın aksine Binali Yıldırım'ın bu tarzı, ekonomi yönetimine de el koyan Saray'daki kadroyu rahatsız etti.

Erdoğan'ın ekonomiden sorumlu başdanışmanı Yiğit Bulut, Star gazetesindeki köşesinden TÜSİAD'ın ekonomiye yönelik uyarılarına yine komplo teorileri ile yanıt verdi ve iş dünyasının eleştirilerine hak veren Başbakan Binali Yıldırım'a da 'patron biziz' mesajını bir kez daha hatırlattı.

İşte Yiğit Bulut'un 'TÜSİAD sana söylüyorum, Binali sen anla' mesajı içeren o yazısı:

Tüsiad ''planlanan hakkında’ sinyali verdi!

Dün tüsiad’ın toplantısında konuşan tüsiad başkanı “birilerinin'' ve “ağabeylerinin'' Türkiye hakkında nasıl rüyalar gördüklerini bence çok net ortaya koydu...

Amaç ve hedef çok açık; 2003’ten önce her TV programında “aynı zihin kodlarına'' sahip olanların söylediği gibi; “AB ve IMF çıpalarına'' sabitlenmiş bir Türkiye...

Sevgili dostlar, dün yapılan konuşma aslında içimizde yaşayan bazılarının kafasındaki Türkiye’nin “nasıl olduğunu'' bize çok net gösterdi; AB’den ve kendine “medeniyet'' diyen “BATI’dan emir alan'', “IMF ve Dünya Bankası denetiminde'', kendi “ÖZÜ’nden koparılmış'', KONTROL ETTİKLERİ bir ülke... Konuşmada geçen bazı cümleler tek kelimeyle İNANILMAZ! “İNSANİ DEĞERLERİ AB İLE ÖZDEŞLEŞTİREN'' bir kafa ve bakış açısı. Mülteci botlarını batıran AB üyelerini eleştiren Türkiye gerçeğini unutan bu arkadaşlar, verdiği ihaleler ile Sisi katilini kapıda karşılayan AB ülkesini de çabuk unutmuşlar. Bunlar mı “EVRENSEL İNSANİ DEĞERLER''... Bunlar ve içerideki türevleri için tek bir değer var; PARA! 

Sevgili dostlar, OYUN çok açık. 200 yıldır Batı’nın ve 2. Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkan IMF gibi kurumlarının BİZİ SÖMÜRDÜĞÜ denklem değişiyor, normalleşiyor ve BİRİLERİ BUNDAN DOLAYI İÇERİDE DIŞARIDA ÇILDIRIYOR VE BAĞIMSIZ DEĞİL BAĞIMLI TÜRKİYE MODELİ’ne dönmek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar.

Sonuç: Kendini “ÜST AKIL'' sanan iç ve dış odakların “15 Temmuz sonrası nasıl bir darbe planladıkları'' ve içeriden-dışarıdan buna hangi bileşenlerin “iştirak edeceği'' bence artık çok açık ve görülebilir. Bakmasını bilenler için Türkiye’nin NEYE, NELERE zorlanacağı artık “görülebilir''! Anayasa referandumu öncesi her yolu deneyecekler ama BİR YOLDAN gitmeyi esas olarak deneyecekler... Ne mi? Bir sonraki yazımda açıklayacağım...