Bank Asya milyoneri Ergenekon kumpasının çökmesine neden sinirlendi?

ABC Haber Merkezi

Bir dönem Konya Selçuk Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan, şimdilerdeyse Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde görev yapan, dinci-faşist Prof. Dr. Sami Karahan'ın Fethullahçı geçmişi sır gibi saklanıyor. 

KARAHAN KUMPASCI GİBİ KONUŞUYOR

AKP'nin neden koruduğu henüz bilinmeyen Prof. Dr. Sami Karahan'ın, FETÖ'nün Konya yapılanması davasında Bank Asya'daki hesabında 3.6 milyon TL olduğu ortaya çıkmıştı. FETÖ'nnün Adliye imamlarından biri olmak ve kumpas davalarının hazırlanmasında da rolü bulunmakla suçlanan Karahan, vicdanlarda çöken Ergenekon davalarının hukuken de çökmesinden rahatsız oldu.  Gerici faşist Prof. Karahan, kumpas sürecinde FETÖ'cü ve yandaş gazetelerin ortaklığını hatırlatan haberimiz üzerinden ABC Gazetesini hedef aldı. Karahan'ın gazetemize karşı tutumu, akıllara kumpas sürecinde FETÖ'cülerin kurduğu dili getiriyor.

Sami Karahan'ın gazetemizi hedef aldığı ilgili haber: FETÖ ve yandaş gazetelerin 'Kumpas' ortaklığı nasıl çöktü?

YANARDAĞ'I DA HEDEF ALMIŞTI

Karahan, ABC gazetesi ve Tele1 televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ı, ''Ergenekon ve AKP destekçisi'' olmakla da suçlamış, ''AKP çetesi ile Ergenekon terör örgütünün kurduğu ittifakın sadık destekçi'' ifadelerini kullanmıştı.

KARAHAN İSTEMESE DE KUMPAS ÇÖKTÜ

Yeniden yargılanması yapılan Ergenekon davasında, duruşma savcısı 235 sanık hakkında 647 sayfalık görüşünü açıkladı. Savcının verdiği 'Ergenekon örgütünün varlığı ispat edilemedi' şeklindeki esas hakkında mütalaa ile davada önemli bir aşamayı geride bırakıldı.

KİM BU SAMİ KARAHAN?

Erdoğan'ın eski danışmalarından Yavuz Atar'la birlikte Konya'da Gülen Cemaati'ne yakınlığıyla bilinen Mimoza Yayınevi'nin ortaklarından olan Sami Karahan'ın ismi, Konya'da darbe girişiminden sonra yürütülen FETÖ davasında geçmişti. Karahan'ı Bank Asya'daki hesaplarının incelemeye alan mali şube ekipleri, Karahan'a ait toplamda 3.6 milyon TL'lik hesapları ortaya çıkarmıştı. 

Şirketin ortaklarından Mehmet Ayan, Ömer Ulukapı, İbrahim Arslan’ın da FETÖ soruşturmaları kapsamında hazırlanan iddianamelerde sanık durumunda olduğu ortaya çıkmıştı. 

Karahan, ismi Cemaat'le anılmayan öğretim üyelerinin bile görevlerinden el çektirildiği, akademiden kovulduğu ve sindirildiği dönemde yükselişine devam ederek Marmara Üniversitesi'nde görev almaya başlamıştı. 

ŞUBAT 2015'TE NE DEMİŞTİ?

Karahan, AKP'nin savaş ilan ettiği 17-25 Aralık operasyonlarının ardından Bank Asya hesaplarına el konulmasına ilişkin, ''Bank Asya’ya çökenler kendilerine Strasbourg (AİHM) ve Lahey (UCM) uçağında önden yer ayırtsın. Adaletin ne olduğunu yaşayarak öğrenecekler” ifadelerini kullanmıştı. 

CEMAAT'İN KASASI MI?

Karahan'la ilgili 11 Eylül 2016'da çıkan bir haberde Karahan'ın hesabında neden 3.6 milyon TL olduğunu açıklıyor. İşte o haberde yer alan ifadeler: 

''İncelemelerde Eskişehir Osmangazi Üniversitesinde araştırma görevlisi olan A.D.'nin hesabında 46 milyon liralık hareket olduğu gözlenirken, benzer şekilde Erciyes Üniversitesinde Profesör olan A.M'nin hesabında ise 27 milyonluk hareket tespit edildi. Uşak Üniversitesi'nde doçent olan M.E.Y'nin hesabındaki hareketliliğin ise 11 milyon lira civarında olduğu belirlendi. Darbe girişiminin ardından yurtdışına kaçan ve Bank Asya'nın ortaklarından olan Prof. Dr. Sami Karahan'ın hesabında ise 3.6 milyon lira olduğu belirlendi.''

PARA KURYESİ HOCALARMIŞ

Yapılan incelemelerde tespit edilen milyoner akademisyenlerin FETÖ tarafından özel olarak seçildiği belirlendi. Yurtdışına geliş gidişleri kolay olan ve genelde vize istenmeden birçok ülkeye gidebilen akademisyenlerin, örgütün para transferlerinde kuryelik yaptığı ortaya çıktı. Bu çerçevede FETÖ'nün Akıncı İmamı olarak bilinen Adil Öksüz'ün 10 yılda 109 kez ve genelde izin almadan ABD'ye gidip örgüt liderinden talimat aldığının ortaya çıkması ile FETÖ'nün öğretim üyelerini para transferinde çok sık kullandığını gösterdi.''

GÜLEN'İN SAĞ KOLU

Karahan'la ilgili Ağustos 2017'de yine medyaya yansıyan gelişmelerde şu ifadeler kullanılıyor: 

"2007 yılında, kimsenin onlara laf söyleyemediği, çekindiği yıllarda şu anda firari olduğunu bildiğim Sami Karahan'ın, Fetullah Gülen'in sağ kolu olduğunu söyledim. Ben '4 yıl daha böyle giderse, Selçuk Üniversitesi FETÖ'nün özel okullarından farksız hale gelecektir' dedim. YÖK, o dönem müfettiş göndermeyerek bir hukuk cinayetine imza attı. Bir yıl sonra Rektör Okudan'a incelenmesi üzere dosya gönderdiler. Onlar da tabii olayın üzerini kapattı."

Karahan'a Gülen Cemaati'yle bulunan bariz bağına rağmen, neden dokunulmadığı, alenen FETÖ destekçiliği yapmasına rağmen hakkında neden bir işlem başlatılmadığı ise bilinmiyor.