Hüseyin Akdağ
Hüseyin Akdağ - Astrolojik Danışman

Akrep Burcunda Gerçekleşen Yeniay Bizleri Nasıl Etkileyebilir?

Sepharial, “Güneş ve Ay Tutulmaları” kitabında boğa, aslan, akrep ve kova burçlarının çok eski zamanlarda kozmik tapınağın “temel taşları” veya “köşe taşları” olarak kabul edildiğinden ve bunların sırasıyla boğa, aslan, yılan ve insanla temsil edildiğinden söz eder. Aralarında en çok değişime uğrayan akrep burcudur. Önce ejderha, sonra yılan ve daha sonraları kartalla ilişkilendirilir. Bu sembollere göz atacağız.

Biliyorsunuz, 28 Ekim Cumartesi günü boğa burcunda bir ay tutulması gerçekleşti. Öncesinde 14 Ekim Cumartesi günü terazi burcunda bir güneş tutulması gerçekleşmişti. Bunların gündemimize taşıayabilecekleriyle ilgili yazılarımı okuyabilirsiniz. Her ne kadar farklı yaklaşımlar olsa da Sepherial, güneş ve ay tutulmalarının birbirlerine üstünlükleri olmadığını söylüyor. Güneşin “evrensel erkek”, ayın “evrensel dişi” olduğuna dikkat çekiyor. Güneşi insan bedeninin organik yapısı, ayı fonksiyonel yapısıyla ilişkilendiriyor. Bir araya gelmelerine (yeniay) “genel üretim ve oluşum dönemi”, karşı karşıya gelmelerine (dolunay) “oluşturduklarını ortaya çıkartma ve doğurma dönemi”, tutulmalarına “müşterek sıkıntı” dönemi diyor.

Tutulmalardan tarih boyunca çekinilir. Sepherial, bir tutulmanın olaylar üzerinde nedensel bir değeri bulunmadığının, daha ziyade bildirilen olayları işaret eden sembolik bir gösterge olduğunu belirtiyor. Tutulmalar veya onların kanalıyla işaret edilen olaylar aylar boyunca uykuda kalabiliyor ve önemli gezegenler bu noktalara temas ettikleri zaman ortaya çıkabiliyor.

Astrolojik etkiler, olmayan bir şeyi yaratmaz, olan bir şeyi görünür kılar. Herhangi bir astrolojik etkiyi, çıkış ve gelişim sürecinden bağımsız yorumlayamayız ve bunun bize yansıması, bireysel haritamızda vurgulananlar göz ardı edilerek doğru şekilde ifade edilemez. Kimimiz bazı etkilere karşı doğal bir bağışıklık geliştirmişizdir ve bu süreçleri yönetmek bizim için kolay olur. Bazılarımız en zayıf olduğumuz yerden sert bir etki alırız. Etki o denli güçlü olmasa da bizdeki sarsıntı güçlü olabilir. Sorular çalışmadığımız yerden gelmiştir. Bununla birlikte bu sarsıntı hayatımızın merkezinde olmaz. Bölüm dersi değil de havuz dersi gibi düşünün! Bu konuda bir temelimiz olmalıdır; bununla birlikte bu ihtiyacımız olanın kendisi değil, bunu güçlendirebilecek bir taştır. Anlamamız gerektiği kadarını anlar ve asıl konumuza geri döneriz. Burada önemli olan bizim için bunun ne olduğudur.

Bugün astrolojiyi en çok ayağa düşüren, herkese aynı reçeteyi yazmaya kalkan popülist yaklaşımdır. Niteliksizdir. Az emek ister. Hem veren hem alan için bu böyledir; bununla birlikte fayda sağlamaktan uzaktır. Afyon etkisi gösterir. Etrafta “astrolojiye inanan insanlar” dolaşmaya başlar. Astrolojiye inanılmaz, astroloji öğrenilir. Bu alanda uzmanlaşılır ya da bu alanda uzman olan, bağ da kurulabilen birinden destek alınır. Bağ kurulabilmesi çok değerlidir.

İçimizi döktüğümüze göre devam edelim! Güneş tutulmaları özellikle ulusların yöneticileriyle, krallarla, başkanlarla ve bütün düzenlerin yöneticileriyle ilişkilendiriliyor. Güneş tutulması terazi burcunda gerçekleşti. Terazi burcu, öncü bir burçtur. Öncü burçların politik konular, hükümet veya yönetim değişiklikleri, devlet işlerindeki değişiklikler ve insanlar arasındaki devrimlerle ilişkili olduğundan söz ediliyor. Sıcak ve nemli niteliklere sahip hava elementi burcudur. Bu ona iyimser, hareketli, herkesle ilişki kurabilen (sosyal), kendine güvenli, umutlu bir ruh veriyor. Bununla birlikte Güneş soğuk ve kuru niteliklere sahip sonbahar mevsiminde bu burçta olur. Bu durumda buna ek olarak melankoliye yatkın, yaşamın keyfini göremeyen, zevk alamayan, sebatkâr, sabırlı, tahammüllü, disiplinli bir ruh devreye giriyor. Satürn’ün bu burçta yüceliyor olması anlaşılabilir. Ve terazi burcu, insani burçlardan olduğu için tutulma insanlarla ilgilidir diyebiliyoruz.

Terazi burcu görünen gökyüzünün 7’nci dilimine denk gelen 7’nci evin burcudur.  Dolayısıyla eşimiz- sevgilimiz, geçmiş sevgililerimiz, ortaklarımız, rakiplerimiz, doktorumuz, danışmanlık aldığımız biri, müşterilerimiz, eskiden tanıdıklarımız, bizimle hiç ilgisi olamayan insanlar, bizimle aynı düzeyde olan iş arkadaşlarımızla ilgili gündemler bekleyebiliriz. Bunların neler olabileceğini güneş tutulması ile ilgili yazımdan okuyabilirsiniz.

Venüs gezegeni tarafından yönetiliyor. Bu gezegen müzisyenlerin, aktörlerin, aktrislerin, oyuncuların, ipek yapanların, kumaşçıların, mücevhercilerin, kuyumcuların, kadın terzilerin, modacıların, modanın, genel olarak kadın eşlerin, bakirelerin, parfümcülerin, dekoratörlerin, fahişelerin, genç kadınların ve kız kardeşlerin doğal sembolüdür, bu özellikle onların yaşayabileceği veya onlarla ilgili yaşanabilecek sıkıntıları ifade edebilir. Tutulma mesajları bu durumda daha büyük bir anlam taşır.

Dekanat yöneticisinin Satürn olduğunu görüyoruz. Bu bize ölümü, zamanı, engelleri, sınırları, yalnızlığı, tutsaklığı, mutsuzluğu, korkuları, işçileri, çiftçileri, yeraltında çalışan herkesi, fakirleri, düşkünleri düşündürebilir. Terazi burcunun ölçülülük ve adaletle ilgili olduğunu unutmamak gerekir. Sosyal eşitsizliklerle ilgili konular gündeme gelebilir.

Ay tutulmaları, insanların durumları ve onlarla ilgili olaylarla ilişkilendiriliyor. Ay tutulması boğa burcunda gerçekleşti. Boğa burcu, sabit bir burçtur. Sabit burçlar sismik sarsıntılarla, yeryüzünün durumuyla ve onun ürünleriyle, madenlerle ve yerkabuğunun içindekilerle ilişkilendiriliyor. Soğuk ve kuru niteliklere sahip toprak elementi burcudur. Bu ona melankoliye yatkın, yaşamın keyfini göremeyen, zevk alamayan, sebatkâr, sabırlı, tahammüllü, disiplinli bir ruh veriyor. Bununla birlikte Güneş sıcak ve nemli niteliklere sahip ilkbahar mevsiminde bu burçta olur. Bu durumda buna ek olarak ona iyimser, hareketli, herkesle ilişki kurabilen (sosyal), kendine güvenli, umutlu bir ruh devreye giriyor. Ve boğa burcu, hayvan burçlardan olduğundan hayvanların durumları ön plana çıkıyor. Bu vurguyu tarım ve hayvancılıkla ilişkili olarak düşünebiliriz.

Boğa burcu görünen gökyüzünün 2’nci dilimine denk gelen 2’nci evin burcudur.  Dolayısıyla düelloda kişinin yardımcısı- mahkemede avukatı- en yakın danışmanı, kişinin taşınabilir cansız varlıkları, kişinin cebi- parası- dövizi- hisse senetleri- banka hesabı, kişinin özgüveni- kendine nasıl değer biçtiğiyle ilgili gündemler bekleyebiliriz. Bunların neler olabileceğini ay tutulması ile ilgili yazımdan okuyabilirsiniz. Terazi burcu gibi Venüs gezegeni tarafından yönetiliyor. Bu gezegenin temsil ettiği kişileri yukarıdan okuyabilirsiniz. Dekanat yöneticisinin de Venüs olduğunu görüyoruz.

Gelelim akrep burcunda gerçekleşecek yeniaya! Akrep burcu sağlıklı gücü öğrenmek, görünenin arkasındaki gerçeğe ulaşmak, en derindeki hakikate erişmek, krizlerle baş etmek, kaybı kabullenmek, yasını tutmak ve enerjisini diğer insanlarla veya kendinden büyük bir bütünle birleştirmek demektir. Akrep burcunun ilişkilendirildiği sembollere bir bakalım! İlk olarak karşımıza ejderha çıkıyor. Ejderha koruyucu bir semboldür. Yerini yılanın aldığı söyleniyor. Yılan deyince aklıma hemen Hermes’in asası Kadüse geliyor ve buradaki birbirine sarılan iki yılan! Yılan gibi sürünerek ya da kartal gibi uçarak! Sizin de aklınıza Cenap Şahabettin’in şu sözü gelmiyor mu?

“Zirvelerde kartallar da bulunur, yılanlar da. Ancak birisi oraya süzülerek, diğeri ise sürünerek gelmiştir. Önemli olan nereye gelmiş olduğunuzdan çok, nereden ve nasıl geldiğinizdir.”

Ve yılanın yerini de zamanla kartal alıyor. Kadüsenin üst kısmında iki yana açılmış iki kanat görürüz. Bunlar kartalın kanatlarıdır ve bilincin kanatları olarak geçer. Yılan da olsak kartal da olsak bir tek sınavımız var. Dünyevi güce sahip olmak için ruhumuzun ihtiyaçlarını bir kenara itmek mi yoksa ruhumuzun beslendiği bir yolculukta gerçek zenginliğin kaynaklarını keşfetmek mi? Akrep burcunda iki tema özellikle ön plana çıkar. Bunlar güç ve acz ile kaynaşmadır. Zayıflıklarımızla nasıl barışabiliriz? Bizi güçlü kılan şey nedir? Bu bazen peşini bırakmamaksa da bazen ve çok kez, geride bırakmayı başarabilmektir. Geçmişe tutunduğumuzda, geçmişi bugüne taşıyamayız. Geçmiş ile bugün arasında bir yerde sıkışır kalırız ve bugünün sırrına açılamayız. Kaynaşma, güç birliğidir. Gücüne güç katabileceğimiz bir yapının gücünden faydalanmak diyebiliriz. Egomuzun bu yapı içinde eriyip kaybolarak daha derin bir bütünlük hissini yakalayabilmesi! Bu onu bizim için kutlu kılar.

Yeniayın “genel üretim ve oluşum dönemi” olduğundan söz etmiştik. Tutulma gibi değerlendirelim! Yeniay akrep burcunda gerçekleşiyor. Akrep burcu, sabit bir burçtur. Sabitlik kalıcılık demektir. Etkisi yavaş ve uzun soluklu olur. Soğuk ve nemli niteliklere sahip su elementi burcudur. Bu ona utangaç- çekingen, ürkek, aşırı duygusal, formsuz, hareketsiz, yumuşak, yakın çevresi ile yoğun duygusal bağlar kuran bir ruh veriyor. Bununla birlikte Güneş soğuk ve kuru niteliklere sahip sonbahar mevsiminde bu burçta olur. Bu durumda buna ek olarak melankoliye yatkın, yaşamın keyfini göremeyen, zevk alamayan, sebatkâr, sabırlı, tahammüllü, disiplinli bir ruh devreye giriyor. Ve akrep burcu, suda yaşayan olarak geçiyor, dünyanın suları ve onun ürünleriyle ilişkilendiriliyor.

Akrep burcu görünen gökyüzünün 8’nci dilimine denk gelen 8’nci evin burcudur.  Dolayısıyla ölüm, miras, eşin- ortağın- bankanın parası, eşin/ ortağın taşınabilir malları, karşımızdaki kişinin öz değeri, korku içinde olmayla ilgili gündemler bekleyebiliriz. Güç ve kaynaşma üzerine düşünebiliriz. Güç savaşları işleri zorlaştırabilir. Ölüm, ölmeden önce ölümün de ifadesidir. Her şeyin geçici olduğunu hatırlama ihtiyacı doğuyor. Akrep burcu gibi Mars gezegeni tarafından yönetiliyor. Mars güçlü bir konumda bulunuyor. Bu gezegen savaşlara, isyanlara, batan- kesen- kesici- yakıcı- doğrayıcı olan her şeye, yangına karşılık gelir. Askerler, isyankârlar, kasaplar, cerrahlar, itfaiyeciler, aşçılar, berberler, korsanlar, cellatlar, simyacılar, barbarlar, eşkıyalar, tiranlar, fethedenler, silah yapanlar, demirciler, fırıncılar, terziler, marangozlar, genç erkekler, erkek kardeşlerin doğal sembolüdür. Özellikle onlarla ilgili önemli bir gündem bekleyebiliriz. Dekanat yöneticisi Jüpiter, bize tüm büyük ve insanlara faydalı olan hayvanları, yargıçları, senatörleri, üniversitedeki öğretim görevlilerini, din adamlarını, her türlü inancı, tüm ilahi varlıkları, üniversite öğrencilerini, aristokratları, zengin insanları, zenginliği, parayı, genel olarak öğretmenleri düşündürebilir.

 

Şimdi kendinize sorun: Siz neyi geride bırakıyorsunuz? Neyi geride bırakamıyorsunuz? Neyi geride bırakmanın zamanı geldi de geçiyor? Acınızı yok sayarak iyileşemezsiniz. Onu yaşamaya kendinizi açmadan ondan özgürleşemezsiniz. Hissetmek acıtabilir; bununla birlikte içinizde tuttuğunuz acı, bir gün size yerine koyabileceğiniz bir sürü şeyi sizden çalabilir. Yer açın! Biz buna değeriz! Kayıplar bizim için! Hâlâ kazanabiliriz.

 

Kaynakça
Barış İlhan- Astroloji Dersleri, Barış İlhan Yayınevi
Sepherial- Güneş ve Ay Tutulmaları Dünya’ya Etkileri, İlhan Yayınevi
Gülşen Atay- Mizaç, Astroloji Dergisi
Sibel Özkasap- Horary Astroloji Ders Notları, İlhan Astroloji Enstitüsü

Toplam 2420 defa okunmuştur.

Hüseyin Akdağ diğer yazıları:

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.